Erken Seçim Çağrıları, Peker'in İfşaları ve TCMB'deki Aziller TL'deki Değer Kaybını Körüklüyor
Para Analiz'de yer alan değerlendirmeye göre Türk Lirası'ndaki düşüş, Gelişmekte Olan Ülke piyaslarındaki kırılganlık ve Türkiye'deki kaotik siyasi durumdan kaynaklanıyor.
Para Analiz'de yer alan değerlendirmeye göre, sene sonuna doğru FED'in tahvil alımlarını kısacağı beklentisi nedeniyle gelişmekte olan ülke piyasaları dolara tezat tepkiler veriyor. Salı günü MSCI GOP Hisse Endeksi Latin Amerika seansına kadar yüzde 1,41 değer kazanırken Latin Amerika borsaları ise yüzde 1,21 değer kaybı yaşadı. Aynı bölgenin para birimleri de aynı oran civarında dolara karşı gerileme gösterdiler.
Latin Amerika, Romanya ve Türkyie gibi çok yüksek borca sahip olan ve ödemeler dengesi bozuk olduğu için ani şoklara ve beklenmedik durumlara karşı aşırı kırılgan olan ekonomilere ait para birimleri satıldığı için bu ülkelerin paralarındaki değer kaybı hızlanıyor.
Gelişmekte olan ülkelerin para birimlerindeki değer kaybını misliyle geride bırakarak adeta eriyen Türk Lirası'ndaki sıkıntılar ise piyasalardaki kronik sorunların yanı sıra bazı akut problemler.
Merkez Bankası Başkan Yardımcısı'nın görevden alınması uluslararası fonlarda güvensizliği körüklüyor. Hükümetin uzun süre boyunca Merkez Bankası'yla faiz nedeniyle kavga etmesi ve MB başkanlarını faiz indirimi amacıyla sürekli görevden alması nedeniyle asıl neden bu olmasa dahi, Merkez Bankası'ndaki görev değişimleri uluslararası para fonları tarafından nedenleri araştırılmaksızın faiz indirme bahanesi olarak görülüyor.
Hükümetin piyasalarda yarattığı güvensizlik, aynı siyasi irade tarafından aşılamaz bir hale geldiği için Türkiye kronik bir güven sorunu yaşıyor.
Akut olarak ise CHP'nin erken seçim çağrılarını sıklaştırması ve bu çağrının sosyal medya üzerinden halkta karşılık bulması, Sedat Peker'in iddiaları ve bu iddiaların siyasetin geleceğini nasıl yönlendireceğinin belirsiz oluşu liradan kaçışı körüklüyor.
14 Haziran'daki NATO zirvesinde gerçekleştirilmesi planlanan Biden-Erdoğan arasındaki ilk yüz yüze görüşmenin yaklaşması ve Biden yönetimindeki ABD ile Erdoğan yönetimi arasındaki ilişkilerin kötü oluşu, ayrıca S-400'ler ve Suriye'deki anlaşmazlıkların ek CAATSA yaptırımlarını devreye sokması ihtimali liraya olan güveni iyiden iyiye zedeliyor.
İkili ilişkilerde uzlaşma olması piyasaların satın aldığı bir ihtimal. Ancak bu uzlaşma olmaz ve Biden-Erdoğan görüşmesi yeni yaptırımları doğurursa piyasaların erken seçim ihtimalini satın alarak hareket etmesi bekleniyor.