Sinan Oğan'ın Hayal Ürünü Geçmişi Faş Edildi

TAKİP ET

Sinan Oğan'ın hayal ürünü geçmişi faş edildi.

14 Mayıs'ta ATA İttifakı'nın adayı olarak seçimlere giren ancak 2. tur seçimlerinde AKP'li Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyen Sinan Oğan'ın hayal ürünü geçmişi faş edildi. 

Zafer Partisi'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Azmi Karamahmutoğlu, kendisine Sinan Oğan'la ilgili sorulan soruya "Ben Oğan'ı tanıdığımda sosyalistti" diye yanıt vermişti.

Bunun üzerine X hesabından paylaşım yapan Oğan, şu ifadeleri kullandı:

"Azmi Karamahmutoğlu,
Önemli bir seçim arefesinde seçimlerde yüzde 5,2 oy almış birisinin tabanından oy alma çareleri aramak yerine sürekli bu kitleye iftira atarak siyaset kalibreni ortaya koyuyorsun! Daha önce şahsıma iftira attın ama Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile olan dostluğumuz ve seçimlerdeki beraberliğimiz yüzü suyu hürmetine cevap vermedim. Ama görüyorum ki ben cevap vermedikçe sen iftiralarına devam ediyorsun. Ve artık günah bizden gitti!

İstanbul gibi aziz bir şehrimize Belediye başkan adayı olmuşsun ama utanmadan yalan konuşup, iftira atıyorsun. 

Güya sen beni tanıdığında ben sosyalistmişim! Sen beni ne zaman tanıdın Azmi Karamahmutoğlu? 

Sen Mersin’de Meslek Yüksekokulu’nda okuduğunda ben İstanbul’da okuyordum o esnada tanışmadık. Rahmetle andığım İstanbul Ülkü Ocakları eski il başkanı Nihat Çetinkaya ile beraber 1988 yılında İstanbul’da Azerbaycan Derneği’ni kurup Azerbaycan’ın bağımsızlık mücadelesi verdiğimizde tanışmış olamayız zira sen oralarda yoktun, yine rahmetle andığım Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Başkanı Turan Yazgan hocamla beraberdim, 1989’da Türk Dünyası Atlasını ilk defa olarak ben hazırlamıştım orada da tanışmadık. Ben onların yanında Türk dünyası mücadelesi verdiğimde de tanışmadık. 1990 yılında Rus tankları Bakü’de katliam yaptığında Sovyetler Birliği İstanbul Başkonsolosluğu önüne şahsen 25 bin kişiyi yığıp mitinge liderlik ettiğimde de sen yoktun, orada da tanışmadık. Ardından Azerbaycan’a gittim orada da rahmetli Elçibey’in yanındaydım, orda da tanışmadık seninle. Sonrasında Azerbaycan’da TIKA Temsilcisi olarak Türk dünyasına hizmet veriyordum ve üniversitede öğrenci yetiştiriyordum, orada da tanışmadık. 2000 yılında Türkiye’ye dönüp Ümit Özdağ ile ASAM’da çalışmaya başladım. Orada da tanışmadık. Yine sonrasında MHP’de Sn. Genel Başkana danışmanlık yaptım, sonrasında da mecliste MHP milletvekiliydim. Buralarda da tanışmadık. Seninle ilk buluşmamız 2015 yılında benim MHP Genel Başkan Adaylığım zamanında İstanbul’da bir ofiste oldu. O zaman bana genel başkan olursam seni partiye yeniden alıp almayacağım sormuştun ve ben de elbette partiden kopan herkesi toparlayacağım demiştim sen de beni desteklediğini ifade etmiştin. Madem ben sosyalisttim neden benimle görüştün ve desteklediğini ifade ettin? Sonra seni en son Kemal Kılıçtaroğlu’ndan bir vekillik kapmak için HDP ile kolkola görmüştük. Kılıçtaroğlu kimlere kimlere vekillik verdi de seni kullanıp bir vekilliğe dahi layık görmeyip buruşturup bir kenara attı.

Bir ara ATA ittifakı ve Zafer Partisi’ne oy verip oyunuzu heba etmeyin diyordun… En son seçimlerde şu an adayı olduğun Zafer Partisi’ne oy vermediğin gibi Türk Milliyetçilerini Zafer Partisi yerine CHP’ye oy vermeye çağırıp HDP ile kol kola girmeye davet ediyordun!

Bu tiplerin ortak bir özelliği vardır. Ellerinde bir kantar olduğunu, herkesin ülkücülüğünü milliyetçiliğini tartabileceklerini sanıyorlar. Sözüm ona ‘en ülkücü onlar’ oysa ki Kılıçdaroğlu’nun arkasında dolandıklarında o kantarın kendilerini de tarttığını unutuyorlar. Öyleyse açıkça söyleyeyim İstanbul seçimlerinde durduk yere bize iftira atarak kaydedeceğiniz mesafe yok. Aksine ne Sinan Oğan Gönüllüleri’nden ne de Türkiye ittifaki Partisi üyelerinden ve hemşeri gruplarımızda tek bir oy dahi alamayacaksın! 

Ayrıca ömrünü Türk dünyasına hizmet mücadelesinde geçirmiş ve tüm bunları yapmak sosyalistlik, bir vekillik kapmak için Kılıçtaroğlun kuyruğunda HDP ile kolkola girmek milliyetçilik, ülkücülük öyle mi Azmi Karamahmutoğlu?"

 

Ancak Sinan Oğan'ın Azmi Karamahmutoğlu'nu hedef alan sözleri, bahsi geçen olaylardaki aktörler tarafından daha önce de yalanlandı. 

Sen Damat Kontenjanından Vekil Oldun

İsfendiyar Ekşi attığı tivitte "Bak Sinan Oğan bahsettiğin işler var ya onların bir çoğunda ben en öndeki bir kaç kişiden biriydim 25 bin kişiyi topladım dediğin o mitingde bir tane pankart vardı onu da ben yazdım ellerimle Sen damat kontenjanından MHP milletvekili olana kadar hiçbirimizin hayatında yoktun" dedi.

 

Şeref Gül ise şunları söyledi: 

"Yalan konuşma, o öyle olmadı, bir siyasetçinin sözü namusudur. 
Florya’da sizi benim olan o ofiste bir araya getiren kişi bizzat benim!
Azmi Karamahmutoğlu, sen benden ısrarla istediğin için o ofise benim ısrarımla hatırım için geldi!
Bu görüşme toplam 10 dakika sürdü. 
Görüşmemizin hiç bir yerinde
Senin bahsettiğin üzere Azmi beyin senden her hangi bir talebi ya da beklentisi olmadı olmazdı da. 
Aksine senin narsist konuşmalarından rahatsız oldu ve görüşmeyi sonlandırdı. 
O ofisteki hikayeniz bu kadar. 
Bu görüşme 2016 yılındaydı ve Azmi başkan 2011 yılındaki genel seçimlerde MHP’den İstanbul 3. Bölge MV adayıydı, 2012’de de MHP İstanbul İl Kongresinde başkan adayıydı, kongredeki konuşması internette duruyor. Hayali, yalan bir diyalog uyduruyorsun. Ofisteki diğer arkadaşlarımız da bunun tanığıdır. Sen yanaştığın Saray’da utancınla, ayıbınla sus ve otur.” 

Sahte Geçmiş Yazarak Ülkücü Hatıraya Çörekleniyor

Son olarak eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Hakan Ünser, Oğan'ın hayal ürünü geçmişini faş etti. Ünser şu ifadeleri kullandı: 

"Önce bilmeyenler için söyleyelim, AÖS İstanbul’un en büyük öğrenci yurdudur. 1990 yılında Bizim Ocak Dergisi etrafında faaliyet gösteriyorduk. AÖS’te Ülkücü teşkilatımıza başkan seçememiş, üç kişilik bir komisyon kurmuştuk. 

Azerbaycan’da menfur 20 Ocak olayları olduğunda bu üç kişilik başkanlık komisyonunun bir üyesiydim.  

Dün gibi hatırlıyorum, 10. Bloktaki odama sonradan üniversitede hoca olan M.U. sabahın erken saatlerinde ağlayarak geldi. Gazetelerin ön sayfalarını göstererek bir şeyler yapmamız gerekiyor dedi. Yurttaki arkadaşları topladık. Gelişmeleri takip etmek için 50 kadar arkadaşla hep birlikte yurdun içinden hareket eden İETT otobüsüne binerek Aksaray’da bulunan Azerbaycan Derneği’ne gittik. Başkan Nihat Çetinkaya odasında telefonun diafonu açık şekilde Bakü ile görüşmeler yapıyordu.

Oradan aldığımız bilgileri düşünür halde, yükselen kızgınlık ve çaresizlik duyguları içindeyken sonradan kaymakam olan İÜ SBF den O.C.’nın teklifiyle üniversite öğrencileri  yan odaya geçtik bir eylem komitesi kurduk.

Bir gün sonra Rus elçiliği önünde protesto kararı aldık ve Taksim’de saat 12’de buluşmak üzere dernekten ayrıldık. Yurtlarda ve Ülkü Ocaklıların evlerinde büyük hareketlenme oldu. Ertesi gün o günlerde trafiğin açık olduğu İstiklal Caddesi'nin trafiğini kendi yazdığımız “Şii Sünni yok Müslüman Türk var” pankartı ile keserek anlaştığımız şekilde protestoyu başlattık. Pankartın bir ucunda ben bir ucunda rahmetli Naci A., ikimizin arasında ise Azmi Karamahmutoğlu, Servet A. ve Nihat vardı. Polis müdahale etti, Azmi Karamahmutoğlu gözaltına alındı.

Trafik ve polis müdahalesi yüzünden daha ileri gidemedik, o ara elinde mikrofon olan bir öğrenci konuşmaya yeltendi. Yakınında bulunan Ülkü Ocaklı arkadaşlar buna izin vermediler, elinden mikrofonu alıp eski ocak başkanı E.K’a verdiler ve konuşmayı o yaptı. 

Çok sonradan o öğrencinin Sinan Oğan olduğunu öğrendim. 

Eskiden sosyalist miydi, değil miydi bilemem. İnsanların ne zaman hangi sebeple fikir değiştirdiğini bilemeyiz, o iş imza kampanyasına destek ve oy verenleri ilgilendirir diye düşünüyorum.

Beni ilgilendiren o dönemin ülkücü gençlerinin gururla tertipledikleri bir protestonun hatırasına kendine sahte bir geçmiş yazarak çöreklenme girişimidir."

 

Not: Tivitlerdeki yazım yanlışları tarafımıza ait değildir. 

sinan oğan azerbaycan hakan ünser ülkücü ocakları azmi karamahmutoğlu