İYİ Partili Türkkan "AKP İktidarı Demirtaş'ı Tahliye Edecek"

TAKİP ET

Erdoğan'ın Demirtaş ile ilgili yorumlarını değerlendiren Türkkan, "Yeni ABD yönetimi ayarlarına geçen Ak Parti iktidarı Demirtaş'ı da tahliye edecek, kapıda karşılayacak. Kimsenin şüphesi olmasın" diye konuştu.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, TBMM'de gerçekleştirdiği basın açıklamasıyla gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bütçe görüşmeleri ve pandemi sürecine dair tespitlerde bulunan Türkkan, Partili Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Bakü ziyareti öncesinde yaptığı Selahattin Demirtaş çıkışına da değindi.

"Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, Bakü’ye giderken birdenbire gündem yaratma çabasına girdi. Dedi ki; 'yargının işine müdahale etmek benim işim değil, ben inanıyorum ki bizim yargımız Selahattin Demirtaş gibi bir teröriste böyle bir imkan hazırlamaz'. Sayın Cumhurbaşkanı ne derse tam tersini yapan bir şahsiyettir. Göreceksiniz ki, en az 6 ay sonra Selahattin Demirtaş tahliye edilecek. Nasıl ki Rahip Brunson’ı terörist ilan etmişlerdi, ona papaz terörist demişlerdi. Tahliye ettiklerinde bir garip din adamı Brunson oldu. Rahip giderken uçak bileti bile tahsis edip kapıya kadar da uğurladılar. Aynısı Deniz Yücel’de de yaşandı. Terörist dedikleri Deniz Yücel’i Merkel’in emri ile serbest bıraktılar. Brunson'ı da Trump’ın emri ile serbest bıraktılar" sözleriyle kısa süre önce yaşanan Yücel ve Brunson olaylarını hatırlatan İYİ Partili Türkkan, sözlerini "Yeni ABD yönetimi ayarlarına geçen Ak Parti iktidarı Demirtaş’ı da tahliye edecek, kapıda karşılayacak. Kimsenin şüphesi olmasın. Şüphesi olan varsa Habur’da yaşanan rezaleti Google’da aratsın" şeklinde sürdürdü.

Türkkan'ın basın açıklamasından öne çıkan satır başları şöyle:

"Bu Bütçeden Vatandaşa Zam Çıkar"

"Bugün Genel Kurul’da bütçenin üçüncü tur görüşmelerini yapıyoruz. Genel olarak ifade edecek olursak bu bütçede ne var? Vatandaş bütçede neler var, diye merak etmiyor. Bu bütçede vatandaşa hiçbir şey yok, vatandaş onu çok iyi biliyor. Bu bütçeden vatandaşa ne çıkar? Zam çıkar, hayatı daha zor yaşama çıkar, çoluğuna çocuğuna daha çok mahcup olmak çıkar. İnsanlar artık kasa atmıyor, tabelasını aşağı atıyor."

Sağlık Bakanlığı'na 14 Günlük Tam Kapanma Çağrısı

"İnsanlar hastanelerin acil kapısında yoğun bakıma yatırmak için hastasının başında bekliyor. Türkiye böyle bir yoğun virüs salgını içerisinde iken yine Sağlık Bakanlığı bir pansuman tedbirle hiçbir faydasının olmadığı ortaya çıkan hafta sonu sokağa çıkma yasağı ile bunu savuşturmaya çalışıyor. Bu şekilde virüsün yayılmasını durduramıyoruz. Virüsün yayılmasını durdurmak bir yana daha genişliyor, vaka sayısı artıyor. İnsanlar artık hastanelerde değil hastanelerin spor salonlarında, hastanelerin tuvaletleri yoğun bakım ünitesi yaparak bu işi çözmeye çalışıyor. Bu işin şakası yok insanlar en yakınlarını kaybediyor. Gelin 14 günlük bir kapanma yapın. Hafta sonları yapılan bu kapanma hastalığın yayılmasına engel olmadı olmayacakta. 

Sayın Bakan illere göre konuşuyor; Mersin, Adana dedi en son. Sayın Bakan, Ordu dedi bugün. Ordu ile konuştum, ilçedeki devlet hastaneleri olmak üzere hiçbirinde yer yok. Ünye Devlet Hastanesi Başhekimiyle konuşuyorum, yer yok ne yapabilir. 14 günlük tam kapanmaya bir an önce geçmek gerekiyor."

İşsizlik Verileri Yorumu: Bu Bir Fıkra

"TÜİK işsizlik verilerini açıkladı, Türkiye’de işsizlik azalmış. Bu bir fıkra. Enteresan olan İstihdam azalırken, işsizlik de azalmış. Bakalım TÜİK’in yeni masalına; Türkiye'de işsizlik oranı, Eylül’de geçen yılın aynı ayına göre 1 puan azalarak yüzde 12,7'ye gerilemiş. İşsiz sayısı da 550 bin kişi azalarak 4 milyon 16 bin kişiye düşmüş. İstihdam edilenlerin sayısı 2020 yılı Eylül döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 733 bin kişi azalarak 27 milyon 707 bin kişi, istihdam oranı ise 2 puanlık azalış ile %44 olmuş. İnsanlar çalışamıyor, işsiz sayısı her geçen gün artıyor. TÜİK’e göre istihdam azaldı ama nasıl olduysa işsizlik de azalmış. İktidar inanıyor mu acaba bu rakamlara?"

"Alkol Satışı Yasağı Özel Yaşama Müdahale ise Bunu Doğru Bulmayız"

"Ankara Valiliği bir açıklama ile hafta sonu marketlerin alkol satmasını yasakladığını açıkladı. Eğer bu, virüsün yayılmasında önleyici tedbir ise o zaman hiç sattırmayalım. Ama yok özel yaşama müdahale ise bunu doğru bulmayız. Peki yarın da bir başkası gelirse ezan saatinde sokağa çıkmak yasak derse ne yapacaksınız? Buna evet mi diyeceğiz böyle bir şey olabilir mi?  Maksat haramı kısıtlamaksa son beş yılda Diyanet, faizinden 7.4 milyon lira kazandı. Bu haramı görmezden gelirseniz diğer haramlarla ilgilenmek çok haddiniz olmaz."

"2020’nin En İyi Soygun Filmleri Maalesef Ülkemizde Çekildi"

"2020 yılında salgınla beraber ekonomiler küçülürken Türkiye’de ekonomik göstergeler en kötüsünü gösteriyordu. Çalışanlar ve esnaf hiçbir dönem bu kadar yardıma muhtaç değilken bu olağanüstü dönemde iktidar yandaşlarını ihya etmeye devam etti. 2020’nin en iyi soygun filmleri maalesef ülkemizde çekildi. Oyuncular bildiğiniz gibi yine o malum müteahhitler. Soygun senaryosu ise iktidar tarafından yazıldı.  

Soygun filmimizin ilk sırasında; Bursa – Bandırma Tren Yolu ihalesi geliyor. Bu hızlı olmayan, standart denilen hattın inşası için Kalyon İnşaat’a 9,5 milyar liralık davet usulü ihale verdiler. Mersin–Adana–Gaziantep Demiryolu ihalesi için 6,7 milyar lira verdiler. Denizli – Aydın Otoyolu’nun ihalesi için 8 milyar liraya verdiler. Filyos Liman inşaatı ihalesi ise tam bir komedi filmi. Liman ihalesini 537 milyona Bayburt Grubu’na verip, paranın %67’sini ödediler. Şirket 2 yıl sonra projeyi Kolin İnşaata devretti. Bu kez Kolin’e 1 milyar 889 bin 988 TL ödediler. İhaleden çekilene de devralana da para ödeyen başka bir ülke göremezsiniz.

İktidar salgında maske dağıtmayı bile beceremedi ama her bir kuruşa ihtiyacımız olduğu bu salgın döneminde yandaşlarının yağını balını eksik etmedi. Yatırım yapılmasına karşı değiliz ama ne acelesi vardı o limanın, demiryolunun, otoyolun. Şu an dükkanı kapanan esnaf yardım bekliyor. Kafede çalışıp çay parasıyla evine ekmek gönderen vatandaş yardım bekliyor. 

Salgını durduramayan İktidar, milyonlarca vatandaşımızın hayatını durdurdu. İhalelerle milletin parasını emen, iktidarın gizli kasası olan o müteahhitleri ihya etmenin zamanı değil. Yatırım yapılmasın demiyorum sadece ertelensin diyorum. Çünkü hiçbir acelesi ve önceliği yok. Bir tek acele var iktidardan gideceklerini biliyorlar biran önce kendi yandaş oldukları şirketlere paranın aktarılması."

"İktidar İhale Verdiği Bu Müteahhitlerin Gizli Ortağıdır"

"Bakın bu beşli çete dünyadaki tüm kamu özel işbirliği projelerine, en çok bedel karşılığı imza atan firmalardır. Enerji alanından, sağlık alanına verilen garantiler, sözleşmelerin Dolar ve Euro üzerinden olmasından tutun, verilen kar marjları dünyanın hiçbir yerinde yoktur.

2021 yılı bütçesinde de görülüyor ki bu beşli çete milletin kanını emmeye devam edecek. 2021 yılı için Kamu Özel İşbirliği denilen ve bu müteahhitlere tahsis edilen ihaleler için 108 milyar lira ayrıldı. 2020 merkezi bütçesinde vatandaşa sadece 8 milyar ayıran Ak Parti iktidarı, kendi yandaşlarına ise 108 milyar lira kaynak ayırıyor. Kaldı ki bu rakamın üzerine çıkabildiklerini geçmişte gördük. Son 2 yıldır dövizdeki artışla beraber bu beş müteahhit Türk Milletini milyarlarca lira soymaya devam ediyor. 2014’ten bugüne kadar Sayıştay raporuna göre 61 milyar 719 milyon 322 bin lira kur farkı ödendi. Bu haliyle bunlar kamu yatırımı olamaz. Olsa olsa soygun yöntemi olur. 

Sonuç olarak, KÖİ projelerinin taşıdığı risk ve sakıncaların boyutları ağırlaşıyor. Peki bu riskleri, ülkeyi yönetenlerin, maliyesinden sorumlu olanların bilmemesine imkan var mı? Sıfır ihtimal. Bilanço ortadayken, kur riski sürerken daha birkaç hafta önce Aydın-Denizli otoyolunu yine km başına Euro/cent üzerinden garantili yapılmasının izahı ne olabilir? Demek ki iktidar ihale verdiği bu müteahhitlerin gizli ortağıdır. Başka da bir şey gelmiyor aklıma."

"17. Büyük Ekonomiden G-20'nin Dışına Düştük"

"IMF Dünya Ekonomik Görünüm raporuna göre, Türkiye'nin GSYH'sının bu 2020 yılında 649 milyar dolar, 2021'de ise 652 milyar dolar olması bekleniyor. Bu veriler gerçekleşirse, Türkiye uzun yıllar sonra ilk kez dünyanın en büyük 20 ekonomisi listesinin dışında kalacak. 2001 krizinde bile Türkiye, Dünyanın 17. büyük ekonomisiydi. AK Parti iktidarı devraldığında 17. büyük ekonomiden şimdi G-20’nin dışına düştük. Hala ekonomide başarı hikayeleri anlatıyorlar. Ekonomimiz şahlanmadı ama utanmazlık şahlanmış. Başka bir şey demeye gerek yok. Rakamlar ortada."

ABD Yaptırımları: Diplomasi Yerine Dumanla Haberleştiğimiz İçin Bu Noktaya Geldik

"ABD Temsilciler Meclisi, Türkiye'ye yaptırım uygulanmasını zorunlu kılan ulusal savunma yetkilendirme tasarısını kabul etti.  Trump daha önce bu tasarıyı veto etmişti, artık Trump dönemi kapandı, Senatodan 3’te 2 yetkiyle geçerse Başkanın veto yetkisi kalmayacak. Tasarı, Türkiye'ye Rus yapımı hava savunma sistemleri S-400'lerin alımı nedeniyle yaptırım uygulanmasını zorunlu kılıyor. Ayrıca, Rusya'nın Kuzey Akım 2 projesi sebebiyle uygulanan yaptırımların da genişletilmesini öngörüyor. 

Dış basına göre, Kongre üyeleri, geçen haftalarda yapılan görüşmelerde Türkiye'ye S-400 alımına karşı bir hamlede bulunulmamasından dolayı yaptırımları tasarıya dahil etmeye karar verdi. ABD yasaları, normal şartlarda S-400 alımı nedeniyle Türkiye'ye CAATSA (ABD'nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele) yaptırımları uygulanmasını zorunlu kılıyordu. Bu noktaya nasıl geldik? Diplomasi yerine dumanla haberleştiğimiz için bu noktaya geldik. Biliyorsunuz S-400’ler Sinop’tan fırlatıldı ama sadece dumanı vardı."

 

beş müteahhit ihale iktidar akp gündem iyi parti lütfü türkkan tbmm basın toplantısı ak parti bütçe görüşmeleri soygun filmi kalyon inşaat alkol satışı yasağı özel yaşama müdahale tüik işsizlik verileri sağlı