İYİ Partili Akalın'dan Kaçak Göçmen Karşıtlığını 'Aşırı Sağcılık' Olarak Tanımlayıp Türk Milliyetçiliğini Hedef Alanlara Tepki

MİT'in 97. kuruluş yıldönümü için hazırlanan ve kutlama töreninde sunulan videodaki güvenlik riskleri arasına "aşırı sağ"ın da eklendiğini bahane eden Rasim Ozan Kütahyalı ve Yıldıray Oğur gibi bazı isimler,Türk milliyetçiliğini hedef aldı. İYİ Parti Göç Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Akalın, kaçak göçmen karşıtlığını 'aşırı sağcılık' olarak tanımlayan ve Türk milliyetçiliğini hedef alan isimlere tepki gösterdi.

İki hafta önce MİT 97. kuruluş yıldönümünü kutlamıştı. Kutlama için Kale adı verilen MİT’in yeni binasının salonunda yapılan ve AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katıldığı toplantının ardından, MİT’in 97. kuruluş yıldönümü için hazırlanan videodaki güvenlik riskleri arasına "aşırı sağ"ın da eklendiğini bahane eden Rasim Ozan Kütahyalı ve Yıldıray Oğur gibi bazı isimler,Türk milliyetçiliğini hedef aldı. İYİ Parti Göç Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Tolga Akalın, kaçak göçmen karşıtlığını 'aşırı sağcılık' olarak tanımlayan ve Türk milliyetçiliğini hedef alan isimlere tepki gösterdi.

MİT’in 97. Kuruluş yıldönümünde kuruluşu duyurulan Milli İstihbarat Akademisi’nin yayınlandığı "Batılı Ülkelerde Aşırı Sağ Hareketler" isimli ilk raporunu Türk milliyetçiliğine dayandırarak kaçak göçmen ve sığınmacı karşıtlığını "aşırı sağcılık" olarak tanımlayan köşe yazarı Rasim Ozan Kütahyalı, Santa Maria Kilisesi'ne düzenlenen silahlı saldırıya yönelik açıklamasında şu ifadelerde bulundu:

"MİT’in “Aşırı sağ tehdit” ile ilgili raporunun özellikle ek nüshalarının dikkatle irdelenmesi gerekiyor.

Aşırı sağ, göçmenleri topluca katletmeyi tasarladığı kadar, Türkiye’de yaşayan Kürtleri ve Hristiyanları da hedefe koyuyor.

Çok yönlü ve titiz bir soruşturma şart kere şart."

Milli İstihbarat Akademisi'nin raporunda Türk milliyetçiliğinden bahsedilmemesine rağmen, Yazar Yıldıray Oğur ise, raporda profili çizilen aşırı sağcılığın Türk milliyetçiliği olduğunu iddia etti. 

Oğur'un MİT raporuna dayandırarak Türk milliyetçiliğini hedef aldığı yazısında, şu ifadeler kullanıldı:

"Aslında MİT, üç yıldır tehdit değerlendirmesi raporlarına aşırı sağı da koyuyor.

2021’deki yıllık raporda dünyadaki yeni tehditler sıralanırken şöyle denmişti:

“Hızlanan hipersonik füze denemeleri, gelişen Siber Teknoloji, uzayda yaşanan rekabet, siber saldırılar, sanal gerçekliğin beraberinde getirdiği yeni risk alanları ve aşırı sağ hareketler 2021'de öne çıkmıştır.”

MİT’in 97. Kuruluş yıldönümünde kuruluşu duyurulan Milli İstihbarat Akademisi’nin yayınlandığı ilk raporun adı da “Batılı Ülkelerde Aşırı Sağ Hareketler.”

Rapor genel olarak Batılı ülkelerdeki aşırı sağın yükselişi ve aşırı sağ kökenli şiddet olaylarıyla ilgili ama raporun bir de Aşırı Sağ Hareketler ve Türkiye bölümü var.

MİT’in aşırı sağı sadece bir dış tehdit değil, iç tehdit olarak da gördüğü anlaşılıyor.

Özellikle Türkiye’de yaşanan 5 milyon sığınmacıya karşı artan öfke; 2016 darbe girişiminin ardından muhalefet alanının kapanmasıyla bir alternatif muhalefet odağı haline gelen yeni nesil bir Türkçülüğü yükseltiyor.

Sosyal medya üzerinden kendi kanaat önderlerini bulan, en son onlarından biri Demirtaş’ın annesine alenen küfretmişti, bu yeni nesil milliyetçi dalga, bütün şehirlere dağılmış beş milyon mülteciyle- yerli halk arasında yaşanan husumetler, olaylar üzerinden taban buluyor. Tam da raporda yazıldığı gibi propaganda internet üzerinden yapılıyor ve bu propagandanın en etkili olduğu kitle de gençler.

İktidara , mültecilere öfkeli, şehirli, sekülerlemiş, hatta dinle arasına büyük mesafeler koymuş, bilinen milliyetçi, ülkücü hareketlere benzemeyen bu yeni nesil aşırı sağcılık, milliyetçiliğin her devir Türkiye’de meşru, makbul bir ideoloji ve siyasi muhalefet pozisyonu olmasından da hareketle büyüyor ve etkisini artırıyor."

Bunun üzerine İYİ Parti Göç Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Tolga Akalın, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda Türk milliyetçiliğini 'aşırı sağcılık' olarak nitelendirerek hedef alan isimlere tepki gösterdi. İYİ Partili Akalın, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"2000-2005 döneminde FETÖ; devletin içindeki örgüt mensupları eliyle “Ulusalcılığı Aşırı Sağ Faaliyet” olarak tanımlatmış ve kumpas davalarının yolunu açmıştı.

Görünen o ki bir güvenlik teşkilatımıza bağlı yeni kurulan akademi içerisindeki bir “klik” de kaçak göçmen ve sığınmacı karşıtlığını “aşırı sağcılık” olarak tanımlayarak devlet yönetmeye talip yeni demokratik milliyetçiliği çerçevelemeye ve marjinalleştirmeye teşebbüs etmektedir.

Türkiye’de aşırı sağcı arıyorsanız Santa Maria kilisesinde insan öldüren katillere, onların Türkiye’deki hücrelerine, yeni Selefiliğe bakmanız gerekmektedir."