İYİ Parti'de Ümit Özdağ ile Birlikte Basın Toplantısı Düzenleyen İsmail Koncuk İstifa Etti

TAKİP ET

Adana Milletvekili İsmail Koncuk, TBMM'de Ümit Özdağ ile birlikte düzenlediği basın toplantısında partiden istifa ettiğini açıkladı.

2. Olağan Kurultayı ile birlikte derin bir krize giren İYİ Parti'de Adana Milletvekili İsmail Koncuk istifasını açıkladı.

TBMM'de İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Koncuk, "Bugünden itibaren İYİ Parti ile ne bir Milletvekili olarak ne de üye olarak hiçbir bağlantım kalmamıştır" ifadelerini kullandı.

Basın toplantısında bugüne dek parti içindeki eleştirilerini 'sorumlu davranarak' Genel Başkan Meral Akşener ile paylaştıklarını kaydeden Koncuk, bu girişimlerinden olumlu hiçbir sonuç alamadıklarını vurguladı. Koncuk, Akşener'in bu tavrına ilişkin "Sayın Genel Başkanın tercihinin kara liste operasyonunun faillerinden yana olmasını bizlere yönelik açık bir mesaj olarak görüyorum" ifadelerini kullandı.

Partiye dair tespitlerini maddeler halinde sıralayan Adana Milletvekili Koncuk, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bir; İYİ Parti, iyi yönetilememektedir. Adalet, şeffaflık, problem çözme iradesi yerine kendi içinde ve kendi eliyle adeta sürekli kaos yaratan bir siyasal hareket nerede görülmüştür? Kendi özeleştirisini hiç yapmadan, sürekli başkalarını suçlamak bir siyasi partinin yönetim anlayışı asla olamaz.

İki; partinin kuruluşunda görev almış, İYİ Parti'ye büyük umutlar bağlamış, onlarca il, ilçe başkanımız, parti yöneticimiz, üst kurul delegemiz ve kurucular kurulu üyemizin büyük bir bölümü ya dışlanmış ya da partiyle gönül bağını koparmak zorunda bırakılmıştır.

Üç; tamamı değilse bile birçok il ve ilçe başkanlıkları Genel Merkez'de yetkiyi elinde bulunduran dar bir kadronun yönlendirmesiyle ve baskısıyla oluşturulmuş, emre amade, sorgulamayan, sadece talimatları yerine getiren bir teşkilat yapısı oluşturulmuştur ki, bu tablo, İYİ Parti'nin kuruluş misyonu ve kamuoyuna ilan ettiği iddialarıyla taban tabana zıttır.

Dört; İYİ Parti, parti içi anti demokratik uygulamalar, ayak oyunları, dar ekipçilik anlayışına karşı kurulmuş ancak üç yılda tüm bu kavramlar yerle bir edilmiştir. Demokrasi, adalet, şeffaflık sadece kamuoyuna karşı kullanılan içi süslü kavramlar olmaktan öteye gidememiştir.

Beş; üç yılda ideolojik bir söylem birliği oluşturulamamıştır. Türk milliyetçiliği ile merkez sağ, hatta bazen ulusalcı sol söylemler arasında sıkışmış, ülkemizde yaşanılan sosyoekonomik olaylara ürkerek, kim ne der anlayışıyla yaklaşan bir kimlik bunalımı içinde, adeta rüzgarın elinde savrulan yaprak görüntüsü verilmekte, üst düzey açıklamalarda bile bir fikri birlik anlayışı görülmemektedir. Divan üyesi olarak görevlendirilen bazı kişilerin Anayasa'nın ilk 3 maddesi, Türklük tanımı, ana dilde eğitim konularındaki Türk milliyetçiliğiyle taban tabana zıt görüşleriyle, PKK ve FETÖ konusundaki açıklamaları göz önüne alındığında partinin vitrine koyduğu bu tür kişilerle nereye savrulduğu meçhuldür. Temsil noktasındaki bu zihniyet sahiplerini kabullenmek, milliyetçi-muhafazakar insanlar için mümkün değildir."

CHP ve HDP ile Anayasa Çalışması Yapıldığı İddiası

Basın toplantısına beraber çıktığı İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ'ın gündeme taşıdığı HDP ve CHP ile ortak anayasa çalışması yürütüldüğü iddialarına da değinen İsmail Koncuk, bugün adı geçen isimlerin bu iddiaları reddetmesinin gayet doğal olduğunu söyledi. Türkçe eğitim ve Türklük tanımında değişiklik noktasında sert eleştiriler getiren Koncuk, partisinin bu çalışmalardaki konumu için de şu ifadeleri kullandı:

"Bu, şu demek değildir, 'İYİ Parti bölücü bir partidir'. Hayır, asla! Ama İYİ Parti'yi yönetenlerin maalesef her kalıba girmek gibi bir arızası, bir hastalığı vardır. Esas bizim değerlendirmemiz gereken budur. İYİ Partili samimi kardeşlerimin, dava arkadaşlarımızın değerlendirmesi gereken de budur. Demek ki, iktidar olmak için her yolu mübah gören bir anlayış şu anda İYİ Parti'yi yönetiyor. Kızdığımız budur, üzüldüğümüz budur. Yani Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak için siz çok dilli eğitime, yani bir PKK talebine ve özerkliğe evet diyeceksiniz. Elbette hayır diyeceksiniz bugün. Bu yükü bugün taşıyabilmeniz mümkün değil, bunu izah etmeniz mümkün değil millete. Bizim üzüldüğümüz budur.

Şunu düşünüyorum; biz Sayın Genel Başkanı Cumhurbaşkanlığı makamında görmek istedik. Ama kendi inançlarımızla, kendi anlayışımızla, taviz vermeden... Vatanseverliğimizden, Atatürkçülüğümüzden, milliyetçiliğimizden zerre taviz vermeden o makamda olmasından şeref duyardık. Ama anladığım kadarıyla onlar, o makamları elde etmek için her kalıba girmeye dün de razıymış. Bu üzüntü vericidir. Bizi kahreden budur."

Akşener'e Sert Sözlerle Yüklendi: Bu Operasyonların Göbeğinde Siz Varsınız

"Yedinci madde; hiçbir siyasi partide genel başkana rağmen bir tasarrufun söz konusu olmayacağını bilecek kadar hayat ve siyaset tecrübemiz var. Bu sebeple her iki genel kurulda yaşanan operasyonların Sayın Meral Akşener'in bilgisi dışında yapılmasını mümkün görmüyorum. Aksi söz konusu olsaydı, yani Sayın Genel Başkanın bilgisi dışında, Teşkilat Başkanı tarafından karar verilerek bir operasyon yapılmış olsaydı sorumlular baş tacı edilmez, partiye açık zarar verenler hızla tasfiye edilirdi.

Yani bir genel başkan, 'hayır, ben çarşaf liste yapacağım' diyecek, Teşkilat Başkanı - geçenlerde açıkladı, hatta Disiplin Kurulu'na da verdim - ben, blok liste çıkardım, diyor. 3 Ağustos 2019, 4. Olağanüstü Kurultayı'nda blok liste çıkardığını bugün itiraf ediyor, o zaman inkar ediyordu. Bu suçla Disiplin Kurulu'na verilmesini istedim.

O zaman Sayın Genel Başkan'ın 'Buyrun işte tanışın, demokrasi' demesinin kürsüde bir anlamı kalmıyor. Hesabını soracaksınız! Türk milletine verdiğiniz sözü yere düşüren bir Teşkilat Başkanı ile siz, hala çalışmaya devam ediyorsanız bu operasyonların göbeğinde siz varsınız demektir."

İstifasını Bu Sözlerle Açıkladı

Koncuk, basın açıklamasını istifa bilgisine de yer vererek "Sayın Genel Başkan'ın bu yaşananların dışında olduğuna zerre inancım kalmış olsa kalır ve mücadeleye devam ederdim ancak tespitlerim, yaşadıklarımızın tamamının bizzat Sayın Genel Başkan'ın bilgisi dahilinde olduğunu göstermektedir. Ahlaki olan daha fazla kırgınlıklar oluşmadan 'herkes kendi yoluna' anlayışıyla birlikteliğimizi sonlandırmaktır. Bugünden itibaren İYİ Parti ile ne bir Milletvekili olarak ne de üye olarak hiçbir bağlantım kalmamıştır" sözleriyle noktaladı.

Kriz Nasıl Başlamıştı

Eski Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Koncuk, partinin 2. Olağan Kurultayı'ndaki Genel İdare Kurulu seçimlerinde aday olmamasına rağmen kendi ifadesiyle 'kara listeye' alınmış ve 'tasfiye' edilmişti.

Teşkilat Başkanı Koray Aydın tarafından hazırlandığı iddia edilen 'anahtar listede olsalar dahi oy verilmeyecekler listesinde' adı yer alan Koncuk, duruma sosyal medya hesabından yaptığı “İYİ Parti 2. Olağan Kongresi bugün yapıldı. Hayırlı olsun. Ben ve Ümit Özdağ, Gİ̇K adayı olmamamıza rağmen, bazı akıl ve ahlak fukaraları, bir kısım il yöneticisine sabah böyle bir liste dağıtmış. Aday olma ihtimalimiz bile birilerini ürkütmüş! Koltuk onların, adamlık bizim olsun” paylaşımıyla tepki göstermişti.

adana milletvekili 2. olağan kurultay liste krizi kara liste koray aydın ismail koncuk ümit özdağ istifa iyi parti bahadır erdem meral akşener tbmm basın toplantısı