Erdoğan'a Oy Vermemek İçin 66 Sebep: 2-Tarikatlar

TAKİP ET

AKP Genel Başkanı Erdoğan'a oy vermemek için sebepleri sizin için derliyoruz.

Hala Cumhurbaşkanlığı görevini yürüten AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 yılı aşkın iktidarında birçok skandal yaşandı. 

Şüphesiz bu skandalların her biri başlı başına AKP Genel Başkanı Erdoğan'a oy vermeme sebebi. 

TamgaTürk, 14 Mayıs'ta yapılması planlanan seçimlere 66 gün kala seçim süreci boyunca her gün AKP Genel Başkanı Erdoğan'a neden oy verilmemesi gerektiğine ilişkin bir seri başlattı.

Erdoğan'a Oy Vermemek İçin 66 Sebep: 1-Türk İsmini Kaldırması

Erdoğan'a Oy Vermemek İçin 66 Sebep: 3-Fetullahçılar

Nerede bir Türk varsa ona bakan ve onun gözünden bakan TamgaTürk'ün Erdoğan'a oy vermemek için 66 sebebinden ikincisi mürteci örgütlerin (tarikatların), AKP istibdadı döneminde hiç olmadığı kadar güç kazanması.

Milli Görüş olarak bilinen mürteci siyaset anlayışından gelen Recep Tayyip Erdoğan, halk arasında tarikat olarak da bilinen mürteci örgütlerle bağını hiç koparmadı. 

Mürteci örgütler AKP istibdadı döneminde devletin her kademesine yerleşti, kamu kaynaklarından faydalandı, şirketleşip ihalelere bile girdi. Hatta bu mürteci örgütlerden bir tanesi olan Fetullah Gülen örgütü 15 Temmuz 2016'da bir dizi terör saldırısı da düzenledi.* Fakat Fetullahçı Terör Örgütü başka bir dosyanın konusu olacak. 

Tarikatlarla Genel İlişkisi

Erdoğan ve mürteci örgütler arasındaki ittifak daha 2002 seçimlerinde ayyuka çıkmıştı. Nitekim Nakşibendi örgütünün Halidi kolu elebaşı Şeyh Muiniddin Aydın, 2003'te siyasi yasağı kaldırılan Erdoğan'ın Siirt'te girdiği seçimlerdeki desteğini"Tayyip Erdoğan, Siirt damadı ve güçlü bir hükümetin lideri olarak kente yararlı olacaktır." sözleriyle açıklıyordu. 

Daha sonraki dönemlerde mürteci örgütlerle bağı olan iş insanları ve siyasetçiler giderek yükseldi. 

Hatta öyle bir gün geldi ki Deniz İkmal Komutanı Tuğamiral Mehmet Sarı'nın tarikat evinde, askeri üniforması üzerinde giydiği sarık ve cübbe ile çekilmiş fotoğrafları basına yansıdı. 

Nitekim bu mürteci örgütlerde birçok çocuk istismar edildi, şiddete uğradı, hayattan kopartıldı. Kimi tarikat liderleri tacizden tutuklandı.

İsmailağa Vakası: Önderimiz

AKP istibdadı döneminde en çok güç kazanan mürteci örgütlerden birisi İsmailağa örgütü oldu. İsmailağa ve Erdoğan arasındaki bağ oldukça derin; AKP Genel Başkanı Erdoğan henüz İmam-Hatip öğrencisi olduğu dönemlerde İsmailağa elebaşı Mahmut Ustaosmanoğlu'nun vaazlarını dinlemeye gittiğini belirtti. Nitekim Erdoğan, İsmailağa elebaşı Ustaosmanoğlu'nun cenazesinde yaptığı konuşmada Ustaosmanoğlu'ndan "önderimiz" diye bahsetti ve tabutunu omuzladı. Erdoğan şu ifadeleri kullandı:

"Sevgili kardeşlerim, bugün ilim irfan ve hikmet sahibi bir önderimizi ebediyete yolcu ediyoruz. Ben hocaefendi hazretlerinin 65-66 yıllarındayken Fatih İmam Hatip'te öğrenciyim, cuma namazlarında genelde İsmailağa Camii'ne gelir, orada kendisini dinlerdik. Zaman zaman Yavuz Selim Camii'nde sohbetlerinde bulunurduk. Son dönemlerinde gerçekten çok çile çekti ve bu çilenin ardından bugün Hakk'a uğurluyoruz. Yaş 93. Kendisini tanıdık, bildik, bu imanı ile de biz sevgili habibine komşu olacağına da inanıyoruz. Rabbim cümlemizi inşallah sevgili habibi ile komşu kılsın, bizleri de hep birlikte haşru cem eylesin. Tekrar ruhu için el fatiha." 

Erdoğan daha sonra İsmailağa örgütünün yeni elebaşı Hasan Kılıç'ı da ziyaret etti.

Konya'da Çöken Tarikat Yurdu

Konya'da 1 Ağustos 2008 yılında, Süleymancılar adlı mürteci örgüte ait kaçak kız Kuran kursu binası gaz sıkışmasına bağlı patlama nedeniyle çöktü. Binada 17 öğrenciyle 1 eğitmenin öldü, 29 kişi de yaralandı. 

11 sanığın yargılandığı davada, 9 yıl sonra 3 kişi ceza aldı. İtiraz üzerine Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi, 5 yıl süren incelemenin ardından yerel mahkemenin kararını 2022 yılında bozdu. Yargıtay, sanıkların her birinin kendi sorumlulukları ve taksirli davranışlarına göre yargılanmasına karar vererek dosyayı yeniden yerel mahkemeye gönderdi.

Erdoğan konuya ilişkin açıklama yapmadı.

Aladağ Yangını

Adana’nın Aladağ İlçesi’nde Süleymancılar adlı örgüte ait kız yurdunda 29 Kasım 2016’da çıkan yangında 11'i öğrenci 12 kişi hayatını kaybetti. 

Nitekim Süleymancılar adlı örgütün yöneticilerinden birisinin konuya ilişkin “Biz Süleymancıyız. Yurtaki kızlarımızın yanması Allah’ın takdiri. Onlar şehit oldu” dediği iddia edildi. Konuyla ilgili etkin bir soruşturma yürütülmedi, sanıklar 4 ile 15 yıl arasında ceza aldı. Erdoğan bu konuya dair açıklama yapmadı.

Mehmet Sami Tuğrul Olayı

AKP istibdadı döneminde öğrenciler için barınma giderek büyük bir sorun haline gelmeye devam ediyorken mürteci örgütler yaptırdıkları birçoğu kaçak olan yurtlarla çaresiz öğrencileri tam anlamıyla kafesliyor. Ailesi tarafından mürteci örgüt yurduna gönderilen Mehmet Sami Tuğrul, 7 Aralık 2021'de Antalya'nın Kepez ilçesindeki Antalya İlim ve Kültür Derneği Öğrenci Yurdu'nun yemekhanesinde aşçı İhsan Güney tarafından kafası kesilerek katledildi. İhsan Güney, Mehmet Sami Tuğrul'u öldürdükten sonra "Deccal'i vurdum" diye bağırmıştı.

Türkiye'deki hemen her olayla ilgili bir açıklama yapan Erdoğan bu olayla ilgili derin bir sessizliğe büründü. 

Enes Kara'nın İntiharı

Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara, 10 Ekim 2022'de sosyal medyadan yayınladığı video sonrası yaşamına son verdi. Elazığ'da Tıp fakültesinde 3. sınıfta olan Enes Kara’nın cansız bedeni, Hilalkent Mahallesi'nde kaldığı Nurcular adıyla bilinen mürteci örgüte ait yurdun önünde bulundu.

Enes Kara, sosyal medyada yayınladığı videoda tıp okumaya ve ileride doktorlukta karşılaşacağı zorluklara ilişkin konuştuktan sonra kaldığı mürteci örgüt yurduyla ilgili olarak şu ifadeleri kullandı:

"Bu ilk sorundu bir de ailem var. Ben yaklaşık 11. sınıftan beri Müslüman değilim ailemse tam tersi Türkiye'deki en yobaz ailelerden biri. En basitinden dayım 10 yıllık sevgilisi ile sırf saçı açık diye evlenememişti. Şu an onların zoruyla cemaat yurdunda kalıyorum. Lisede ve ortaokulda yine böyle medreselere sıkça geliyordum bazı tatillerde yatılı kalıyordum. 

O zamanlar da istemiyordum ama ailem zorluyordu ve haftada 1-2 gün geliyordum ya da yılda 1-2 hafta yatılı kalıyordum çok da zor değildi bir de en fazla üniversiteye kadar gelirim zaten diye düşünüyordum. Burda vakit namazları zorunlu. Cemaat şeklinde kılıyoruz namazdan sonra ders var vs. 30dk sürüyor yaklaşık her vakit, günlük 1 saat burda olan kitaplardan okuman zorunlu haftanın 3 günü cemaat dersine katılman zorunlu yemekleri yine öğrenciler yapıyor, haftanın 1 günü temizliği yine biz yapıyoruz. Sabah namazıyla uyanıyorum, okula gidiyorum geliyorum, akşam namazı, yemek, okuma, yatsı namazı, cemaat dersi sonra saat 10 zaten ertesi gün tekrar 6.30 gibi tekrar namaza uyanıyorum. Pazartesileri böyle, diğer günler de cemaat dersi yok bir tek 8'de serbest oluyorum, hafta sonu da benzer yine 3 saat gibi bir şey kalıyor ve kalan zamanda adam akıllı ders de çalışamıyorum çünkü psikolojik olarak yorgun oluyorum.

Bu 2 sorunu ayrı ayrı düşününce aslında katlanalamayacak şeyler değil ama bunları birleştirince tüm yaşama sevincimi alıyor, özgür hissetmiyorum kendimi 24 saatten kendime ayırabildiğim 3 saat falan.

Buna ek olarak dönem sonlarında okuma programı oluyor 1 hafta boyunca sabahtan akşama kadar burdaki kitaplardan okuyorsun telefonuna falan da el koyuyorlar. Düşünsene bir dönem buna katlanıyorsun sonra ara tatil diye seviniyorsun ama yok zorla okuma programı var. Yazarken bile kötü oluyorum. Her günüm stresle geçiyor, saçım dökülüyor arada beyazlar var. Bir süredir okulu saldığım için eskisi gibi değil gerçi artık.

19 yaşımı asla böyle hayal etmemiştim.

Anlıyor musun bu şekilde yaşamaya katlanamıyorum. Bu şekilde yaşamaya mezun olana kadar katlansam bile ne ailemin baskısı bitecek ne de yaşamaya değer bir hayatım olacak. Ha, belki iyi bir hayatım da olur ilerde doktorlar daha insancıl şartlarda çalışır ve ailem bir şekilde anlayışla karşılar ya da ailemle bağımı keser ve başka bölüme geçerek içinde bulunduğum durumdan kurtulabilirim ama bunu yapmak için herhangi bir motivasyon ya da yaşama sevincim de kalmadı artık.

Son zamanlarda tek düşündüğüm 2 kız kardeşim.

Onlar benden daha fazla baskıyla büyüyecekler en basitinden şu an biri lisede ve ortaokulu imam hatipte okudu ve liseyi imam hatipte okumak istemedi. Ama onun fikrinin ne önemi var ki şu an ailemin zoruyla imam hatipte okuyor yine. Yarın öbür gün açılmak isterse? Ya da benim gibi dinden çıkarsa? Hayat onlara da zindan olacak benim gibi."

Erdoğan, Enes Kara'nın intiharına ilişkin de hiç konuşmadı. AKP istibdadına mensup vekillerden Cahit Özkan gibi isimler ise söz konusu mürteci örgütleri savundu.  

6 Yaşındaki Kız Çocuğunun İstismarı

3 Aralık 2022'de gündeme bomba gibi düşen bir diğer tarikat skandalı ise İsmailağa örgütüne bağlı Hiranur Vakfı’nın elebaşı Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.'nin babasının kendisini 6 yaşındayken imam nikahıyla ‘evlendirdiğini’, çocukluğu boyunca her gün cinsel istismara uğradığını anlatarak şikâyetçi olması oldu.

Olaya ilişkin günler sonra açıklama yapan AKP Genel Başkanı Erdoğan tarikat ve cemaatlere sahip çıkarak, "Böyle bir hadiseyi milletimizin inancıyla ve o inancın temsilcisi kurumlarla irtibatlandırmak ahlaki olmayan bir çarpıtmadır. Diyanet İşleri Başkanlığımızın kınamasını yaptığı bu meseleyi hala dinimizle ilişkili hale getirmek ancak art niyet ürünü olabilir" ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanlığı'nda Örgütlenen Menzilciler

AKP istibdadında giderek palazlanan bir diğer mürteci örgüt de Menzilciler. Erdoğan, Menzilcilerle doğrudan görüntü vermese de Menzilcilerin tıpkı daha önce Fetullahçıların yaptığı gibi devlette etkin bir konuma geldiği belirtiliyor. Menzilcilerin bilhassa örgütlendiği yerin ise Sağlık Bakanlığı olduğu ileri sürülüyor. 

Nitekim 2018'deki seçimlerden önce de Menzil örgütüne bağlı kurumlar gazetelere ilan vererek seçimlerde Erdoğan'ı destekleyeceklerini duyurdu.

Şüphesiz örnekleri ve olayları çoğaltmak mümkün, Erdoğan ve AKP istibdadında mürteci örgütler giderek palazlandı. AKP istibdadı bu örgütlere her zaman müsamahalı davrandı ve alan açtı. Yaklaşan seçimlerde Erdoğan'ın yeniden kazanması bu örgütlerin şimdiki güçlerinin de üstüne çıkmasına, daha çok Türk evladının ölümüne yol açmalarına daha çok kız çocuğunun karanlığa gömülmesine ve daha çok çocuğun istismar edilmesine neden olacak.

erdoğan tarikatlar tarikat ismailağa ismailağa tarikatı ismailağa cemaati mahmut ustaosmanoğlu akp menzil tarikatı menzil enes kara mehmet sami tuğrul enes kara intiharı erdoğana oy vermemek için sebepler