6-7 Kişilik Bir Grup Halk TV Canlı Yayınını 'Yanlış Bir Şey Konuştuğunda Engelleriz' Diyerek Bastı
Halk TV'nin canlı yayın esnasında basıldığı bildirildi.
Halk TV'nin Marmaris İçmeler'de yaptığı canlı yayın esnasında 6-7 kişilik bir grup yayın ekibine saldırdı.
İsmail Saymaz ve Murat Ağırel'in konuk olarak bulunduğu canlı yayında gerçekleşen saldırıyı ilişkin Murat Ağırel, flu bir fotoğraf paylaşarak açıkladı.
Gazeteci Murat Ağırel söz konusu görüntüleri "Halk Tv yayını bastılar ve 'yanlış şeyler konuştuğunda engelleriz' diyerek yayın ekibine saldırdılar" ifadeleriyle paylaştı.
Burda Resmen Bir Yayın Basıldı
Yaşanan saldırıyı anlatan Gökmen Karadağ "Burda resmen bir yayın basıldı" dedi. "Şimdi hakikaten olağanüstü bir durum yaşandı" diyen Karadağ "Aradan hemen önce buraya bir anda 5-6 kişi geldi ve canlı yayında olmamıza rağmen ve benim 'canlı yayındayız girmeyin' dememe rağmen -bu en basit yayıncılık refleksidir, canlı yayına pat diye kimse giremez- şimdi böyle bir durum olmasına rağmen kendilerinin hareket ettiklerini görünce anladık ki olağanüstü bir durum var.
Kendileri benim yanıma kadar geldi. Daha sonradan benim konuştuğum kişinin Sertan Yüce olduğunu öğrendim. Bütün profesyoneller bilir böyle bir canlı yayın sürprizine, ne olacağını ne konuşulacağını bilmeden hiçbir profesyonel izin veremez. Bu yüzden araya geçtik. Aradan sonra da onları yatıştırmak adına sordum, 'iletmek istediğiniz nedir, ben ileteyim' dedim. Bunu defalarca yaptık biz Halk TV yayınlarında. Burası bütün tezlere açık bir kanal. Ama yorumun da özgür olduğu bir kanal.
Dolayısıyla bunu belirttim. Ne söylemek istiyorsunuz ben buraya not alacağım, yayın esnasında söyleyeceğim. Bana dediler ki bizim de konuşma hakkımız yok mu? Biz de canlı yayına katılmak istiyoruz diye. Biz de onlara ifade ettik canlı yayın dediğiniz husus böyle bir şey değil. Efendim burdaki insanlar konuşuyorsa biz niye konuşmuyoruz? Burdaki insanların her biriyle hazırlık yapıldı, davet edildi, temsil niteliklerine göre. Canlı yayın planlı yapılan bir şeydir. Arkadaşların bunu bilmemesine de ihtimal vermiyorum çünkü gördüğüm kadarıyla Sertan Bey olgun bir insandı" diye konuştu.
Yayına katılmak için söz konusu şahısların ısrarcı olduklarını belirten Karadağ, bunun mümkün olmadığını söylediklerinde "Açıkçası yayın yapmamız engellendi" dedi. "Bunu olsa olsa şüphe olarak dile getirmek istiyorum" diyen Karadağ "Ortam gerilsin şeklinde bir provokasyon amacıyla gelindi" ifadelerini kullandı.
"Dünyanın neresinde gördüler de yayın yapılan yerin basıldığını, biz de konuşmak istiyoruz denildiğini" diyen Karadağ bunların suç unsuru barındırdığını belirtti.
İktidarın Devşirmeleri
Durumu "yaşadığımız çok net bir yayın basılmasıydı" diyerek tanımlayan Salim Şen ise "Organize olmuş, bir araya gelmiş, amaçları hiçbir şekilde yayına katkı sağlamak olmayan, tam tersine burayı basıp yayını engellemeye hepimizi susturmaya çalışan bir zihniyetin saldırısıydı bu" dedi.
Salim Şen saldırganları "Daha önce gazetecilere yapılan ve bütün muhaliflerin üstüne sürülen, konuşan herkesi susturmaya yönelik bu iktidarın devşirmeleri, hazır kıtaları çareyi sadece muhalif sesleri şiddetle cebirle ortadan kaldırmaya, böylelikle sanki güllük gülistanlık bir Türkiye algısını devam ettireceklerini zanneden gafiller" şeklinde tanımladı.
Benim Kanaatim AK Partililerdi
İsmail Saymaz ise "Kendi siyasi kimliklerini söylemediler ama benim kanaatim AK Partililerdi. Bizi izleyip kendi doğrularına aykırı gelen şeyleri söylediğimizi iddia ederek, hani ben böyle söylüyorum ama onlar 'yalan söylediniz biz doğrusunu söylemek istiyoruz' diyerek canlı yayını bastılar. Herhalde şunca yoksulluğun, bunca yangının, bunca perişanlığın içinde hayatlarında bir kere kendilerince cesaretli bir şey yapmışlardır, o da muhalif kanalın canlı yayınına girerek sözde iktidarı savunma adına burada boy göstermeye çalıştılar.
Ne uğruna? Bir gün olsun burada, Türkiye Cumhuriyeti'nin milli serveti olan 6 tane helikopteri kaldıramayan bakan için, doğrusunu yapmıyorsunuz doğrusu bu diyebilirler miydi? Malesef diyemezlerdi. İşsizlik 20 milyona dayandığı zaman doğrusu bu değil diyebilirler miydi? Diyemezlerdi. Belki aralarında işsiz olanlar da vardı. Kendileri değilse bile -partili olmak bazen iş bulmayı sağlıyor- yakınları işsiz olabilir, onların bile hukukunu savunamayacak durumdalar" ifadelerini kullandı.