Davutoğlu: Bunun Adı 'Diplomatik Çağrı' Değil 'Diplomatik Rezalet'
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, 10 büyükelçi krizine ilişkin açıklama yaptı.
10 ülkenin büyükelçisi Türkiye'yi Osman Kavala'yı serbest bırakmaya çağıran bir açıklama yapmış, sonrasında ise AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu büyükelçilerin "istenmeyen kişi" ilan edilmesine yönelik talimat verdiğini söylemişti. Erdoğan'ın açıklaması sonrasında krize dönüşen çağrıya ilişkin yeni bir adım atan 10 ülke büyükelçisi yaptıkları açıklama ile Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesine sadık kalacaklarını teyit etmişti. Büyükelçiliklerin son açıklaması Erdoğan çevresinde geri adım olarak yorumlanırken konuya ilişkin bir açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, 18 Ekim'de yapılan açıklamanın Viyana Sözleşmesi'ne aykırı olmadığını söyledi.
AKP'nin eski Genel Başkanı, Dışişleri Bakanlığı ve Başbakanlık görevlerinde de bulunmuş olan Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, "Madem ‘İstenmeyen adam ilan edeceğiz’ diye hamaset yapıp kendini meydanda alkışlatıyorsun, sonra da 24 saat geçince geri adım atıp ülkeyi ikinci kez rezil etmeyeceksin. Böyle bir liderin, böyle bir ülkenin sözünü artık kim ciddiye alır?" diye sordu.
TL'nin süratle düşüşünü hatırlatan Davutoğlu, "Ülke gücünün ve onurunun sembolü olan TL, karşılaştırmalı olarak diğer ülke paralarına karşı 90’lı yılların da gerisinde tarihin en düşük değerine sahip" dedi.
Bunun İsmi Diplomatik Çağrı Değil Diplomatik Rezalet
Kriz çıkaran açıklamayı yapan 10 büyükelçiye seslenen Davutoğlu, "Siz büyükelçi misiniz, aktivist misiniz? Siz büyükelçi misiniz, yoksa sivil toplum kuruluşu mu? 10 büyükelçi bir araya gelip bir açıklama yapamaz. Yaparsa bunun ismi ‘diplomatik çağrı’ değil ‘diplomatik rezalet’ olur" ifadelerini kullandı.
"Ne oldu şimdi? ‘Kavala açıklamasından pişmanız mı’ dediler? ‘Bir daha böyle açıklama yapmayacağız mı’ dediler? Hayır! 10 ülke de dahil herkes, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın zaten atacağı geri adıma zemin oluşturdu. Madem ‘İstenmeyen adam ilan edeceğiz’ diye hamaset yapıp kendini meydanda alkışlatıyorsun, sonra da 24 saat geçince geri adım atıp ülkeyi ikinci kez rezil etmeyeceksin. Ya yapmayacağın şeyi söylemeyeceksin ya da söylüyorsan yapacaksın. Böyle bir liderin, böyle bir ülkenin sözünü artık kim ciddiye alır? Değişen tek şey, Türkiye’nin, en önemli müttefikleri tarafından güvenilmez, yarın ne yapacağı belli olmayan, sözlerinden geri adım atmaya hazır bir ülke olarak algılanmasıdır" diyen Davutoğlu, bu süreçte Türkiye'nin itibar kaybettiğini belirtti.
Davutoğlu, "Sayın Erdoğan, gerçekten ne istiyorsun? Türk lirasına savaş açarak ne elde etmek istiyorsun? Türkiye’nin uluslararası itibarına savaş ilan ederek ne elde etmek istiyorsun? Kimler veriyor size bu akılları? Belli ki bakanlarınız vermiyor. Hatta bakanlarınız var mı, yok mu onu bile bilmiyoruz. Türk lirası tarihinin en değersiz haline gelmiş, Hazine ve Maliye Bakanı yok ortalıkta. Nerede Hazine ve Maliye Bakanı? Türkiye, tarihinin en büyük diplomatik krizlerinden birisine doğru sürükleniyor, nerede Dışişleri Bakanı?" diye sordu.