Bahçeli Şeriat Yanlılarının Bayrağını Açan Mürteciye Yumruk Atan Gence Meczup Dedi, Kelime-i Tevhid Getirdi

TAKİP ET

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti genel merkezinde "Liderlik ve Siyaset Okulu 19. Dönem Sertifika Töreni"ne katıldı. Gündemle ilgili açıklamalarda bulundu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti genel merkezinde "Liderlik ve Siyaset Okulu 19. Dönem Sertifika Töreni"ne katıldı. Gündemle ilgili açıklamalarda bulundu. 

Şeriat yanlılarının bayrağını açan mürteciye yumruk atan gence 'meczup' diyen Bahçeli, Anıtkabir'de şeriat çağrısı yaparak Cumhuriyet'e lanet okuyan mürteciye de 'sapık' diyerek iki olayın tesadüf olmadığını belirtti. Konuşmasının devamında, "Şayet rahatsızlık ve hazımsızlık Kelime-i Tevhid'de ise tarafımızı ve kararımızı açık açık seslendiriyor, tarihe not düşüyorum: La İlahe İllallah Muhammeden Resulullah!" ifadelerini kullandı.

Türk Milliyetçilerini Hedef Aldı

Milliyetçi gazetecilerin tahliye kararından sonra mahkeme salonunda slogan atan milliyetçileri hedef alan Bahçeli, "Türkiye'de diktatörlük hakim olsaydı, adliye koridorlarında ‘Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet’ sloganları atan çapulcular, halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek için vızır vızır ortalıkta gezenler sorarım sizlere nasıl olacak, nasıl tutunacak, nasıl küstahça küfür ve hakaretlerini sıralayacaklardı?" ifadelerini kullandı.

"Fenerbahçe ve Galatasaray Soğukkanlı Hareket Edememiştir"

Suudilerin hadsizliği sebebiyle iptal olan Süper Kupa maçı hakkında da konuşan Bahçeli, kimsenin Atatürk üzerinden siyasi hesaplaşma peşinde koşmaması gerektiğini söyleyerek yaşanan olaylardan dolayı TFF ile kulüpleri suçladı ve "Türkiye Futbol Federasyonu süreci yönetemediği gibi Fenerbahçe ve Galatasaray sağduyulu ve soğukkanlı hareket edememiştir." ifadelerini kullandı.

"Yargıtay'ın Şerefli Hakimlerini Kutluyorum"

Yargıtayın skandal kararı hakkında da açıklamalarda bulunan Bahçeli, alınan karardan dolayı Yargıtay'ı tebrik etti ve "AYM hakkımızı ne zaman savunacak? Adalet ve hukuk namusuna bir nebze de olsa sahip olduğunu ne zaman gösterecektir? Yargıtay'ın şerefli hakimlerini yürekten kutluyor ve aldıkları kararı destekliyoruz."  ifadelerini kullandı.

Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

"30 Aralık'ta Anıtkabir'de kahrolsun cumhuriyet, şeriat gelecek diyerek avaz avaz bağıran bir sapığın provokasyonu ile yılın ilk günü Galata Köprüsü'nde düzenlenen şehitlerimize rahmet, Filistine'e destek İsrail'e lanet yürüyüşünde Kelime-i Tevhid sancağını taşıyan masum bir insanımıza hilafet bayrağı açtığı iddiasıyla saldıran meczubun eylemi zaman itibarıyla tesadüf değildir. Hilafet bayrağı diye bir şey var mıdır? rahatsızlık Kelime-i Tevhid'den ise tarihe not düşüyorum. 

Türkiye devleti bir cumhuriyettir. Türkiye dili ve milleti ile bölünmez bir bütündür. Türkiye'nin bayrağı ve milli marşı bellidir. 29 Ekim 1923'ün kuruluş fikrine sonuna kadar sahip çıkacağız. Polemik ve sinsi gayenin karşısında duracağız. Hilafet tartışmasını kamçılayanların, çanak tutanların, istismar edip alarm zili çalanların hepsi hastalıklıdır. Devlete ve millete siyaset yapılamaz. Türk milletinin sinir uçlarıyla oynamak milliyetçilik değildir. Türk milliyetçiliği vatan ve millet sevdalısıdır. 

"Türkiye'de diktatörlük hakim olsaydı, adliye koridorlarında ‘Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet’ sloganları atan çapulcular, halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek için vızır vızır ortalıkta gezenler sorarım sizlere nasıl olacak, nasıl tutunacak, nasıl küstahça küfür ve hakaretlerini sıralayacaklardı?"

Riyad'da oynanması gündemdeyken ertelenen Süper Kupa finalinden sonra yaşanan sipariş heyecan dalagsı Türkiye'nin bölgesel ilişkilerini ve diyalog köprülerini dinamitlemekten başka bir işe yaramamıştır. Türk futbolunda olmayan tek şey futboldur. Bunun dışında ne aranırsa bulunacaktır. Türkiye Futbol Federasyonu süreci yönetemediği gibi Fenerbahçe ve Galatasaray sağduyulu ve soğukkanlı hareket edememiştir.

Kimse Gazi Mustafa Kemal Atatürk üzerinden siyasi hesaplaşma sayfası açmanın peşinde koşmamalıdır. Atatürk'ün bir futbol müsabakasında istismarı müsabakanın günler öncesinde her ihtimalin hesaplanarak tedbirlerin alınmaması ihmal veya öngörüsüzlük olarak değerlendirilemez. Böyleyse Türk futbolu duvara toslamış demektir.

Maçın oynanması için Riyad'ın neden seçildiği ve protokole neden uyulmadığı bir muammadır. Riyad krizine dahil olan kim varsa kuru özür ile muafiyet kazanamaz. Türk futbolunu siyasi tartışmaların içine çekmenin vatanseverlikle alakası yoktur.

Diktatörlük olsaydı her akşam televizyonlarda ileri geri konuşanlar Can Alatay davasıyla ilgili yargıya meydan okuyanlar nasıl tutunacak. Diktatörlük olsaydı cezaevindeki bir terörist Türk devletine nasıl işgalci diyecekti?AYM hakkımızı ne zaman savunacak? Adalet ve hukuk namusuna bir nebze de olsa sahip olduğunu ne zaman gösterecektir? Yargıtay'ın şerefli hakimlerini yürekten kutluyor ve aldıkları kararı destekliyoruz." 

bahçeli açıklama kelime-i tevhid