Nureddin Nebati: Cumhurbaşkanı Bir Manifesto Yayınladı ve Türkiye'de Birçok Şey Değişti

TAKİP ET

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, TRT yayınında ekonomi gündemine ilişkin "Hem bir model öne sürüyoruz hem de sayın Cumhurbaşkanımız bir manifesto yayınladı ve o andan itibaren Türkiye'de birçok şey değişti. Bu değişim aslında bir normalleşme. Son birkaç aydır yaşanan kur atakları aslında normal olmayan bir şeyin tartışılmasıydı, şimdi normale döndük." dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, TRT yayınında ekonomi gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Nebati'nin açıklamalarından satır başları; 

"Cumhurbaşkanı Bir Manifesto Yayınladı ve Türkiye'de Birçok Şey Değişti"

Hem bir model öne sürüyoruz hem de sayın Cumhurbaşkanımız bir manifesto yayınladı ve o andan itibaren Türkiye'de birçok şey değişti. Bu değişim aslında bir normalleşme. Son birkaç aydır yaşanan kur atakları aslında normal olmayan bir şeyin tartışılmasıydı, şimdi normale döndük. Önümüzdeki yıl bunun semerelerini açıkça göreceğimiz bir yol olacak.

21. yüzyıl çok farklı bir yüzyıl. Bu yüzyıl egemenlerin tahtlarının sarsıldığı, çok ciddi sancılarla dönüşüm ortaya koyduğu, medeniyetlerin adeta yarıştığı, tahterevalli örneğinde olduğu gibi birbirleriyle yer değiştirdiği bir süreç.

"Sıcak Parayı Sevmiyoruz, İstemiyoruz"

Türkiye 2020 yılında çok önemli bir şey yaptı. Krizde fırsatları en iyi şekilde kullanan bir ülke oldu. Türkiye 2020 yılında doğrudan yatırımları 12,7 milyar dolara ulaştı. Sıcak parayı sevmiyoruz, istemiyoruz. Çünkü ne zaman geleceği belli, ne zaman gideceği belli değil.


"Orta Gelir Tuzağından Çıkmak İstiyoruz"

Tabii ki kırılganlıklarımız var. Bu kırılganlıklar üzerinde çalışıyoruz. Orta gelir tuzağından çıkmak istiyoruz.

"Ekonomik Model Türkiye'nin Şartların Uygun Haline Gelirse"

Bu ekonomik model Türkiye'nin şartlarına uygun haline gelirse özgür ve özgün olacak. Tabii ki bu 20 yılda çok önemli işler de becerdik. Küresel ekonomiden aldığımız pay yükseldi. İhracattan aldığımız pay da yükseldi.

Çin'den sonra dünyada ikinci olarak büyüyen ülke konumuna geldik. 2020'deki muhteşem değişimi tesadüfen oldu dediler. Biz her çeyrekte rekorlar kırarak geldik. Büyümede çift haneye doğru, hedeflerimizin de ötesine doğru gidiyoruz. Biz bir psikolojiyi iyi yönettik ama birileri kötüye gidiyor dedi. Kötüye giden ülkede yeni açılan işletme sayısı artar mı azalır mı? 2021 yılında da biz büyüyoruz, umudumuz var ve geleceği çok iyi planlıyoruz.

"Katma Değeri Yüksek Ürümnler Üretmeliyiz"

Türkiye 46 ülkeye 1 milyarın doların üzerinde ihracat yapıyor. Türkiye sadece bir şey üretmiyor. Sadece bir şeye odaklanmış değil. Bundan sonra katma değeri yüksek ürünler üretmeliyiz. Bankalarımız güçlü, sermaye yeterlilik oranımız da gayet iyi. Bütçe açığımız düşük. Yüzde 3,5 demişiz, 3,5'un da altında. Dünya cari açıkla, bütçe açıklarıyla uğraşırken Türkiye yüzde 3,5'un altında bütçe açığıyla gidiyor.

"Hiçbir Şekilde Müdahale Olmadı" 

Cumhurbaşkanımız bir açıklama yapıyor ve bu açıklama piyasanın deyimiyle satın alınıyor. İnsanlar gece dövizlerini bozdurmaya başlıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nde Merkez Bankası'nda başkanlık yapmış olan bir beyefendi diyor ki "Bu bir müdahale ile yapılmıştır". Hiçbir şekilde müdahale olmadı. Bu spekülatif değil de nedir? Cumhurbaşkanımız kürsüden indiğinde düşmeye başlamıştı, çünkü bu köpüktü.

Dün bir tane daha çıktı, yüzde 18 KDV gelecekmiş. Döviz alım satım işlemi kambiyo işlemidir, nasıl KDV gelir.

"Türkiye'de Bugüne Kadar Sermaye Kontrolüne Gidilmedi"

Türkiye'de bugüne kadar sermaye kontrolüne gidilmedi. Bu ülkede can güvenliği, mal güvenliği, ırz güvenliği, inanç güvenliği sağlanmıştır. Sosyal medyadaki saldırılarla olmaz, Türkiye güçlü bir ülke. Modelimiz yüksek büyüme, düşük cari açık. Modelimizin temeli bu.

Türkiye'nin bir demokratik geleneği var, serbest piyasa tecrübemiz yadsınamaz. Dinamik bir ekonomimiz var, durduramıyorlar bizi.

Biz 1960'lardaki Çin değiliz, Güney Kore değiliz. Biz 2021 yılındaki Türkiye'yiz. Tüm altyapı yatırımlarını gerçekleştirmiş, umudu olan, dünya pazarının tam göbeğinde olan, bunu salgın döneminde gerçekleştiren bir ülkenin bu yeni modelini gerçekleştireceği süre, birilerinin tahmin ettiği gibi ne Güney Kore ne de Çin süresidir.

"Kur İyi Bir Yerlerde Dengeye Gelecektir"

Bireysellerdeki likidite talebi dörtte bire düştü. Parasını çekmeye gidenler kapıdan geri döndü. Neden? Güven geldi. Kurda köpüklerin gittiği, gerçek fiyatlamanın oluştuğu bir noktaya doğru gidiyoruz. Kur iyi bir yerlerde dengeye gelecektir.

"Sevgili TÜSİAD, Muhalefetin Gazına Gelmeyin"

Sevgili TÜSİAD, sakın muhalefetin gazına gelmeyin. Siz bize tavır takınırsanız, bu millet size tavır takınır. Bizim sizinle alıp veremediğimiz yok, yine birlikte çalışacağız.

Bir işçinin evine giderken yüzü asık gitmesine katlanamayız. Sayın Cumhurbaşkanımız hiç katlanamaz. Asgari ücretlimizi biz ezdirir miyiz! Sadece asgari ücretlilerden tüm ücretlilerden damga vergisi kaldırdık. Bu ne demek, seni ezdirmeyeceğim demek. Böyle bir şeye izin veremeyiz.

Maliyet artışı döviz kurundaki artış kadar mı olması lazım? Böyle bir şey olabilir mi? Etkisi yüzde 40'ken yüzde 100 fiyat artışı yaptı, orada beni görecek.

"Sosyal Medyanın Etkisinde Kalıyoruz"

Biz maalesef sosyal medyanın çok ciddi etkisinde kalıyoruz. Bununla ilgili adımlar atılması lazım. Öyle bir algı oluşturuldu ki algı gerçeklerin yerine geçti. Bu algının etkisi bir yere kadar, Türkiye dün akşam itibarıyla gerçekleri gördü.

(Kur korumalı TL mevduat) Gerçek kişilerin tamamı, kısıtlama olmaksızın yararlanacak. Merkez Bankası ve Hazine her türlü çalışmayı yaptı. Hazinenin üzerinde bir yük yok. Bizim üzerimizde hiçbir risk olmayacak.

"Bankalar Şu Anda Çok Mutlular"

Bankalar şu anda çok mutlular. Döviz fiyatlarının yükselmesinden kaynaklanan problem en çok büyükleri, bankaları etkiliyor.

Dolarizasyon Türkiye'de bir gerçek, aldığımız tedbirlerle en düşük seviyeye indireceğiz. Ekonomi aktörleri spekülasyonlara artık sert tepki gösterecektir. 

Biz vadeleri mümkün olduğunca uzatmaya çalışıyoruz. Kamu bankaları başta olmak üzere bugün gelen talepleri karşılayamadılar. Bankaların yükü yok, bankaları rahatlatıyoruz. Düşük faize insanlarımız alışıyor, bankalarımız da alışıyor. 

"Döviz Hesabı Olma Şartı Yok"

Döviz hesabı olma şartı yok. Bir defaya mahsus bir uygulama yok. 3 ay kaldınız, sonra sisteme bir daha girmek istediniz, girersiniz. Bir kereye mahsus falan değil. Nerden ne uyduracaklarını şaşırdılar, yemezler.

Döviz tevdiat hesaplarından ve döviz cinsinden Türk lirası vadeli hesaplara dönülmesi halinde Merkez Bankası mevduat ve katılım fonu destek sağlayacak. 

Bakanlığımız da vadeli faiz tutarı ile kur karşılığı arasındaki farkı karşılayacak.

İnsanları Gıdıklamak

Farklı enstrümanları kullanmamızın sebebi, insanları gıdıklamak. Alışkanlık var, paramı kasada tutayım. Ya da dövize çevireyim. Yastıkaltında 280 milyar dolar karşılığı 5 bin ton altın olduğu var sayılıyor. Getir altınını bankalarımız çok özgün hazırlıklar yapıyolar. İster saf altına çevirelim, ister sertifikanı verelim diyeceğimiz. Ticarete katılmamış bir malın aslında değeri yoktur. Artı yastıklanın riskleri de çok fazla.

Yastıkaltı Altınlar

(Yastıkaltı altınlar) 280 milyar dolar karşılığı 5 bin ton altın olduğu varsayılıyor. Yastıkaltının riskleri çok açık. Ticarete katılmamış bir paranın hiçbir karşılığı yoktur. Ekonomiye kazandırılması şart. Çok özgün şeyler geliyor, onu da bankalarımız açıklayacak. 

KDV’nin sadeleştirilmesi hayalini gerçekleştiriyoruz. Özellikle de KDV iadelerini hızlandırıyoruz.


Türkiye başka bir alana girdi. Cari açığın azaldığı, istihdamın arttığı, üretimin patladığı, ihracatta elde edilecek ivmeyle yepyeni yatırımların yapıldığı bir Türkiye'nin manifestosuydu dün aslında. Sayın Cumhurbaşkanımızın ilan ettiği manifesto bizi başka bir Türkiye'ye götürüyor."

nureddin nebati dolar dolarizasyon ekonomi erdoğan