Hakan Atilla İstifasının Perde Arkasına Dair Bazı İddialar Gündeme Geldi
Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürlüğü görevinden istifa eden Hakan Atilla'nın istifasının perde arkası gündemi meşgul ediyor.
Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürlüğü görevinden istifa eden Hakan Atilla'nın neden istifa ettiğine dair iddialar gündemi meşgul ediyor. Geçtiğimiz Cuma günü 1 aylık izne ayrılan Atilla'nın, görevi bırakacağı yönünde iddialar gündeme gelmiş ancak Atilla, yaptığı açıklamada "İzne ayrıldım izin kararı şahsıma ait dava veya başka konularla alakası yok. İddialara cevap vermek anlamlı değil o yönde bir karar alırsam borsa resmî bilgilendirme yapar elbette" şeklinde bir açıklama yapmıştı. Bu açıklamadan 3 gün sonra, bugün, Hakan Atilla'nın Borsa İstanbul Genel Müdürlüğü görevinden istifa ettiği bildirildi.
Anadolu Ajansı, Atilla'nın istifa haberini "Borsa İstanbul AŞ Genel Müdürü Hakan Atilla kendi isteğiyle Genel Müdürlük görevinden istifa etti" şeklinde aktardı. Sosyal medya kullanıcıları, AA'ya "İstifa kişinin kendi isteğiyle olur. Kendi isteğiyle şeklinde ayrıca belirterek neyi ima ediyorsunuz" şeklinde eleştirilerde bulundu.
Hakan Atilla ve Berat Albayrak İlişkisi
Hakan Atilla'nın Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürlüğü görevinden istifa etmesinin ardından gündeme gelen bir iddia, Berat Albayrak ile yakın bir ilişkisi olduğu için istifa ettiği yönünde oluştu.
Eski Halkbank yöneticisi Hakan Atilla, ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını delmekle suçlandığı dava neticesinde 27 Mart 2017'de New York'ta gözaltına alınmıştı. Sarraf hakkındaki suçlamaları kabul edip işbirliğine giden Atilla, davanın tek sanığı olmuş ve 32 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. "ABD Hazine Bakanlığı'nı dolandırmak için kumpas kurma, Uluslararası Acil Ekonomik Güç Yasası'nı delmek için kumpas kurma, bankacılık sisteminde sahtekarlık yapma, bankacılık sisteminde sahtekarlık yapmak için kumpas kurma, kara para aklamak için kumpas kurma" ithamlarından suçlu bulunan Atilla, dava sürecinde yalnızca "kara para aklama" suçundan aklanabilmişti.
Erdoğan ise konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Hakan Atilla suçsuzdur. Hakan Atilla'yı suçlu ilan etmek, Türkiye'yi suçlu ilan etmek anlamına gelir" şeklinde konuşmuştu.
Atilla, ABD'deki iki yılı aşan tutukluluğunun ardından Temmuz 2019 yılında tahliye edilerek İstanbul'a gelmiş ve Atilla'yı havalimanında o dönemki Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak karşılamıştı. Albayrak ve Atilla'nın yakın bir ilişkisi bulunduğu yönündeki iddialar da burada gündeme gelmişti.
Bu karşılamadan yaklaşık 3 ay sonra, 21 Ekim 2019 tarihinde Hakan Atilla, Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürü olarak atanmıştı. Bu atamayı, Berat Albayrak'ın yaptırdığı iddia edilmişti.
Berat Albayrak'ın Hazine ve Maliye Bakanlığı görevinden "affını istemesinin" ardından Hakan Atilla'nın da Albayrak'tan sonra yöneticilik görevlerini bırakanlar kervanına katılması Atilla'nın Berat Albayrak'tan sonra üzerinde oluşan baskıdan ötürü istifa ettiği iddialarını gündeme getirdi. Erdoğan'ın, kuruma Yönetim Kurulu Başkanı olarak atadığı Erişah Arıcan ile Hakan Atilla'nın anlaşmazlık yaşadığı da konuşuluyordu.
Atilla'nın İstifasının ABD'ye Bir Jest Olduğu İddia Edildi
Hakan Atilla'nın istifasının arkasındaki bir diğer iddia ise bu istifanın ABD ve yeni yönetime bir 'jest' olduğu yönünde. İngiliz Financial Times Gazetesi, Atilla izne ayrıldığı sırada Mayıs ayında New York'ta görülecek Halkbank davası öncesi Atilla'nın görevden ayrılması için "Türkiye'nin ABD'ye bir jesti olabileceği" yorumunu yapmıştı. Gazete, İran'a yönelik yaptırımları deldiği iddiasıyla ABD'de 28 ay hapis yatan Atilla'nın bu kararının arkasında ABD-Türkiye ilişkilerini iyileştirmek olduğunu iddia etmişti.
Bir diğer kulis iddiası ise Biden’ın başkan seçilmesi ile birlikte Avrupa Birliği ve ABD’de Atilla’nın ekonomi yönetiminde önemli bir kurumun başında olmasının rahatsızlık yarattığı. Ankara'nın oluşan bu olumsuz havayı dağıtmak için Atilla’nın görevine son verilebileceğinin konuşulması ise Atilla’yı harekete geçirdi. Hakan Atilla, Ankara’da ismi verilmeyen bir yetkiliye istifayı düşündüğünü ifade etti. Söz konusu yetkilinin, istifanın tek taraflı bir karar olduğunu söylemesi üzerine Atilla’nın geri adım attığı ancak bu kez de istifasının istenmesi üzerine istifaya kadar izne ayrılma kararı verdiği iddia edildi.
ABD'de Mart ayında görülmesi gereken davanın 3 Mayıs 2021 tarihine ertelenmesi sonucu ABD'yi rahatsız edecek tutumlardan Ankara'nın uzaklaştığı iddia edildi. AKP hükumetinin, 2017-2019 yılları arasında bu davaya karşı ABD'deki lobicilik faaliyetleri için 5 milyon dolardan fazla harcama yaptığı da iddia edilirken New York mahkemesinin, söz konusu davada "Halkbank aracılıyla ABD'nin İran yaptırımlarının delinmesi" sürecine "Erdoğan hükümetinin talimatıyla yardımcı olunup olunmadığını" konusunu açıklığa kavuşturmak istediği söyleniyor.
New York mahkemesinin kanıtlarının çok ağır olduğu, Halkbank'ın 20 milyar dolarlık bir ceza alabileceği ve bu davadan olumsuz bir sonuç çıkması durumunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uluslararası prestijinin de büyük oranda zarar göreceği belirtiliyor.
Tüm bunlardan ötürü, Atilla'nın görevden ayrılmasının ABD ve Biden yönetimine 'şirin gözükme' adımı olduğu sıkça dillendiriliyor.