Serok Ahmet'in Kürtçülük Aşkı Depreşti: Gelecek Partisi'nin Kürt Meselesi Dosyası

TAKİP ET

"Serok" lakabı ile maruf Ahmet Davutoğlu'nun partisi Gelecek Partisi, Kürt Meselesi dosyası yayımladı.

Gelecek Partisi'nin yayımladığı Kürt Meselesi dosyasında ulus devlet düşmanlığından, KCK'ya şefkatle bakmaya, Türkiye sınırları dışarısında yaşayan Kürtlere müşfik bir el uzatmaktan Kürtçe anadil öğretimine birçok Kürtçülük unsuru bulunuyor.

Hemen girişte "Yeni Bir Zihniyet" başlığı ile yer alan maddede Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu "tektipleştirici, ayrımcı ve güvenlikçi otoritet paradigma" olarak tanımlandı.

Maddede "Yaşanan ağır travmaların etkisiyle geçen yüzyılın başında hayata geçirilen tektipleştirici, ayrımcı ve güvenlikçi otoriter paradigma, yüzyıl sonra bugün bile yüzleşmek ve çözmek zorunda olduğumuz pek çok maliyet üretmiştir. Cumhuriyetimiz 100. yılına girerken bir asır öncesine giden sorun başlıkları daha fazla varlığını sürdüremez." ifadeleri kullanıldı.

"Anadilin Eğitimde ve Sosyal Hayatta Kullanımı" maddesinde "Bu bağlamda, ülkenin asli dillerinden olan Kürtçe’ye yabancı veya bilinmeyen dil muamelesi yapılması kabul edilemez. Resmi dilimiz Türkçe olmakla birlikte Kürtçenin kamusal hizmet alanlarında kullanılması Kürt vatandaşlarımızın aidiyet bilincini güçlendirilmesi bağlamında ayrıştırıcı değil birleştirici bir etki yapacaktır. Kamusal alanda, devletin ve yerel yönetimlerin sunduğu tüm hizmetlerde Kürtçenin de kullanılmasının önündeki ideolojik ve yasal engellerin kaldırılması şarttır." ifadeleri yer aldı. 

"Demokratik Yerel Yönetimler" maddesinde ise Kürtçü terör örgütlerinin ve uzantılarının üst yapısı olan KCK, meşru bir güçmüş gibi bir "vesayet uygulaması" olarak tanımlandı. Maddede "İşlevsel ve demokratik bir yerel yönetimler sistemi için başta Anayasanın 127. maddesi olmak üzere merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki baskıcı uygulamalarına izin veren tüm yasal düzenlemeler ilga edilmelidir. Yerel yönetimler demokratik bir hukuk sistemi ve vatandaşlar karşısında sorumlu kılınmalıdır. Bu bağlamda seçilenler üzerinde açık bir vesayet niteliği taşıyan KCK uygulamasına da demokratik hukuk devleti ile çelişen kayyum uygulamasına da karşıyız. Seçilmiş belediye başkanlarının yargı kararı olmaksızın görevden el çektirilmesi kabul edilemez. Ayrıca, görevden alınan belediye başkanının yerine İçişleri Bakanının inisiyatifiyle kayyım atanması da milli iradenin tecellisini engellemektedir. Bu çerçevede, mahkeme kararına istinaden görevden alınan seçilmiş belediye başkanının yerine yine seçimle oluşturulmuş belediye meclis üyelerinden birinin seçilmesi teminat altına alınmalıdır." ifadeleri kullanıldı.

"Sınır Ötesindeki Kürtler" maddesinde Türkiye dışında yaşayan Kürtler "soydaş" olarak nitelendirildi.  "Biz, doğal tarihdaş ve soydaş olarak gördüğümüz komşu ülkelerdeki Kürtlere bu genel ilke çerçevesinde bakıyoruz." denilen maddede,  "Sınır ötesinde yaşayan Kürtlerin geleceği ne emperyalist güçlerin ne de terör örgütlerinin insafına terk edilemez. Türkiye olarak sorumluluğumuz ve görevimiz, sınırlarımızın dışındaki Kürtleri tehdit olarak görmek yerine bütün diğer soydaşlarımız gibi Kürtlerin de bulundukları ülkenin onurlu ve eşit vatandaşları olmalarına katkı sunmaktır. Komşu ülkelerin toprak bütünlüğüne saygı çerçevesinde gerçekleşecek böylesi bir katkı bu ülkelerle aramızdaki barışçıl ilişkileri güçlendirecektir." ifadeleri yer aldı.

AKP'de siyaset yaptığı sıralarda Kürt açılımına büyük destek veren ve Başbakanlık görevinde bulunduğu zamanlarda "Serok" olarak anılan Ahmet Davutoğlu'nun partisi Gelecek Partisi'nin Kürtçülük dolu bu metni "Yeni Bir Demokratikleşme Sürecinin Temel Unsurları" başlığıyla yayımlandı.


gelecek partisi serok ahmet kürt meselesi kürtçülük ahmet davutoğlu