Kılıçdaroğlu: Demokrasi Vurgusu Yaptım Ama Bu Diyarbakır'a Özgü Değildi

TAKİP ET

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tepki çeken Diyarbakır açıklamasını "tevil" etti.

BirGün'den Nurcan Gökdemir'e konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun MOBESE ile takip edilerek bu görüntülerin medyaya servis edilmesine ilişkin "Demokrasinin olmadığı ülkelerde otoriter yönetimler, toplumu baskılamak için yasa dışı yollarla delil üretmek isterler. Toplumun duyarlı kesimlerini dinleyip oradan elde ettikleri gayri resmi bilgilerle onların üzerinde baskı kurmak isterler. Demokrasilerde bu kabul edilemez. Belediye başkanlarımızın, bizim telefonlarımız dinleniyor. Ama şu bir gerçek ki ne yaparlarsa yapsınlar, biz yasa dışı hiçbir olayın içinde değiliz. Yaptığımız her şey yasal. Bizi dinlemelerinden son derece memnunuz. Umarım bizi örnek alırlar. Bu şekliyle dinlemek, devleti yönetenlerin korkularından kaynaklanıyor. Korkunun esiri olan bir yönetici ise ülkesini sağlıklı yönetemez. Adaletli ve ahlaklı yönetim sergileyemez çünkü siz daha baştan tüm kuralları ezerek yasa dışı yola başvuruyorsunuz. Mevcut AKP yönetimi bu haliyle otoriter bir rejimdir. Vatandaşlarımızın bunu korku unsuru olarak kabul etmemelerini isterim. Zaten burada ne konuşuyorsak dışarda da onu konuşuyoruz" dedi.

"Sözlerim Diyarbakır'a Özgü Değildi"

Diyarbakır ziyaretine ilişkin "Ülkeye demokrasi gelecekse bunun yolu Diyarbakır'dan geçer" şeklindeki tepki çeken sözlerine açıklık getiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Diyarbakır ziyaretime ilişkin demokrasi vurgusu yaptım ama bu oraya özgü bir vurgu değildi. Örneğin Rize’ye de diğer illere de gitsem demokrasi vurgusu yapardım. Bölgede geçmişte büyük acılar yaşandı. Şehitlerimiz var, insanlar büyük acılar yaşadılar. Terörün bölgede çok etkin olduğunu biliyoruz. Bugün için çok minimize edilmesi, hepimizin de mutlak arzusu. Terörün insanlık suçu olduğunu biliyoruz ama terörle mücadele ediyoruz derken demokrasi askıya alınıyor. Demokrasi askıya alınırsa da en çok terör örgütlerine prim verirsiniz. Toplum üzerindeki kurulan baskı, bu baskının yoğunlaşması, belli kesimlerin terör örgütlerine sempati duyulmasını sağlar. Havalar biraz daha ısınınca daha iyi koşullarda Diyarbakır’a mutlaka gideceğim” diye konuştu. 

Kılıçdaroğlu: Ülkeye Demokrasi Gelecekse Yolu Diyarbakır'dan Geçer



Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı olarak çok popüler bir ismin aday yapılması gibi bir düşünceleri olmadığını ve adayın niteliklerinin çok önemli olduğunu belirterek adayın niteliklerini "devleti bilen, sağduyulu, ittifakın bileşenlerine güven veren ve ortak hareket etmeyi temel ilke olarak kabul etmiş biri" olarak sıraladı.

Ekonomi Programının DEVA Partisi'ne Bırakıldığı İddiası

Yaklaşan Millet İttifakı iktidarında ekonomi programının DEVA Partisi'ne bırakıldığına ilişkin iddialara cevap veren CHP lideri, "Hiçbir konu hiçbir siyasi partinin tekeline verilemez. Çünkü sorun ekonomi, insan hakları, adaletsizlik, liyakat sisteminin çökmesi, devletteki çürüme, liyakat sisteminin çürümüş olması. Hangi görüşten olursak olalım önce devleti doğru saat gibi çalışan bir organa dönüştürmek zorundayız. Merkez Bankası’ndan tutun Kamu İhale Kurumu’na kadar en nitelikli insanlar buralarda görev yapacaklar, yasaların gereğini yapacaklar, yasadışı iş yapan bürokratlar bürokrasiden ayıklanacak, düzgün, namuslu insanlar gelecek. Bunun A Partisi, B Partisi olmaz" dedi.

Davutoğlu Akşener ve Kılıçdaroğlu'na 'Yeni İttifak' Önerdi


Gelecek Partisi'nin teklif ettiği ve parlamenter sistemi savunan 6 partinin katılımıyla Millet İttifakı'nın bir üst tasarıma ulaştırılması teklifini geri çevirmeyen Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'nın adının değiştirilmesi isteğine ilişkin açık kapı bırakarak "İttifakı oluşturan bileşenlerin tamamı karar verir. ‘Benim düşüncem şudur’ demem doğru olmaz" diye konuştu.

kemal kılıçdaroğlu diyarbakır demokrasi mobese ekrem imamoğlu aday millet ittifakı açıklaması