Koç Üniversitesi'nde Eylem: Üniversite Ticarethaneye Döndü

Koç üniversitesi öğrencileri rektörlük binası önünde eylem yaptı: Okulun öğrenci bursunu yetersiz bulan ve öğrenci giderlerinin artmasından dolayı tepkili olan öğrenciler, aynı zamanda tacizci Feridun Balaban hususunda okulun gerekli insiyatifleri almamasına tepki gösterdi. 

Koç Üniversitesi Tam Burslular Ağı(KUTBA) rektörlük binası önünde eylem yaptı.

Koç Üniversitesi'nde yaşanan taciz krizinin ardından üniversite yönetimi pek çok kez eleştirildi.

Okulun öğrenci bursunu yetersiz bulan ve öğrenci giderlerinin artmasından dolayı tepkili olan öğrenciler, aynı zamanda tacizci Feridun Balaban hususunda okulun gerekli insiyatifleri almamasına tepki gösterdi. 

'Üniversite, Ticarethaneye Döndü'

Rektörlük önünde toplanan öğrenciler üniversitenin bir ticarethaneye dönüştüğünü söyleyerek okulun öğrencilere sunduğu maddi imkanları eleştirdi. 

Öğrenim öcretleri, kitap bursları, cep harçlığı ve kitap bursları gibi desteklerin yetersiz olduğunu söyleyen üniversiteliler, burslara yapılan zamların ihtiyaçlarını karşılamadığını dile getirdi. 

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: 

"Değerli Koç Üniversiteliler, hepinizi saygıyla selamlıyorum. 

Bugün yeniden rektörlük binası önünde bir araya geldik. Öğrencinin sesini duymaktan aciz okulumuz yöneticilerine buradan bir kez daha sesleneceğiz. Öğrencinin sesini duymuyorlar çünkü Koç Üniversitesini bir eğitim-araştırma kurumu olarak değil bir ticarethane olarak görüyorular. 

Biz bunu rahatlıkla anlayabiliyoruz çünkü okulumuzun bir başarı bursu yok.Biz bunu rahatlıkla anlayabiliyoruz çünkü okulu tam burslu kazanan arkadaşlarımız arasında cep harçlığı ve yurt bursu verilmeyen arkadaşlarımız var. Çünkü HGS ücretleri cep harçlığı isimli burslarımızdan daha fazla zamlanıyor. 

Çünkü okulun öğrenim ücretleri her sene iki katına çıkarken burs miktarlarına yüzde 17 gibi komik oranlarda zamlar yapılıyor.Çünkü yemekhanede çıkan yemekler arkadaşlarımızı zehirleyecek düzeyde kalitesiz.Anlayabiliyoruz çünkü dönem başına 5 ders almadan mezun olunamayan üniversitemizin kitap bursu iki kitaptan fazlasını almaya yetmeyecek bir miktarda. 

Üstelik Anadolu Bursiyeri arkadaşlarımızın bütün derslerinin kitaplarını alabilmelerini taahhüt eden kitap bursları 2023 güz döneminde kısıtlanmaya çalışılmış, öğrencinin tepkisi üzerine bu yanlıştan dönülmüştür. İçinde bulunduğumuz 2024 bahar dönemi kitap burslarına dair de hala herhangi bir açıklama yapılmamıştır. En hafif tabiriyle sorumsuz olarak niteleyebileceğimiz okul yönetiminin, Türkiye’nin en başarılı üniversitelerinden birinde öğrencisinin akademik hayatını umursamadağını rahatlıkla anlayabiliyoruz. İçinde bulunduğumuz kampüsün bir ticarethaneye dönüşmemesi için ses çıkarırken okulun reklamını yapmayı çok sevdiği sosyal hayatımızın da savunucusu olmamız gerektiğinin farkındayız. Lojistik yetersizlikler ve çalışan eksikliği bahane edilerek iki senedir Koç Üniversitesinde yeni öğrenci kulübü açılamıyor. İsminde Koç geçen bir kurumun bünyesine iki senede bir çalışan daha ekleyemeyip “Kulüp ofisinde sadece 2 kişi çalışıyor, imkanlarımız yetersiz” bahanesi ardına sığınmasını yüzümüzde acı bir tebessümle karşılıyor ve kabul etmiyoruz. "

'Yurttan Tacizci Olduğu İçin Değil, Alkol İçtiği İçin Atıldı'

Koç Üniversitesi öğrencisi Feridun Balaban'ın, oda arkadaşına karşı yaptığı taciz suçundan dolayı değil; yurda alkol soktuğu gerekçesiyle atıldığını dile getiren öğrenciler bir güvenlik sorunu ile karşı karşıya olduklarını söyleyerek üniversiteden açıklama  yapmalarını istedi. 

Yapılan açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı: 

"Son olarak öğrencilerin kampüsteki güvenliği meselesine değinmeyi zaruri buluyoruz. Öğrenci dekanı Bülent Kılıç’ın Anadolu Bursiyeri arkadaşlarımıza “Paranız bitince Anadolu Bursiyeri ofisine gidip para istemeyin.” derken, tam burslu arkadaşlarımıza “Ananız babanız yok mu onlar versin paranızı” derken gösterdiği cüretkarlığı, medya okulumuzda gerçekleşen olayları çarpıtılmış bir şekilde kamuoyuna sunarken susmak yerine açıklama yaparak da göstermesini beklerdik fakat bu gerçekleşmedi. Kendisinden beklentimiz, en azından şu aşamadan sonra gelişmelerden öğrenciyi de haberdar etmesi ve öğrenci arasında dolaşan: 

1- Tacizci öğrenciye dair şikayet dilekçeleri medyanın tepkisinden dolayı bekletiliyor, işleme konulmuyor. 

2- Tacizci öğrenci yurttan tacizci olduğu için değil yurtta alkollü içecek tükettiği için uzaklaştırıldı. 

İddialarının doğru olup olmadığının açıklanması. Bu okulda adaletin mi yoksa sosyal-siyasal kuvvetin mi kararlarda başat unsur olduğunu bilmeye hakkımız var, bilmek istiyoruz. Bahsettiğimiz iddialardan dolayı tacizin ve ırkçılığın karşısında duran öğrenciler olarak şu soruyu sormak mecburiyetini hissediyoruz: 

Tacizin ve ırkçılığın karşısında mısınız? 

Son olarak tekrar belirtiyoruz: 

Koç Üniversitesi öğrencileri olarak buradayız,  hakkımızı arıyoruz. 

Buradayız, açıklama bekliyoruz. "

'Hakkında Verilen Taciz Dilekçelerine İşlem Yapılmadı'

Koç Üniversitesi'nde okuyan öğrencilerden aldığımız bilgilere göre, Feridun Balaban'ın taciz olayının ortaya çıkmasından sonra, Balaban hakkında 12 taciz ve 1 tecavüz mağdurunun da okul yönetimine dilekçe verdiği ancak okul yönetiminin medyanın tepkisini bekleyerek bu dilekçeler hakkında herhangi bir işlem yapmadığı belirtildi.  

'Hasan Ege Karanfil, Kütüphanede Kalıyor'

Hasan Ege Karanfil'in gizli şekilde aldığı ses kayıtlarını medyaya sürerek gündeme gelen taciz suçlusu Balaban'ın yurttan atıldığı öğrenilmişti. 

Koç Üniversitesi öğrencileri ise Balaban'ın yurttan taciz olayı sebebiyle değil, yurtta alkol tüketmesi sebebiyle atıldığını aktarırken diğer bir taraftan Hasan Ege Karanfil'in ise meşru müdafaa sınırları içerisinde kendisini savunmuş olmasına rağmen yurttan atıldığı ve kütüphanede kaldığı belirtildi. 

'Öğrencilerin Ses Kayıtlarını Alarak Şantaj Yaptı'

Oda arkadaşı Hasan Ege Karanfil'in ifadelerini ses kaydına alan tacizci Feridun Balaban'ın bu şantaj taktiğini diğer öğrencilere de yaptığı öğrenildi. 

Feridun Balaban'ın konuştuğu kişileri 'Kürtlerin de kendine ait bir devleti olabilir, Kürdistan kurulabilir.' şeklinde konuşturarak ses kaydına aldığı ve bu ses kayıtlarını ''Seni PKK'lı olarak ifşa ederim.'' tehdidi ile şantaj aracı olarak kullandığı aktarıldı.