ÇKP Basını Wang Yi ile Mevlüt Çavuşoğlu Görüşmesini Nasıl Gördü?
ÇKP'nin propaganda aracı CGTN'de yer alan Çavuşoğlu-Wang Yi görüşmesine ilişkin haberde ziyaret sonrasında hükumet yetkililerinin yaptığı açıklamalardan farklı ifadeler yer aldı.
İşgal altındaki Doğu Türkistan'da bütün dünyanın gözleri önünde fiziki ve kültürel bir soykırıma imza atan Çin Halk Cumhuriyeti'nin Dışişleri Bakanı Wang Yi'nin beklenen Türkiye ziyareti bugün gerçekleşti. Doğu Türkistan davasına karşı duyarsızlığıyla bilinen AKP hükumetinin zirvesiyle temas kuran Wang Yi, Partili Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ikili görüşmeler gerçekleştirdi.
Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlalleri noktasında ülke genelinde siyasi tercihlerden bağımsız bir şekilde oluşan beklenti ve baskı ile karşı karşıya kalan AKP hükumeti, Wang Yi ile kurulan temasın akabinde yapılan açıklamada 'Uygur Türkleri ile ilgili hassasiyetlerin dile getirildiğini' açıkladı.
Görüşmeye dair ÇKP basınında yer alan haberlerde ise Doğu Türkistan meselesine ilişkin Türk tarafının hassasiyetlerini dile getirdiğine dair hiçbir ifadeye yer verilmedi.
"Çin Aleyhinde Terör Eylemine İzin Vermiyoruz"
Çin Komünist Partisi'nin propagandasını dünyaya iletmekle mükellef haber ağı China Global TV Network (CGTN) Çavuşoğlu'nun soykırımcı Bakan ile görüşmesini kısa bir haberle görmeyi tercih etti.
Çavuşoğlu'nun konuşmalarına dair verilen bilgilerde ise Türkiye'nin 'Tek Çin' politikasına bağlılığını yinelediği, hükumetin Türkiye topraklarında Çin aleyhinde şiddet ve terör eylemlerinin yapılmasına izin vermediğini ifade ettiği kaydedildi.
Bilindiği üzere ÇKP'nin 'Tek Çin' politikası, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kendisinden bağımsız bir ada devleti olan Çin Cumhuriyeti, yani Tayvan'ı yutmaya yönelik hedeflerini anlatıyor.
'Çin aleyhinde şiddet ve terör eylemlerine izin verilmediği' yönündeki ifadeler ise Mevlüt Çavuşoğlu tarafından daha önce de benzer bir şekilde telaffuz edilmişti. Öte yandan bu cümleler ÇKP'nin Doğu Türkistan Türklüğünü milli ve dini kimliği üzerinden terörist olarak yaftalamaya yönelik insanlık dışı politikalarını AKP'nin onayladığını da ortaya koymuş oldu.