İran'da Başörtüsü Takmayan 3 Kadın Oyuncuya Faşist Molla Rejiminin Hakimleri Sözde 'Akıl Hastalığı' Teşhisi Koydu

İran'da hakimler, başörtüsü takmayı reddettikleri için üç ünlü İranlı aktrise sözde "akıl hastalığı" teşhisi koydu.

Geçen günlerde faşist molla rejiminin katı  tesettür kurallarına karşı gelerek toplumun karşısına çıkan Azadeh Samadi, Leila Bolukat ve Afsaneh Bayegan'a ceza verildi.

Bir film töreninde başörtüsü yerine şapka takan deneyimli oyuncu Bayegan'a 19 Temmuz'da iki yıl hapis cezasının yanı sıra seyahat ve internet kullanma yasağı verildi.

Faşist molla rejimin yargıçları ayrıca Bayegan'ın "aile karşıtı kişilik bozukluğu" olarak tanımlanan ve hiçbir Batılı tıp kurumu tarafından tanınmayan bir durum için zorunlu psikolojik tedavi görmesine karar verdi.

44 yaşındaki Samadi'ye de benzer bir tıbbi karar verildi.

İran medyasında yayınlanan haberlere göre, Tahran Ceza Mahkemesi 18 Temmuz'da Samadi'nin "anti-sosyal hastalık" tedavisi için iki haftada bir psikiyatri merkezlerine gitmesine karar verdi.

Samadi bir cenaze töreninde başörtüsü yerine şapka taktığı için gözaltına alınmıştı. Hapis cezası almamasına rağmen altı ay boyunca telefonuna erişimi engellendi ve tüm sosyal medya hesapları kapatıldı.

Daha önce altı ay hapis cezasına çarptırılan ve iki yıl boyunca mesleki faaliyetlerden men edilen 42 yaşındaki Bolukat'a da sözde hakimler tarafından sözde akıl hastalığı teşhisi konuldu.

Haber kaynağının bildirdiğine göre Bolukat'a verilen ceza, sosyal medyada başörtüsüz fotoğraflarını paylaşmasının ardından geldi.

İran'ın katı başörtüsü yasaları, geçen Eylül ayında 22 yaşındaki Mahsa Amini'nin ölümüyle başlayan ve geçtiğimiz yıl boyunca devam eden büyük protestolara neden olmuştu.

İran'ın önde gelen psikiyatri kurumları bu son hamleye karşı çıktı ve dört psikiyatri kurulunun başkanları İran yargı başkanına yazdıkları açık mektupla eleştirilerini kamuoyuna duyurdu.

Haber kaynağına göre psikiyatri kurumları açıklamada "Ruhsal bozuklukların teşhisi bir yargıcın değil, bir psikiyatristin yetkisi dahilindedir, tıpkı diğer hastalıkların teşhisinin yargıçların değil doktorların yetkisinde olduğu gibi." dedi.

Teşhisleri "bilim dışı ve tuhaf" olarak nitelendiren açık mektup, yetkililerden üç kadına verilen cezaları değiştirmelerini talep etti.