Meral Akşener: Çaresiz Vatandaşa Keyif Çayı Veren Utanmazlık

TAKİP ET

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında Erdoğan'a sert sözlerle yüklendi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. Konuşmasına "Yarın Cumhuriyetimizin 97. yıldönümü kutlayacağız. Yani Türk milletinin şeref gününü kutlayacağız. Bu şerefi pek de benimsememiş gözüken iktidar her ne kadar bu günü kutlamayı yasaklasa da bizler bu şerefi milletimizce tek yürek olarak kutlayacağız" sözleriyle başlayan Akşener, konuşmasının devamında ise Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sert sözlerle yüklendi.

Ekonomi ile alakalı konulara değinen Meral Akşener, "2021 bütçesi, iktidarın 2023 hedeflerini 2053'e erteliyor. Dertli vatandaşımıza 30 yıl sonrasının hayallerini pazarlıyor. Yeni Ekonomi Programı'nın bir vizyonu olmadığı gibi çizdiği bir yön de yok. Bu bütçe Türkiye'nin fakirleştiğinin itirafıdır. Bu bütçe milletin sorununu çözecek bir bütçe değil bir çaresizlik bütçesidir. Erdoğan ve arkadaşları milletini düşünmediği gibi o dertlere sunduğumuz çözüm önerilerini de dinlememektedir. Sunduğumuz önergeleri sürekli reddetmektedir" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın Malatya'da geçinemiyorum diyen bir vatandaşa "Al sen keyif çayı iç" sözlerini de eleştiren İYİ Parti Lideri, "Daha geçen hafta eşe dosta milyonlara dağıtıp geçinemeyen vatandaşa 'sabır' öğütlemenin vicdansızlık olduğunu söylemiştim. Nitekim sayın Erdoğan, Malatya'da ülkemizin gerçeğiyle yüz yüze geldi. Bir vatandaşımız 'eve ekmek götüremiyoruz' deyince bu durumu 'abartılı' bulup 'al sen keyif çayı iç' dedi. Gerçekten ibretlik, yazıklar olsun. Bizim kitabımızda bir babanın eve ekmek götüremiyoruz demesi iktidar için mahcubiyet sebebidir. Ama onlar bunu anlamaz. Çünkü Ak Parti'nin siyaset anlayışı zenginliği paylaşma değil fakirliği yönetme anlayışıdır. Çaresiz vatandaşa keyif çayı veren utanmazlık, o beş müteahhitten biri ağlayınca ne yaptı? Tek kalemde 500 milyon lira vergi borcunu sildi. O çayı biraz da senin kodomanların içse Türkiye'nin zenginliklerinden biraz da emektar vatandaşlar faydalansa olmaz mı" şeklinde konuştu.

Üretim politikalarını eleştiren Akşener, "Türkiye'yi ithalata bağımlı hale getiren politikalarını yıllardır eleştiriyoruz. Türkiye, tarım ve gıdada kendi kendine yetebilen nadir ülkelerdendi. Ancak gelinen noktada bu gerçek artık hayal oldu. Buğday ambarı Anadolu buğday ithal eder hale geldi. Kendi çiftçisini görmezden gelip elalemin çiftçisini zengin ettiler. Saraydakiler sefa sürerken olan milletimize oluyor. Erdoğan, yazlık sarayının peşindeyken vatandaş ben akşam ne yiyeceğim dememeli. Vatandaş, acaba akşam ne yesem demeli. Damat'ın, aklı olanı güldüren pembe tablolarıyla memleket düze çıkmaz" ifadelerine yer verdi.

"Türk Dış Politikasını Kendi Egolarına Malzeme Etmekten Vazgeç"

Fransa ile yaşanan gerilime değinen Akşener, "Hangi ülkede işler kötüye gitse hemen bir günah keçişi bulunur. İslam düşmanlığı da yabancı düşmanlığı da bunun en iyi örneklerinden. Düşmanca bir dil ile söylenen yalanlar, vatandaşları oyalamanın en popüler yolu. Bunu kendi ülkemizde de yabancı ülkelerde de görüyoruz. Macron'u ve onun temsil ettiği bu zihniyeti kınıyoruz. Ancak kınamaktan öte dertlerimiz var. Kınamakla kalmayıp ülkemizi güçlü vatandaşımızı müreffeh kılmalıyız ki Marcron gibiler böyle densizlikleri yapmadan önce 40 kere düşünsünler. Ağız dalaşına girmek güçsüzlerin izleyeceği bir yoldur. Güçlü olan ağız dalaşına girmez. Güçlü olan 'Ey Fransa, Ey Amerika, Ey İsrail' diyerek perdenin arkasında al gülüm ver gülüm yapmaz. Güçlü olan vatandaşı boykota çağırıp kendi işini milletine yıkmaz. Güçlü olmak için memlekette hukuku, demokrasiyi, özgürlüğü hakim kılmak gerekir. O nedenle sayın Erdoğan, sen takındığın bu tavırla Macron'u pişman etmedin bilakis ona destek çıktın. Türk dış politikasını egolarına malzeme etmekten vazgeç. Yabancı ülkelerin ergen tavırlı liderlerine karşı hak ettikleri cevabı aynı ergen tavırlarla değil devlet adamlığıyla ver" dedi.

meral akşener grup toplantısı erdoğan sert sözler