Akşener Ne Dedi

TAKİP ET

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında Libya'ya asker gönderilmesinden Kanal İstanbul'a, ekonomiden işsizliğe birçok konuda açıklamalarda bulundu

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında Libya'ya asker gönderilmesinden Kanal İstanbul'a, ekonomiden işsizliğe birçok konuda açıklamalarda bulundu. Akşener ilk olarak Libya'ya asker gönderilmesine değindi. İYİ Parti lideri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a; "18 sene geçti, sen bu diplomasiyi ne zaman öğreneceksin? Türkiye, milli menfaatleri için her yere asker gönderebilir. Ben barış için asker gönderilmesine karşı değilim. Benim karşı olduğum bunun diplomasiye karşı olmasındandır" dedi.

"Bölgemizdeki ülkelerin hepsini bize düşman ettiğinde bize ne menfaat sağlayacaksın. Kendi evlatlarına kıymayıp milletin evladını ateşe atandan milli de yerli de olmaz." diyen Akşener, "Başka ülkelerin lafını dinleyenden yerli de olmaz milli de olmaz" ifadelerini kullandı. Kendi Milletini Dinlemeyen Erdoğan'ı Putin İkna Etmiş Akşener Libya meselesi ile ilgili açıklamalarının devamında "Türkiye’nin içinde bulunduğu ahval ve şerait ortadayken, ülkemizi sürüklemeye çalıştıkları macerayla ilgili iktidarı defalarca uyardık. Libya ile anlaşmaya evet ama Mehmetçiğimizi Libya çöllerinde iç savaşa göndermeye hayır dedik. Devlet işlerinde anlamamakla itham edildik. Kendi milletini Dinlemeyen sayın Erdoğan’ı dostu Putin ikna etmiş. Kendi milletini dinlemeyenler bir gün ABD’den ertesi gün Rusya’dan gelenlerin dediklerini hemen yerine getiriyor. Anadolu’da el iyisi diye bir laf vardır. Libya meselesinde olan bitene bakıyorum, tablo aynı 2012’de Suriye’de olduğu gibi. Attığın her tripte millet işsiz kalıyor farkında mısın? Senin görevin başa kim geçerse geçsin ticaret yapmaktır. ABD, Rusya böyle yapıyor. Bir tek sen yapamıyorsun. Türkiye, Mısır’a ürün satamaz oldu. Şimdi Mısır ülkemizin hasmı oldu." dedi. Bari İstanbul'a Bir Yararın Dokunsun Kanal İstanbul ile ilgili de açıklamalarda bulunan Akşener; "İstanbul’da 18 Ocak’ta bir panel düzenleyeceğiz. Kanal İstanbul Türkiye’nin tarımını destekliyor mu? Hayır. Mal ve hizmet akışını artıracak bir proje mi? Hayır. Peki parası nereden çıkacak? Otoyollara ve köprülere yaptıkları gibi hazine garantisi verecekler. Para yine milletimizin sırtına takılacak. Biz bunu Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde gördük. Köprüden 2 yılda 41 milyon araç geçti. Köprü, 2,5 yılda hala bir yıllık hedefine ulaşamadı. Aynı şeyi Kanal İstanbul’da yapacaklar. Devletimiz için her şeyi yapmaya hazır milletimizin sırtına bu yükü yıkmaya hakkınız yok. İstanbullular İstanbul’u 5 yıllığına Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu’na verdi ya sayın Erdoğan bunun intikamını alıyor. Millet senden kendin söylediğin gibi hizmetkar olmanı bekliyor. Oraya harcayacağını emeklilikte yaşa takılanlara harcamanı bekliyor. O kadar parayı oralara saçacağına asgari ücretten vergilerin kesilmesini bekliyor. Madem milletin sesini duymuyorsun o zaman İstanbul’a kanal yapmak yerine bari İstanbul’da kentsel dönüşüm başlat, İstanbul’a bir yararın dokunsun." Gençler Damat Beyin Dahiyane Ekonomi Politikalarına Takıldı Ekonomi gündemine de değinen Akşener; "Erdoğan kafasını gençlere takmış neden evlenmiyorsunuz diye sordu. Nasıl emeklilikte insanlar yaşa takıldıysa gençler de evlilikte damadın dahiyane ekonomi politikalarına takıldı. Benim gençlerimin hayatı AKP’li yönetici çocuklarınınki gibi değil. Bu gençler Mercedes ile gezmiyor. Bu gençler yatlarda yüzme havuzlarında Instagram’da resim paylaşmıyor. Gelinine beyaz eşya, koltuk alamayacağı için mahcup olacak aileler var. Geleceğe güvenle bakmalarını sağladılar da evlenmediler mi? İktidardakiler hayal dünyalarından mutlu mesut yaşıyorlar ama dünya yeni bir hal alıyor. Dış ticarette işler daha da zorlaşacak. Dış ticaretini geliştiremeyenler çok büyük sorunlarla boğuşacak. Geçen sene sanayiciler canla çalışmalarına rağmen ihracat geçen sene yüzde 3 bile büyümedi. Ucuz maliyetle ihracat yapma dönemi bitiyor." ifadelerini kullandı.  Biz Bu Karanlığı Yıkar Geçeriz Partisinin vaat ve projelerine de değinen Akşener; "Ekonominin patronu güvendir. Demokrasi ve hukukun üstünlüğünün olduğu bir ülke, sermaye için güvenli bir limandır. Yatırım güvenli limanlar arar. Bir ülkede demokrasiyi, hukuku yerle yeksan ederseniz, o ülkeyi yatırımlar için cazip olmaktan çıkarırsınız. Böyle olunca ne olur? İşte bugün olanlar olur. Elde avuçta ne varsa satarak ayakta kalmaya çalışırsınız. Şımarık petrol zengini dostlarınıza, milyonlarca metrekare arazimizi, stratejik kurumlarımızı, yok pahasına satarak, çarkı döndürmeye çabalarsınız. Türkiye bunu hak etmiyor. Milletimiz bunu hak etmiyor. Yol arkadaşlarım; Bu gidişi durdurabilmek mümkün. Hani, “Sizin projeniz nedir?” diyorlar ya… Öncelikle, bu sorunların kaynağı olan bu ucube sistemi değiştirmek deyin. Kuvvetler ayrılığını ve önemini anlatın. İYİ Parti’nin iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistemi kuracağını anlatın. Çünkü kuvvetler ayrılığı ve demokrasi, Türkiye’nin kalkınmasının anahtarıdır. Türkiye, 82 milyonu da refah içinde yaşatacak her kaynağa sahip. Toprağın yağmuru beklediği gibi, Türkiye’nin de demokrasiyi, adaleti beklediğini anlatın. Demokrasinin ve adaletin, bolluk ve bereket getireceğini anlatın. Hükümeti yönetenlerin, demokrasi anlayışlarının sakat olduğunu, milleti böldüğünü, ülkenin bereketini kaçırdığını anlatın. Bugün bir buhranın ortasındayız. Ancak biz, bu günlerde umudu konuşacağız. Korku yerine, umudu besleyeceğiz. Ayrışma yerine, birlikteliğe davet edeceğiz. Kavga yerine, kaynaşmayı yücelteceğiz. Türk milleti bir karanlık içinde, çıkış yolu arıyor. Yolu gösteren o ışığı, biz yakacağız. İYİ Parti güneşi, geleceğin mutlu, zengin ve güçlü Türkiye’sine giden yolu aydınlatacak. Türk milleti huzur içinde, refah içinde yaşamayı hak ediyor. Bunun için ihtiyacımız olan her şeye sahibiz. Tarihse tarih. Şuursa şuur. Kaynaksa kaynak. Vizyonsa vizyon. Biz, bu karanlığı yıkar geçeriz. Biz, o gençlerimize yeniden umut oluruz. Biz, milletimizi bu buhrandan çıkarırız. Çünkü biz, önce millet, önce memleket diyenleriz. Bu yıl, milletimizin iradesinin tecelligahı, Meclisimizin 100’üncü yaşı. 100 yaşında bir meclisi devre dışı bırakıp, milletin iradesini yok sayanlara karşı, yeni ve daha güçlü bir atılımın yılı. Önce millet diyenler, ayağa kalkın! Önce memleket diyenler, ayağa kalkın! Çalışacak, yorulacak, uykusuz kalacağız. Çünkü bu aziz millet, refahı da huzuru da hak ediyor. Hakkı sahibine teslim etmek için, durmadan, yorulmadan, koşacak, anlatacağız. Türkiye’yi, iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistemle düzlüğe çıkaracağız." dedi.