Fatih Altaylı'dan Nagehan Alçı'ya Cevap: Beyoğlu'nda Yürürken Duyacağınız Tek Yabancı Lisan Arapça

TAKİP ET

Fatih Altaylı, kendisini Beyoğlu'nu bilmemekle itham eden İstanbul'un Arapların sessiz işgali altında alındığına yönelik yazısını yalanlayan Nagehan Alçı'ya cevap verdi.

1 Nisan'da sayıları milyonlarca olan Suriyelilerin Türkiye'nin demografik yapısında yarattığı tahribata ilişkin bir yazı kaleme alan Fatih Altaylı, İstanbul'un durumuna ilişkin değerlendirmelerini aktarmış ve TRT'nin dahi İstanbul için "Küçük Suriye" ifadesini kullandığını hatırlatarak Talimhane, Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi'nin içler acısı durumunu anlatmıştı.

MS 2022 İstanbul: 'Gece Olunca Türkçe Artık Geçerli Bir Lisan Değil'


Bu yazıda yer alan ifadeleri yalanlayan bir yazı kaleme alan Nagehan Alçı, "Beyoğlu, geceleri Taksim Meydanı'nda çekirdek kabuğu denizlerinin oluştuğu, arka sokaklarına Suriyeli çetelerin hakim olduğu bir yer haline gelmiş de her gün ve gece o sokakları gezen benim mi bundan haberim yok?" diye sormuş ve "Sevgili Altaylı buraları bir ‘Arap Diyarı’ gibi resmetmiş. Öyle bile olsa bunu olumsuz bir ima ile ifade etmeye karşıyım öte yandan öyle değil, bu tasvir gerçeği yansıtmıyor" ifadelerini kullanmıştı.

"Ben her gün dolaştığım Beyoğlu’nun sokaklarında Altaylı’nın bahsettiği Suriyeli çetelere hiç rastlamadım ama Suriyelilerin açtığı nefis falafel, humus, tabule yapan restoran ve büfeleri biliyorum" diyen Alçı, "Onların yanı sıra artık gerçek Hint restoranları var, Pakistan restoranları, Vietnam restoranları da var Beyoğlu’nda. Hem de son derece mütevazi ve iyi restoranlar bunlar" ifadelerine yer vermişti. 

Nagehan Alçı, Fatih Altaylı'nın 'Sessiz İşgal' Uyarısına İtiraz Etti: Suriyelilerin Yemeklerini Övmelere Doyamadı

Fatih Altaylı'dan Sert Cevap 

1973'den bu yana Beyoğlu'da büyüdüğünü ve "büyüme" Beyoğlulu olduğunu belirten Fatih Altaylı, "mektep, ikamet ve iş" hayatının yani tüm ömrünün Beyoğlu'nda geçtiğini söyledi.

"Ama bugünleri de göreceğim varmış. Beyoğlu’nu bilmemekle, hatta daha da ötesi 'yalancılıkla' suçlanmışım" diyerek Nagehan Alçı'nın kendisine yönelik yazısını hatırlatan Altaylı, "Nagehan Alçı Hanım, Beyoğlu gerçeklerini çarpıttığımı, benim anlattığım gibi bir Beyoğlu olmadığını, bir Suriyelileşmenin göze çarpmadığını, tam aksine 10 yıl öncesinden çok daha iyi, çok kültürlü, kozmopolit bir yer olduğunu anlatmış Beyoğlu’nun. Ona kim, hangi Beyoğlu’nu gösterdi bilmiyorum. Ama söylediklerinin hiç ama hiç doğru olmadığını, bu yanlışlığın cehaletten mi, yoksa böyle söylemesi gerekliliğinden mi kaynaklandığını bilmiyorum" dedi.

Alçı'nın iddiasının aksine bundan 10 yıl önce Beyoğlu'nun çok daha kozmopolit olduğunu belirten Altaylı bir dizi örnek vererek "İstiklal Caddesi’nde yürüdüğünüz zaman, dünyanın tüm dillerini duyabiliyordunuz" görüşünü savundu. Rus Konsolosluğunun karşısında Avustralyalı birinin açtığı bir bar olduğunu belirten Altaylı, çoğunlukla yabancıların ilgi gösterdiği Soho House'un müşterilerine ilişkin "Londra ya da New York Soho House’da gördüğünüz kişilerle, İstanbul Soho House’da da karşılaşabiliyordunuz" dedi. 

İstanbul Eskiden Daha Kozmopolitti

"İstanbul’un ilk fusion lokantası diyebileceğimiz Changa da Beyoğlu’ndaydı, Kevin Spacey’le oturup yemek yediğimiz, Michelin alacak ilk Türk şef denilen Murat Bozok’un Mimolette’i de. Filistinli bir gencin açtığı küçük Felafelci’nin yanında Hint, onun çaprazında ise nasılsa hala direnen Japon lokantası da vardı" diyen Altaylı, bugün bunların hiçbirinin bulunmadığını belirterek "Her taraf Alçı’nın da söylediği gibi Arap mutfağı lokantaları ile dolu. Bunları açanlar, Finli, buralarda yemek yiyenler Çinli değilse ortada bir kozmopolit durum yok. Beyoğlu’nda yürürken duyacağınız tek yabancı lisan Arapça" ifadelerini kullandı.

"Galata’ya inerseniz birkaç Batılı turiste rastlamanız mümkün. Pazar günleri ise bir Afrikalı yoğunluğu var. Ama Nagehan Alçı’ya göre her şey normal, korkmamıza gerek yok, Suriyeliler ve dahi Afganlar hepsi gelebilir. Alçı’ya göre ben abartıyorum, biz abartıyoruz. Biz yalan söylüyoruz, o doğru" diyen Altaylı, şöyle devam etti:

Alçı'ya FETÖ Eleştirisi

"Fakat ilginçtir. Aynı hanımefendi, bundan birkaç sene öncesine kadar bizim 'Bunların amacı başka, bunlar tehlikeli, inanç özgürlüğü başka devlette örgütlenmek, yapılanmak başka' diyerek tehlikeye dikkat çektiğimiz zamanlarda Fetullah Gülen ve Cemaatine övgüler düzüyor, bizi yalan söylemekle, bizi abartmakla suçluyorlardı.

Yani tehlikeyi öngörmekte kimin daha yetkin, kimin ise sınıfta kaldığı malum. Bu yüzden yarın öbür gün herkesten çok Suriyeli ve göçmen düşmanı olurlarsa hiç şaşırmayın. Ne de olsa 'aldatılanların' güçlü olduğu bir ülke burası.

Merak Etmesin, Boşnak Lokantası Değil

Bu arada beni yemeğe de davet etmiş Nagehan Hanım. Böyle bir daveti geri çevirmek çok ayıba girer. Odakule’nin hemen yanında, Kallavi sokakta, hala felafelci olmadıysa Fıccın diye şahane bir Lokanta vardır. Oraya gideriz. Merak etmesin, Boşnak Lokantası değil, Çerkes lokantasıdır.

NOT: Monopolit, çok toplumluluk anlamına gelen cosmopolit’e karşı benim uydurduğum bir kavram."

Fatih Altaylı'nın yazısının tamamını okumak için tıklayınız.

fatih altaylı nagehan akçı nagehan alçı cevap sert beyoğlu yürürken duyacağınız tek yabancı lisan arapça