Parti Kurucularından Hakan Ayaz Zafer Partisi'nden Zehir Zemberek Sözlerle İstifa Etti
Zafer Partisi'nin Kurucu İstanbul İl Başkan Yardımcısı Hakan Ayaz, partisinden sert bir açıklamayla istifa etti.
Zafer Partisi arka arkaya gelen istifalarla sarsılıyor. Genel Başkan Yardımcısı İsmail Türk kısa süre önce istifasını açıkladı.
İstanbul İl Başkanı Mustafa Can'ın istifasını ise İstanbul İl Başkan Yardımcısı Hakan Ayaz'ın istifası izledi.
Zafer Partisi'nde Ümit Özdağ ve Ali Çolak'a yakınlığıyla bilinen önemli bir figür olarak öne çıkan Ayaz, Mustafa Can'ın istifasının ardından sosyal medya hesabından "Başkanım biz senin bu partiye emeklerini biliyoruz, başkaları bilmese de kıymetini biliyoruz. Ankara'daki sağır sultanlara diyorum ki vefası olmayanın davası da olmaz" demişti.
Ümit Özdağ'ın "Yeni Yol Arkadaşları"
Ümit Özdağ'ın "yeni yol arkadaşları" arasında maddi menfaat peşinde olanlar, şantaj iddiaları ile gündeme gelenler, tarikat şeyhleriyle fotoğrafları olanlar ve "Anavatan Partisi döneminin sarı papatyaları gibi liyakatsiz olmalarına rağmen cinsiyet kotası sebep gösterilerek dilekçe yazamayacak nitelikte hanımefendiler" olduğunu belirten Hakan Ayaz, "Varını yoğunu bu dava uğruna vermiş Türk milliyetçilerine karşı bu profilde şahısları tercih etmek midir ahlak, vefa?" diye sordu.
"Sirke Benzettiğim Bu Yapıda Benim Yerim Yoktur"
Zafer Partisi'nde iyi niyetlilerin ve emek sarf edenlerin istenmeyen adam ilan edildiğini ancak dalkavukların, menfaatçilerin makbul hale geldiğini belirten Ayaz, "Beni tanıyanlar bilirler ki makam için mevki için yapılanlar karşısında susmak fıtratımda yoktur. Mevcut durumunu bir sirke benzettiğim bu yapıda benim yerim de yoktur" ifadelerini kullandı.
Hakan Ayaz Kimdir?
Hakan Ayaz, Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ ve Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Dinçer Çolak'ın yakın dostlarından biri olarak bilinen Hakan Ayaz, geçmişte Ülkü Ocakları'nda yöneticilik yapmış, Tuğrul Türkeş'le birlikte Aydınlık Türkiye Partisi'nin kuruluşunda yer almış ve 2006 yılından itibaren Ümit Özdağ'ın yanında bulunmuş ve aynı zamanda 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü'nün üst düzey yöneticiliğini yürütmüştü.