AKP İktidarı Alkole Zam Yaptıkça Kaçak İçki Artıyor
Devletin Alkol Politikalarını İzleme Platformu, 2022 yılının Nisan-Haziran aylarını kapsayan kayıt dışı içki tüketim verilerini yayımladı.
Devletin Alkol Politikalarını İzleme Platatformu'nun yayımladığı verilere göre 2022 yılının ikinci çeyreğinde ele geçirilen kaçak içki miktarı, bir önceki çeyreğe göre neredeyse dört kat arttı.
AKP iktidarı adı konulmamış bir yasakla alkole sürekli yeni zamlar getirirken kaçak içki yayılıyor. Kaçak içki yüzünden Türkiye'de birçok insan hayatını kaybediyor.
Platformun yayımladığı tabloya göre Nisan ve Haziran aylarında Türkiye’de kaçak içkiye yönelik 152 operasyon yapıldı. Operasyonlarda toplam 686 bin 109 litre kaçak/sahte içki ele geçirildi. Bin 848 kişi hakkında da adli işlem başlatıldı.
Bu süreçte 4 kişi sahte içkiye bağlı zehirlenme nedeniyle hayatını kaybetti, 3 kişi ise aynı şikayetten hastaneye kaldırıldı.
Platformun internet sitesinde yer alan değerlendirmede, alkole gelen zamlar ve turizm sezonunun başlamasıyla birlikte kaçak içki miktarının artması arasındaki ilişkiye dikkat çekildi.
Değerlendirmede şu ifadelere yer verildi:
“2022 yılının ikinci çeyreği, Türkiye’de alkol politikaları bakımından son derece çetin geçti. Firmaların mâliyet zammı ile birlikte, normalde Temmuz ayı itibariyle gündeme gelmesi gereken 6 aylık otomatik ÖTV zammı peş peşe geldiğinden, çeyreğin başı ile sonu arasındaki fiyatlar arasında derin bir uçurum oluştu. Bandrollü alkollü içkilere olan erişimdeki bu anlık (ve fahiş) düşüş, beklentilere paralel olarak karaborsanın ve daha spesifik olarak kaçak/sahte içkiye olan talebin artmasından başka bir netice gündeme getirmedi.
Gerçekten de kaçak/sahte içki, özellikle turistik bölgelerde astronomik vergilerle beraber erişimi halkın büyük kesimi için imkânsız hâle gelen bandrollü içkilere bir alternatif olma yönünde ilerlemektedir. Daha kötüsü, bulundukları yerde istemeden de olsa kaçak/sahte içki tüketebilecek olması bir korkusu gündeme gelmektedir. Her iki sorunun da çözümü, alkollü içkilerdeki fahiş vergi yükünün hafifletilmesi, ÖTV’nin ise kaldırılmasıdır. Bugün bir hayal gibi gözüken bu temenni, Türkiye’nin turizm potansiyeline şüphesiz artı olarak yazacak birçok gelişmeyi beraberinde getirecektir.”