Kırım'ın Gerçek Sahipleri, İşgalci Rus Güçlerinin Gözetimi Altında Soydaşlarını Andı!
Moskova'dan çamurlu postallarıyla gelip Kırım'ı kirleten ve kurutan Sovyetlerin uyguladığı katliam ve sürgünün yıl dönümü işgalci Rus güçlerinin gözetimi altında gerçekleşti.
Kırım’da 2014 Rus işgalinden önce 18 Mayıs’ta Akmescit’in merkez meydanında büyük matem mitingi yapılıyor, ilçelerde de Kırım Tatarları toplu şekilde sürgün anıtları önünde toplanıp anma etkinlikleri düzenliyorlardı. Ancak günümüzde Rus işgalciler, çeşitli bahanelerle söz konusu mitingleri yasaklıyor, 18 Mayıs öncesi de Kırım Tatar aktivistlere Rusya’nın “aşırılıkla mücadele ve mitinglerin düzenlenmesi ile ilgili yasalarının kabul edilemez” olduğu hakkında uyarı kağıtları dağıtıyor.
Bugün, Ukrayna’nın ana kısmında ve dünyanın farklı yerlerinde olduğu gibi 7 yıldır Rus işgali altında bulunan Kırım’da da 1944 Kırım Tatar sürgün ve soykırım şehitleri anılıyor. İşgalcilerin tüm baskılarına rağmen Kırım Tatarları, 1944 Kırım Tatar sürgününün 77. yıl dönümü dolayısıyla yarımadadaki sürgün anıtlarına çiçekler bırakıyor ve soykırım şehitlerini dualarla yâd ediyor. Kırım’da işgalcilerin 18 Mayıs 1944 soykırım yıl dönümü dolayısıyla büyük mitinglerin yapılmasına, halkın toplanmasına izin vermemesi nedeniyle Kırım Tatarları ayrı ayrı ya da küçük gruplar halinde yarımadadaki sürgün anıtlarına çiçekler bırakıyorlar, dualar okuyor, camilerde dua merasimleri düzenliyor.
Sürgün Anıtının Yapılması Gereken Yerde Anma Töreni
Kırım’ın başkenti Akmescit’te bir grup Kırım Tatarı, tren garının önündeki medyanda yıllardır dikilmesi planlanan ama bugüne kadar dikilemeyen sürgün anıtının olacağı yerde toplanıp dualar okuyup soykırım şehitlerini andı.
Etkinlik sırasında konuşan Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı Nariman Celal, halkın vatan Kırım’da korkmadan rahat yaşaması için Kırım’ın özgürlüğe kavuşması gerektiğini kaydetti. Etkinliğin yapıldığı yerde dikilmesi planlanan anıtın yıllardır dikilemediğini kaydeden Celal, “En büyük ve en kıymetli abide yüreklerimizdedir. Bu duyguları çocuklarımıza, torunlarımıza, bütün dünyaya anlatmamız, aşılamamız gerekiyor.” dedi.