Kadın Milletvekillerinden Parlamentoya Açık Çağrı

TAKİP ET

Cumhuriyet Halk Partili kadın milletvekileri Mecliste kadına yönelik şiddet ve cinayetlerle ilgili bir basın açıklaması gerçekleştirdi

Cumhuriyet Halk Partili kadın milletvekileri Mecliste kadına yönelik şiddet ve cinayetlerle ilgili bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Cinayete kurban giden kadınların fotoğraflarıyla basın açıklamasına gelen vekilleri temsilen söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, "Bizler CHP’li kadın milletvekilleri olarak 2020 yılının ilk yasama faaliyetinde, kadın cinayetleri ve her türlü şiddet suçlarında kültür, gelenek, töre benzeri sözde “namus” gerekçeleriyle haksız tahrik indirimi ya da iyi hal vb. hafifletici nedenlerin uygulanmaması, kadın cinayetleri ve her türlü şiddet suçlarının Türk Ceza Kanununda özel suç olarak düzenlenmesi yönündeki tekliflerimizin derhal gündeme alınmasını talep ediyoruz. 2020 yılında ilk iş olarak bu teklif Adalet Komisyonunda görüşülmeli ve Genel Kurul’da oylanarak OY BİRLİĞİ ile kabul edilmelidir" açıklamasında bulundu. https://twitter.com/lalekarabiyik/status/1208326785357828096 "Bu Kadın Cinayetlerine Davetiye Çıkarmaktır" Türkiye'nin giderek derinleşen kanayan yarası kadın cinayetleri ve kadına şiddet sorunu konusunda uyarılarda bulunan CHP'li Karabıyık, "Kadın cinayetlerinde, faillerin yüzde 45’i tahrik ve iyi hal indirimlerinden faydalanmaktadır. Yargıda var olan bu eğilim nedeniyle her yıl yüzlerce kadın sözde aile haysiyeti, namus, şeref gibi kavramların arkasına saklanılarak ve örf, adet, gelenek gerekçe gösterilerek eski eşleri veya nişanlıları tarafından katledilmekte, failler de hafifletilmiş cezalarla kurtulmaktadır. Bu durum kadına yönelik şiddete ve kadın cinayetlerine adeta davetiye çıkarmaktadır" diye konuştu. Karabıyık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her ne kadar hakimlerin takdir yetkisini hukuka ve hakkaniyete uygun kullanması zorunlu olsa da, yasada belirtilen kriterlerin oldukça geniş ve öznel değerlendirmeye açık olduğu da ortadadır. Kamuoyuna yansıyan haberlerde de, kadına yönelik şiddet vakalarında söz konusu düzenleme, zaman zaman esnetilerek yorumlandığı, faillerin iyi hal indiriminden yararlandığı görülmektedir. Bu durum kamuoyu vicdanını yaraladığı gibi, cezaların caydırıcılığını da azaltmaktadır. Yukarıda bahsedilen mevcut durum, kadına yönelik suç işlemeye meyilli kişileri cesaretlendirirken, şiddetin mağduru olabileceğini düşünen kadınların can korkusunu arttırmaktadır. Basına yansıyan olaylar, cinayete kurban giden çoğu kadının, korunmayacağını düşünerek “öldürülmemek” adına suçluların işkence ve kötü muamelesine uzun süre sessiz kaldığını göstermektedir. Daha dün, Güneş Karaçuban ve Fatma Şengül davalarında indirim uygulandı. İstanbul Sözleşmesi'ne aykırı bir şekilde, sözde gerekçelerle indirim kararı verilmesiyle kadınların katline adeta çanak tutulmaktadır. Sadece yasaların varlığı ile adaletin tecelli edip etmediği önemli bir sorudur. Uygulamaya bakıldığında bu soruya olumlu cevap vermek mümkün değildir. Suç işlemenin cezai karşılığının caydırıcılıktan uzak olduğu düşüncesi, muhtemel mağdurları endişelendirdiği gibi, muhtemel failleri ise cesaretlendirmektedir. Bu bağlamda, Türk Ceza Kanunu’nda değişiklikler yapılarak, kadın cinayetlerinde ve cinsel istismar suçlarında “tahrik”, “iyi hal” gibi indirimlerin uygulanmaması konusunda kadınların haklı taleplerini tekrar vurguluyoruz Adalet Bakanı Sayın Abdülhamit Gül'ün TBMM'de milletvekillerimizin sorularına verdiği yanıtlarda, “Kadına yönelik şiddet sadece genelgeyle sona erdirilecek bir konu değil. Elim bir cinayet oluyor; infial var ama duruşmadaki tavırdan dolayı iyi hâl indiriminin yapılmasını, ben bir hukukçu olarak asla anlayamıyorum. O kadının canına kastediyorsun, kadını öldürmüşsün. Böyle bir yaklaşımın, duruşmadaki hal, tavır değil yani o kadının canına kastediyorsun, kadını öldürmüşsün, duruşmada iyi halli olarak… Bunu asla kabul edemiyoruz. Yargıtay'ın da iyi hal indirimiyle ilgili ‘Neden iyi hâl indirimi yaptınız ?' şeklinde bozduğu kararlar var” demiştir.  Ve aynı gün, bir başka milletvekilimizin "Kadına yönelik her türlü şiddet suçunun özel suç kapsamına alınması ve iyi hâl indiriminin kaldırılması için, ikinci yargı paketinde bir düzenleme yapılması yönünde bir çalışmanız ve mücadeleniz olacak mı?" sorusuna ise, "Bu konuda parlamentonun yapacağı yasama faaliyetine de bizler de teknik olarak her türlü desteği vereceğiz" yanıtını verdi. Sayın Bakanın bu açıklamaları, yalnızca bu hafta, örneklerini iki kadın cinayeti davasında gördüğümüz iyi hal indiriminin kabul edilemez oluşu noktasında bir itiraf niteliği taşıyor adeta İşte tüm bu tablo karşısında, bizler CHP’li kadın milletvekilleri olarak 2020 yılının ilk yasama faaliyetinde, kadın cinayetleri ve her türlü şiddet suçlarında kültür, gelenek, töre benzeri sözde “namus” gerekçeleriyle haksız tahrik indirimi ya da iyi hal vb. hafifletici nedenlerin uygulanmaması, kadın cinayetleri ve her türlü şiddet suçlarının Türk Ceza Kanunu'nda özel suç olarak düzenlenmesi yönündeki tekliflerimizin derhal gündeme alınmasını talep ediyoruz. 2020 yılında ilk iş olarak bu teklif Adalet Komisyonu’nda görüşülmeli ve Genel Kurul’da oylanarak OY BİRLİĞİ ile kabul edilmelidir!       Sayın Adalet Bakanı’nın açıklamaları çerçevesinde, Meclis’teki tüm grupların desteğiyle bu değişikliği derhal yapmak için tüm partilerdeki kadın milletvekili arkadaşlarımıza çağrımızdır! Gelin, el ele verelim ve bu değişikliği gerçekleştirelim. Çünkü tek bir kadın katilinin daha elini kolunu sallayarak gezmesine tahammülümüz yok!" https://www.youtube.com/watch?v=bi7RFJV16d8&feature=emb_logo