İYİ Parti, 'Göç Doktrini ve Stratejik Eylem Planı'nı Açıkladı: 'Kararlı ve Planlı Geri Dönüşe Az Kaldı'
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Göç Doktrini ve Stratejik Eylem Planı'nın tanıtım toplantısında konuştu.
Partisinin "Göç Doktrini ve Stratejik Eylem Planı" tanıtım toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, özetle şu ifadeleri kullandı:
*Ülkemizde en düşük rakamlara dayalı, iyimser tahminle 3 milyon 654 bin 257 Suriyeli sığınmacı, 650 bin civarındaki diğer ülke uyruklu sığınmacı ve müracaatçı, tahmini 3 milyon 500 bin kaçak dahil Türkiye'de yaşamaya devam eden en az 8 milyon sığınmacı ve kaçak göçmen bulunuyor.
*2021 Eylül ayından beri Türkiye'ye kaçak giriş yapan Afgan kökenli göçmenler ise haklarında hiçbir veri bulunmadığı için bu hesaplamaya dahil değil. Yine de bu sayı BM'nin tanıdığı 193 ülkenin 91'inin nüfusundan daha fazla.
*AKP ve Erdoğan sayesinde, asla bunu unutturmamak gerekiyor, göçmenlere, kaçaklara, sığınmacılara kızabiliriz ama o öfkenin odaklanacağı yer Erdoğan ve AKP iktidarıdır. Bu öfke eğer sadece bu yabancılara odaklanırsa tam da iktidarın beceriksizliklerini, hatta taammüden bilerek yaptıkları kötülükleri unutturmuş, perdelemiş olur. Ve aziz Türk milleti çırak çıkmış olur.
"Bu Hesap Sandıkta Sorulmalıdır"
*Bu hesap sorulmalıdır. Bu hesap ülkemizi bir hendek haline getiren Erdoğan ve iktidarından sandıkta, demokrasiyle sorulmalıdır. Hürriyetsizlikten nefes alamayan gençlerimiz, istibdattan inim inim inleyen insanlarımızın, yokluktan ağlayan annelerimizin, haksızlığa uğramış gençlerimizin, 58 puanla AKP'den ayısı-dayısı olduğu için atanırken kendisi 92 puanla atanamayan gençlerimizin haklarının hesabı sorulmalıdır. Bu kaçak göçmenler üzerinden Tayyip Erdoğan ve iktidarının suçları perdelenirse bu ülkeye en büyük ihanet yapılmış olur.*Onun için bu tanıtım toplantısı çok önemlidir. Ve iş başına geldiğimizde, yapacağımız, kararlılığımızı ortaya koyduğumuz bir yol haritasıdır bu. Seçmen bizi iktidar ettiğinde bu planı milimiyle yerine getireceğiz.
Türkiye Avrupa'nın Hendeği Oldu
*Türkiye bir hendek olmuştur. Türkiye'yi bu hendek haline, göçmen havuzu haline, Avrupalıların çöplüğü haline getiren bu anlayışı perdelerse bu ülkeye en büyük ihaneti yapmış oluruz. AKP sayesinde maalesef topraklarımız bir göçmen deposuna dönüşmüştür. AKP ve Erdoğan sayesinde!*Türkiye'nin yönetimini devralmaya hazır bir siyasi partinin sorumluluğuyla hareket ediyoruz. Nitekim ben Erdoğan'a çağrı yaptım: Erdoğan, sinirini, enaniyetini yenemiyorsan, rasyonel olamıyorsan, ben Suriye'ye gidip Esad ile görüşerek bu sorunu çözmeye hazırım.
İçişleri Bakanlığı Dönemini Hatırlattı
*İçişleri Bakanlığım döneminde bana yapılan brifinglerde Avrupa ülkelerinin Türkiye'ye göçmen gönderme taleplerine kapılmamam, AB'ye giriş için bile olsa bunları reddetmem için bürokratlarımız tavsiyelerde bulundular. Ancak AKP ile bu devlet aklı terk edildi.*Artık sığınmacılar için kaynak ülke Suriye, hendek ülke Türkiye, hedef de Avrupa ülkeleri olmuş durumda. İYİ Parti olarak AKP'nin göç politikalarının ortaya çıkardığı sorunların çözümü için Cumhuriyet'in 100. yılında huzurlu ve güvenli bir Türkiye için hazırladığımız ilk adımları açıklıyoruz. Çalıştaylarımızda 3 aşamalı bir plan oluşturmuştuk.
"Biz Bunu 3 Yıl Olarak Ön Görüyoruz"
*Bugün burada, çalışmalarımızın sonucu olan Göç Doktrinimiz ve Eylem Planımızın ayrıntılarını paylaşıyoruz. Memleketimize hayırlı olsun. Bu vesileyle Güvenlik Politikaları Başkanımız Tolga Akalın Bey ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum. İYİ Parti iktidarında Suriyeli ve diğer uyruklu sığınmacılar ve kaçak göçmenler sorununun çözümü için uygulayacağımız stratejinin temelinde insani değerlere ve uluslararası hukuka uygun olarak, bölge ülkeleri ve kaynak ve hedef ülkelerle yardımlaşma içinde tehdidin büyümesini önlemek, işlemleri hızlandırmak ve geçici korumalı altındaki Suriyeli sığınmacıların her hal ve şartta ve mümkün olan en makul sürede -biz bunu 3 yıl olarak ön görüyoruz- ülkelerine dönmesini sağlamak hedefimiz yer alıyor."İktidarımızın 3. Yılının Sonunda Tüm Suriyelileri Memleketlerine Kavuşturmuş Olacağız"
*Yani 1 Eylül 2026'da, iktidarımızın 3. yılının sonunda tüm Suriyeli sığınmacıları memleketlerine kavuşturmuş olacağız. Nitekim bu stratejik perspektif doğrultusunda ülkemizin demografik yapısını ve Türk milli kimliğin koruma anlayışıyla Milli Göç Doktrinimizi oluşturduk ve iktidara gelişimizle atacağımız adımları belirledik. İktidarımızın ilk gününde, ayında ve yılında alacağımız tedbirler hazır...İYİ Parti Milli Güvenlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Tolga Akalın, kürsüye gelerek Göç Doktrini ve Stratejik Eylem Planı'nı açıklamaya başladı. Akalın özetle şu ifadeleri kullandı:
Tolga Akalın: Sorunun Büyüklüğü, Mensubu Olduğumuz Milletin Büyüklüğüne Paralel Usullerle Çözülecektir
*Cumhuriyet tarihinin ve Türk tarihinin son yüzyıldaki en ağır stratejik tehdidiyle karşı karşıyayız. Ve bu tehdidi nasıl ortadan kaldıracağımızı da Cumhuriyet'in banisinin ilkelerini benimsemiş ve onları 21. yüzyılda geliştirecek olan iyiler hareketi olarak temel ölçülerimizi anlatmak üzere buradayız. Muhatap olduğumuz sorunun büyüklüğü, mensubu olduğumuz milletin büyüklüğüne paralel usul ve kaidelerle çözülecektir.*Biz dünya tarihinde, tarih yapıcı bir milletin evlatlarıyız. Bizim olduğumuz yerde usulün adı çapulculuk olmaz. Bizim olduğumuz yerde usulün adı nizam olur. Dünyaya nizam verme hedefi olan bir siyasal hareketin temsilcileri olarak da Türkiye'nin geleceğindeki en önemli sorunların çözümünde bu temel ölçüleri yitirmeden hareket edeceğiz.
*AKP, 2021 yılında Suriye Ulusal Konseyi'nin İstanbul'da, Özgür Suriye Ordusu'nun ise Hatay'da kurulmasına müsaade etmiştir.
Esad rejimi 2012 yılında ülkenin kuzeyinden kısmi olarak geri çekildi. Afrin, Ayn el-Arab ve Cezire'yi YPG'ye bırakmıştır. Bu süreçte 3 sonuç olutşu:
Türkiye'ye yönelik kitlesel göçün artması.
Türkiye'de sınır güvenliğinin zaafiyete uğraması ile terör eylemlerinin artması.
IŞİD'in kurulması ve YPG'nin Suriye'nin kuzeyinde otonom bölge ilan etmesi.
*Zorlayıcı göç oluşturuldu. PKK/PYD tarafından Suriye'nin kuzeyinde stratejik göç mühendisliği yapılarak Türkiye hedef alındı.
*İlk aşamada Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve sığınmacıların geri dönüşü hususunda müzakere ve iş birliği sürecini başlatacağız. AB'yi de sürece destek vermeye çağıracağız ve sığınmacıların ülkelerine dönüşünü sağlayacağız. Tüm girişimlerimize rağmen Türkiye-Suriye sınırındaki müzakere ve iş birliği süreci işletilemiyorsa ikinci aşamaya geçeceğiz.
*Bu aşamada Türkiye Cumhuriyeti olarak resen güvenli bölgeyi genişleteceğiz ve her hal ve şartta sığınmacıların ülkelerine dönüşünü sağlayacağız. Suriye devletiyle çözüm elbette her birimizin canı gönülden istediği bir çözüm. Ama burada karşılıklı bir mutabakata ihtiyaç var.
Suriye İle Anlaşılamazsa Ne Yapılacak?
*O mutabakat oluşmazsa ne yapacağınızı planlamalısınız. Savaştan önce Suriye'de 21 milyon 400 bin insan vardı. Bunların 7 milyon 650 bini sığınmacı oldu. Avrupa'daki 1,5 milyon buna dahil değil. Suriye'de şu an 17-19 milyon insan yaşıyor ve sadece 11 milyonu Esad'ın kontrol alanında. Yani Türkiye'de çözüm olarak 'Ben Esad ile anlaşacağım' mükemmel bir çözüm. Ama anlaşamama ihtimalini düşünmek zorundayız. İşi orada bırakamazsınız. Gerçek bir planınız varsa, ikinci aşamaya geçmeyi hesap etmelisiniz. Aksi halde kim planım var diyorsa doğru söylemiyordur, sadece bir temennisi vardır.*Hudut namustur esasını benimseyip açık kapı politikasını terk edeceğiz.
*Sığınmacılara tanınan tüm ayrıcalıkları iptal edeceğiz.
Geri İtme Politikasına Geçilecek
*Sınır hatlarındaki tüm göç hareketlerine karşı geri itme politikası uygulayacağız.*Tüm kaçak göçmenleri geri gönderme merkezlerinde toplayıp peyderpey sınırdışı edeceğiz. Sığınmacıların il, ilçe ve mahalle bazında yüzde 10 kotasını sıkı şekilde uygulayacağız.
*Özellikle kadınların sosyal hayatını kısıtlayacak, taciz edecek şekilde görüntü kaydeden ve sosyal medyada Türk örf, adetlerine uygun olmayan, Türk milletine hakaret içerikli kayıt başlayan tüm yabancıları sınır dışı edeceğiz.
*Kaçak göçmenlerin tüm kamusal alanlarda rahatsızlık vermemeleri için valiliklere ve belediyelere talimat vereceğiz.
Göçmenlere Dini Eğitim Veren Tüm Yapılar Kapatılacak
*Diyanet dışında sığınmacılara ve kaçak göçmenlere dini eğitim veren tüm yapıları kapatacağız.*Hudut güvenliği tam olarak sağlanacak. Hudut güvenliğinin noksanlarından dolayı oluşan tüm açıkları kapatmak için sınır içi devriyeleri doruğa çıkaracağız. Personeli yeniden eğitime tabi tutacağız.
*Kısa süreli vize muafiyeti, temelsiz turist vizesi uygulamalarını istismar eden ülkeler için bu uygulamaları kaldıracağız. Bu devletlerle yapılan anlaşmaları iptal edeceğiz. Bu nedenle Türkiye, Afrika'nın hedef ülkesi haline geldi. Bunu ortadan kaldıracağız.
*Suriyeli sığınmacılara 1 yıl süreli ikamet ve çalışma izni vereceğiz. 1 yıl sonunda ülkelerine dönüş sürecine dahil edeceğiz. 1 yılın sonunda duyuruya rağmen çalışma izin almadan çalıştığı saptanan Suriyelileri sınırdışı edeceğiz.
"Çocuk Yapmayı Teşvik Eden Fonları Yeniden Düzenleyeceğiz"
*AB fon kaynaklı sosyal uyum yardım paketinin esaslarını yeniden düzenleyeceğiz. 4 çocuklulara para veriyorlar. Çocuk yapmayı teşvik ediyorlar yani.*Okula gitmeyen sığınmacıları süratle okullaştıracağız. Bunların kendi etnik-dini cemaatlerinde eğitilerek ayrıksı bir bilinçle yetiştirilmelerini engelleyeceğiz.
*Türk vatandaşlarının tercih etmediği, başta hayvancılık olmak üzere öncelikle Türk kültürüne yakın olan yabancılara ikamet ve çalışma izni vereceğiz. Bunun altyapısı önce vatandaşlarımızı hedef alacak. Yine yeterli olmazsa, Türk kültürüne müzahir olanlardan başlamak üzere çalışma izni vereceğiz. Milletin ihtiyaçlarını da çözen, Türk'ü merkeze koyan bir yöntem izleyeceğiz.
Hudut Güvenliği
*Suriye, Irak ve İran hududunu duvarlar, elektro optik kuleler, aydınlatma sistemleri, gece görüş kameraları, İHA'lar ve entegre güvenlik sistemleriyle tahkim edeceğiz.*Belli illerde 10'ar bin kişilik 20 geri gönderme merkezi kuracağız.
*Afgan göçü karşısında ABD ile yapıldığı anlaşılan muvakkat anlaşmayı gözden geçireceğiz ve bu kaçakların sınır dışı işlemlerini hızlandıracağız.
*Sığınmacı künye kayıt sistemi oluşturacağız. Bunların ne olduğunu bilmiyoruz! Ne uyruğu, ne geldiği yer, ne aidiyetleri... Bu kayıtları tutacağız.
*Suriyelilerin Türkiye ve Suriye'deki kayıtlarını yenileyeceğiz. Suriyeli ailelerin geri dönüşlerindeki öncelik durumlarını belirlemek amacıyla okul durumu, çalışma durumu ve Suriye'deki evlerinin durumu açısından gruplara ayıracağız. Geri gönderme hazırlığı için...
Fonlar Sıkı Bir Denetime Alınacak
*Kamu kurumlarıyla yerli ve yabancı STK'ların yardım faaliyetlerini bir merkezin denetimine bağlayacağız. Kontrolde yetersiz kalınan yabancı STK'larla ilgili kapsamlı ve özel bir kanun çıkaracağız. AB ve diğer dış kaynaklı fonların amacına uygun kullanılmasını sağlayacağız. Fon kullanımını paydaşlarla birlikte yerindelik denetimine tabi tutacağız. Ciddi usulsüzlükler ve başka amaçlar var.*Sığınmacı örgütlenmeleriyle STK'ların ilişkilerini istihbarat denetiminden geçireceğiz.
*Suriyelilerin dönüşünün finansmanı için AB'yi iş birliğine davet edeceğiz. AB buna destek vermez ve iş birliğine yanaşmazsa Türkiye olarak geri kabul anlaşmasından çekileceğiz. Öncelik sırasına göre ve asıl geldikleri noktayı esas alarak Suriyeliler geri gönderilecek.
*Birinci öncelik, burada çocuğu eğitim görmeyen, çalışmayan ve Suriye'de evleri zarar görmemiş aileler. İkinci öncelik, Türkiye'de çalışan ve çocuğu eğitim gören, Suriye'de evleri zarar görmüş ve bir yıl içinde evleri onarılan aileler. Üçüncü öncelik, Suriye'de evleri zarar görmüş, başkasına verilmiş olup dezavantajlı, bakıma muhtaç aileler olacak.
Geri Göndermeler Yaz Aylarında Yapılacak
*Göndermeler 3 yılda olacak. Gönderme işlemlerini 3 yılın yaz aylarına matuf tutuyoruz. Haziran ve Eylül ayları arasında 3 kademede gönderiyoruz.Dönüşten Sonra Gözlem Heyetleri Kurulacak
*Dönüşler için BM ve AB temsilcilerinin de yer aldığı gözlem heyetleri bulunacak ve bunlar dönen sığınmacıların yoğunlukla bulundukları yerlerde konumlandırılacaklar. 5 yıl boyunca dönen sığınmacıların durumlarını takip edecek. Bunlar için gözlem noktaları kuracağız.*2026'da bu süreç bitecek. 5 yıl sonra, güvenli bölgedeki denetim 5 yıl devam ettikten sonra 2031 yılında geri çekilme sürecini başlatacağız. İYİ Parti'nin göç doktrini, sığınmacıların ve kaçakların geri dönüşünü esas almıştır.
Planı Hazırlayan Ekibi Tek Tek Saydı
*Genel Başkanımız beni Milli Güvenlik Politikaları'na atayınca bir göç komisyonu kurdu. Bu komisyon muazzam çalışmalar yaptı. Mersin Milletvekili Behiç Çelik'e, eski Devlet Bakanı ve Toplumsal Politikalar Başkanı Ayfer Yılmaz, Kurucular Kurulu Üyesi Hakan Ünser'e, Genel Başkan Danışmanı Ali Demir'e, sürecin her noktasında muazzam katkıları olan İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu'ya teşekkür ediyorum.*Çalışma ekibimizi oluşturduğumuz kahraman Türk subayı Milli Güvenlik Politikaları Başkan Yardımcısı Eyüp Şeker'e, Kurucular Kurulu Üyesi Avukat Veysel Güldoğan'a, İstanbul Teşkilat Başkan Yardımcısı Emir Abbas Gürbüz'e, Parti Meclis Danışmanı Hüseyin Evren Kavas'a, Parti Meclis Grup Danışmanı Cenk Özatıcı'ya kalbi teşekkürlerimi sunuyorum.