Arınç: Beni Fazla Zorlamasınlar

TAKİP ET

Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç çok dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

BBC'den Ece Göksedef'e konuşan eski TBMM Başkanı Bülent Arınç daha önce söylediği "Başımı AK Parti’den başka bir partiye çevirmem. AK Parti’de olacağım, cumhurbaşkanımızın yanında, çevresinde olacağım. Ona karşı hiçbir zaman rakip olmayacağım" sözünü "bir içtihat" olarak niteleyerek "Beni fazla zorlamasınlar. Çünkü içtihatlar zaman zaman değişebilir" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de yargının durumu ile ilgili bir soruya yanıt veren Arınç, "Yargı, anayasa değişikliğinden sonra sadece bağımsız değil tarafsız da oldu, olmalı. Şimdi yeni bir sıfat daha eklendi. Aynı zamanda cesur da olmalı. Bunu ekleyenler siyasetçiler, bence boş değil. Sadece yazılı hukuka bakacak, kararını verecek, temyiz mercileri iyi çalışacak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları veya AYM'nin kararları da uygulanacak. Bunu uygulamak için de cesaret ve kararlılığa ihtiyaç var" dedi.

Adalette Sıkıntı Var

Gazeteci Ece Göksedef'in "Buradan yargının bağımsız olmadığını düşündüğünüzü anlıyorum" şeklindeki yorumu üzerine ise Arınç, "Sıkıntı var. Tam öyle bir tespit yapmayayım ama bütün olarak yargıda sıkıntı var mı derseniz, var. Hem de çok büyük sıkıntı var. Bu sıkıntıların giderilmesi için Türkiye'de belki bir iklim değişikliğine, anlayış değişikliğine ihtiyaç var. Sanıyorum bu da olacak çünkü herkesin adaletten beklentisi büyük. Beklenti büyük olunca, ihtiyaç büyük olunca bunun arkası gelir. Gecelerin en koyu zamanı, şafak vaktine en yakın olan zamanmış" değerlendirmesinde bulundu.

Arınç, bu iklim değişikliğinin AKP döneminde yapılıp yapılamayacağına ilişkin soruya ise "Olacak Allah'ın izniyle. Olacak, olmalı" yanıtını verdi.

Şimdi O Oyu Alabilir miyiz? Herhalde Alamayız

İktidara geldikleri dönemde "ifade, teşebbüs, inanç ve düşünce özgürlüğünden, fikir özgürlüğünden yana" olduklarını belirten Arınç, "Biz güzel bir dönem yaşadık, son zamanlarda belki bazı geri gidişler var. 2011'de yüzde 50 oyu sadece AK Parti'nin çekirdeğinden almadık. Şimdi alabilir miyiz? Herhalde alamayız" diye konuştu.

Bu duruma neyin neden olduğuna ilişkin soruya ise Arınç, "Bunun sebebi çok. Kale düşmüş de ordu komutanı, kale komutanını çağırmış. Bu kale niye teslim oldu? Efendim 10 tane sebebi var, demiş. E say bakalım? Bir; barutumuz bitmişti. İkincisini saymaya gerek yok demiş. Barut biterse kaleyi savunmak mümkün değil. Bunu benzer bir hikaye olarak söylüyorum. Renklerin hepsi güzeldi ama önce beyaz bozuldu. Beyaz lekelendi mi arkası zaten geliyor, alaca bulaca... Güzel günler göreceğiz çocuklar, güneşli güzel günler. Motorları süreceğiz denizin dalgalarına" yanıtını verdi.

Beni Fazla Zorlamasınlar

Arınç "Zamanında Yüksek İstişare Kurulu'ndayken (YİK) 'Siyasi bir görev beklemiyorum ama bir görev verilirse hayır demem, yaparım' demiştiniz. Bugün böyle bir teklif gelse ne dersiniz? AK Parti ile kendinizi nerede konumlandırıyorsunuz?" şeklindeki soruyu ise "Şimdi öyle bir teklifin geleceğini düşünmüyorum. Ama ben AK Parti'nin kurucusuyum, evin sahibiyim. AK Parti'de benden daha kıdemli insan yok. Ben bu partinin sac ayaklarından, kurucularından, temel taşlarından birisiyim. Buna kızanlar, kıskananlar, beni kötülemek isteyenler çıkabilir. Güneş balçıkla sıvanmıyor. Başımı AK Parti'den başka bir partiye çevirmem. AK Parti'de olacağım, cumhurbaşkanımızın yanında, çevresinde olacağım. Ona karşı hiçbir zaman rakip olmayacağım diye bir içtihatta bulundum. Beni fazla zorlamasınlar. Çünkü içtihatlar zaman zaman değişebilir" ifadeleriyle yanıtladı.

Erdoğan'la ağabey-kardeş ilişkisi içinde olduklarını belirten Arınç, "Özelde bana ağabey diye hitap eder, biz Tayyip Bey diye ona hitap ederiz. Evet, eski samimi günler şu anda yok ama bu bizim özündeki beraberliğimizi değiştirmez. Elbette bana karşı söylenmiş sözlerden dolayı kendisinden bir helallik dilerim, beklerim. Bu çok önemli çünkü benim için. Ben onu Bahçeli gibi görmüyorum, Bahçeli geçmişten beri bizim dışımızda bir insan. O ne söylerse onunla başka türlü hesaplaşırız zamanı, zemini geldiğinde.

Ama ağabey-kardeş ilişkisi içerisinde olan insanlar birbirlerini kırmamalı, birbirlerine sırt çevirmemeli. Bir adam eşkiyaya sahip çıkarken benim kardeş diyebildiğim bir insan bana sahip çıkmazsa ben bundan gücenirim. Bunun da helallik olarak bana dönmesini isterim. Biz bunları kendi aramızda halledeceğiz inşallah. Bundan dolayı bir kırgınlığım elbette vardır ama bunu reddedecek noktada değiliz. Benim de hatalarım olmuş olabilir. Bunu biz kendi mabeynimizde mutlaka çözeceğiz" dedi.

Bahçeli Sorusuna 'No Comment'

 

Ece Göksedef'in "Bugün iktidarda Sayın Bahçeli'nin onay vermediği bir adım atılabilir mi sizce?" şeklindeki sorusuna "Cevap yok, no comment" diyen Arınç, yüzde 50+1 tartışmalarına ilişkin ise "50+1 Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin hemen hemen temelidir. Birbirinden ayrı düşünmemek lazım. Bunu çok benimsediğim için söylemiyorum ama bu sistem anayasa oylamasından geçti ve buna halk karar verdi.

Ama 50+1'i buradan çıkaralım da diğerleri aynen kalsın derseniz bu birbirinden farklı bir şey olur. Çünkü bu sistemi getirenler ittifaka ihtiyaç duyulacak bir sistemi getirdiler. Cumhurbaşkanımız da bunun farkında, Temel Karamollaoğlu'na söylediklerine bakılırsa" değerlendirmesinde bulundu.

'Bulunur Kurtaracak Bahtı Kara Maderini'

Göksedef'in "Sayın Erdoğan bir şekilde çekilirse AK Parti'yi alıp götürecek bir isim yok mu? O zaman AK Parti bu gücünü de mi kaybedecek?" şeklindeki sorusuna yanıt veren Arınç "Siz çok iyi bir sorgucusunuz ama beni bağışlayın ben buna cevap vermek istemiyorum. 'Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini' diye bir şiir var. Türkiye yolda kalmaz. Türkiye inşallah sahibini bulur. Benim arzum sadece 40 yıllık arkadaşımın, Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu konudan da başarıyla çıkması" ifadelerini kullandı.

bülent arınç beni fazla zorlamasınlar