Ermenistan'ın Karabağ Savaşı'ndaki İnsan Hakları İhlalleri, TBMM'de Rapor Hâline Getirildi

Azerbaycan'ın öz topraklarında işgalci Ermenistan'ın yarattığı çatışma ve savaş sürecinde ortaya çıkan hak ihlallerini incelemek ve böylelikle farkındalık oluşturarak uluslararası toplumun girişimde bulunmasını sağlamak için hazırlanan rapor, alt komisyonda kabul edildi.

DIşişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Meclisteki komisyon toplantısında yaptığı konuşmada, İkinci Karabağ Savaşı (Vatan Muharebesi) sürecinde can kayıplarını ve okul, kreş, hastane, tarihî ve kültürel değerlere saldırılar sebebiyle ortaya çıkan hak ihlallerini gözlemlediklerini; bu esnada insan haklarına ilişkin uluslararası kurum ve kuruluşlar, Cenevre Sözleşmeleri'ne taraf olan ülke ve devletler ve Minsk Grubu'nun yaşanan ihlallere karşı bir girişimde bulunmadığının görüldüğünü söyledi.

Azerbaycan'ın öz topraklarında işgalci Ermenistan'ın yarattığı çatışma ve savaş sürecinde ortaya çıkan hak ihlallerini incelemek ve böylelikle farkındalık oluşturarak uluslararası toplumun girişimde bulunmasını sağlamak için TBMM'de bir komisyonun kurulduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, komisyonun aynı zamanda Türkiye'de yaşayan Ermeni kökenli vatandaşların, bu süreçte ortaya çıkabilecek mağduriyetlerini ve alınabilecek tedbirleri kapsayacak şekilde çalışmalarına başladığını bildirdi.

Çavuşoğlu, çatışmalar devam ettiği sırada komisyon üyeleriyle Azerbaycan'a gidip Bakü, Gence, Terter ve Berde'de incelemeler yaptıklarını; sivil yerleşim bölgelerine yönelik Ermenistan ordusunun saldırılarında şehit düşen 94 Azerbaycan Türkü'nün yakınlarıyla görüşüp onlardan ıslak imzalı tutanaklar aldıklarını belirtti. Çavuşoğlu, ayrıca, saldırılarda yaralananlarla da görüştüklerini; Ermeni saldırılarında 3 bin 326 evin harap olduğunu, 120 apartman ve 504 kamu binasının kullanılmaz hâle geldiğini aktardı.

Azerbaycan'ın eylemlerinin yasal bir savunma eylemi olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Ermenistan'ın Karabağ'daki çatışmalarda ön plana çıkan eylemlerinin sivillere ve sivil yerleşim yerlerine gerçekleştirdiği saldırılar olduğu görülmektedir. Bu eylemlerin birer savaş suçu olduğu da muhakkaktır" diye konuştu.

"İnsanlığa karşı suç olarak değerlendirilmesi mümkün"

Bu tür saldırıların niteliğinin, savaş suçu olmaktan çıkıp insanlığa karşı suç olarak değerlendirilmesinin de mümkün olduğunu işaret eden Çavuşoğlu, "Burada önemli olan Ermenistan'ın gerçekleştirdiği saldırıları yaygın veya sistematik bir saldırının parçası olarak planlayıp planlamadığı, bu da yapılacak araştırmalar neticesinde ortaya çıkacaktır" ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, Ermenistan'ın sivil ölümlerine yol açacak şekilde hayatî öneme sahip altyapı unsurlarını, ayrım gözetmeksizin ve sistematik olarak hedef alan; askerî gereklilik olmadan, yasa dışı ve keyfî olarak mülkiyetin yaygın yok edilmesi niteliğindeki eylemlerinin de suç oluşturduğunu söyledi.

Hazırlanan raporun çok sayıda dile çevrilerek ilgili parlamenter kurumlar aracılığıyla diğer ülkelerin dikkatini çekeceklerini dile getiren Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletlerin 4 ayrı kararına rağmen bölgede işgalci konumdaki Ermenistan'ın hiçbir şekilde geri adım atmadığını, hatta Ermeni yetkililerin başka ideallere sahip olduklarını belirtti.

Savaşın bütün şiddetiyle devam ederken uluslararası toplumun "duymadım, görmedim, bilmiyorum" mantığıyla hareket ettiğini belirten Çavuşoğlu, "Uluslararası toplum, herhangi bir şekilde harekete geçme cihetini göstermedi. Bu anlamda raporumuz, bir çifte standardın da altını çiziyor" dedi.

Görüşmelerin ardından söz konusu rapor, alt komisyonda oylanarak kabul edildi.