Bir Mehmetçik, Üstlerinin Eziyetine Dayanamayarak Canına Kıydı: 13 Gün Boyunca Nöbet Yazıldı
Vatani görevini yapmakta olan Azmi Ayverdi, Mehmetçiğe reva görülen muameleyi protesto için hayatına son verdi.
İsmail Saymaz'ın Halk TV'deki köşesinden aktardığına göre Şırnak Uludere'de bulunan 5. Hudut Tabur Komutanlığı'na bağlı Gürvil üs bölgesinde vatani görevini yapmakta olan Azmi Ayverdi, 19 Ocak 2021 akşamı nöbette olduğu sırada yaşamına son verdi.
Ertesi akşam Ayverdi'nin Malatya'daki annesi Selma Ayverdi'yi ziyaret eden askeri heyetin Ayverdi'nin intihar ettiğini söylediğini belirten Saymaz, "Heyete göre er Ayverdi, nöbet arkadaşı Adem'e 'Tuvalete gidiyorum' dedi. Üç metre uzaklaşarak, tüfeğin kurma kolunu çekip yere dayadı. Namluyu çenesine yasladı, tetiğe bastı. Ailesi bu anlatıya asla inanmadı" ifadelerini kullandı.
19 Ocak 2021 akşamı nöbet yazılan Ayverdi'nin tam 13 gündür nöbet tuttuğunu belirten Saymaz, "Artık usanmıştı. Ailesini çok özlemişti. Saat 15.27'de annesi Selma'ya 'Anam napıyon, nasılsın?' diye mesaj yazdı. Annesi 'İyiyim oğlum, sen nasılsın, napıyon?' diye yanıt verdi" dedi.
Saymaz'ın aktardığına göre anne ve oğul arasındaki yazışma şu şekilde:
Azmi: Napim anam, belim çok ağrıyo. Duramıyorum yerimde.
Selma: Çok geçmiş olsun. Ne yaptın da o kadar ağrıyor oğlum?
Azmi: 3 gündür paso kar kürüyoruz.
Selma: Ondandır. Bu kadar mı ağrıdı? Sıcak tut kuzum. Allah yardımcın olsun oğlum.
Azmi: Nöbete geldim. İstirahat istedim, vermediler. Üstüne üstlük fırçaladılar.
Selma: Rabbim onlara merhamet versin inşallah kuzum. Yine de kendine çok dikkat et canım.
Azmi: Nerde, yok onlarda vicdan, merhamet yok.
Selma: İnşallah rabbim verir oğlum. Çok mu ağrıyor kuzum?
Azmi: Tamam anam gözün arkada kalmasın.
Selma: Rabbim şafi ismiyle şifa versin inşallah kuzum, duam seninle.
Azmi: Çok ağrıyo anam, yüreyemiyorum. Amin, inşallah anam.
Selma: Elinin iç kısmıyla beline sürerek, besmeleyle 'Ya şafi ya Allah' diyerek ov, iyi gelir inşallah canım.
Azmi: Yaptım anam yaptım.
Selma: İnşallah şifa olur canım.
Azmi: İnşallah anam.
Selma: İnşallah bir an önce biter, gelirsin oğlum.
Azmi: Amin inşallah anam. Dualarını eksik etmeyin anam.
Selma: Kuzum duam seni iyileştirir inşallah kuzum.
Bu görüşmenin ardından yalnızca 15 dakika geçmişti ki Ayverdi, şu notu bırakarak yaşamına son verdi:
"Burda bugün son günüm. Benim bunu yapmamın tek amacı, Mehmetçiklere hiç bakılmaması. Bugün senin canına birşey olmadan kimse kılını kıpırdatmıyor. Her rütbeli kendi hayatında ama asıl ezilen asker. Bunu gören kimse yok. Hakkınızı helal edin."
Olaya ilişkin başlatılan soruşturmada başsavcılık kovuşturmaya yer görmedi. Annenin itirazı üzerine Şırnak Sulh Ceza Hakimliği kovuşturmaya yer görmeyen başsavcılık kararını kaldırdı. Kararın gerekçesinde "Ayverdi'nin bel ağrısı şikayetiyle komutanlara kaç kez başvurduğunun, başvuruların sonucunun ne olduğunun ayrıntılı sorulması, olay yerinin hava koşulları dikkate alınarak, revire sevk edilmemesinde kasıt ya da ihmalin olup olmadığının 'görevini kötüye kullanma' suçu kapsamında tartışılması gerekirken, eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen karara yapılan itirazın kabulüne..." denildi.
Selma Ayverdi ise 48. Hudut Tugayı'na sunduğu dilekçede ise "Oğlumu neden revire göndermediniz? Oğlumun hiçbir psikolojik sorunu yoktu. Olay yerini görmek istiyorum. Bunları istemek acılı bir annenin hakkıdır diye düşünüyorum. Bu bir cinayetse, kimin parmağı varsa hepsinin cezasını çekmesini, oğlumun şehitliğinin verilmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.
İsmail Saymaz'ın yazısının tamamını okumak için tıklayınız.