Türk Kadınının Çalışma Hayatındaki Yeri - V

TAKİP ET

SONUÇ YERİNE: ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Kadının toplumda hak ettiği yeri alabilmesi, çalışma yaşamında dezavantajlı konumdan çıkaracak önlemlerin alınması, erkeklerle eşit fırsatların tanınması ve geleneksel zihniyetin kırılması ile mümkündür

SONUÇ YERİNE: ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Kadının toplumda hak ettiği yeri alabilmesi, çalışma yaşamında dezavantajlı konumdan çıkaracak önlemlerin alınması, erkeklerle eşit fırsatların tanınması ve geleneksel zihniyetin kırılması ile mümkündür. Geleneksel aile yapısının eşitlikçi ilişkilerle yenilenmesi ve kadına özcü mesleklerle ilişkin yargıların ortadan kaldırılması gerekmektedir. Ayrıca, eğitim alanında ve medyada da önemli değişimlere gerek vardır. Kadınların daha fazla söz sahibi olabilmelerinin yolu eğitim, çalışma ve siyasal kararlara katılımdan geçmektedir. Kadınlar, eğitim seviyeleri ve çalışma yaşamındaki durumlarına paralel biçimde karar alma mekanizmalarında da yeterince temsil edilmelidirler. TBMM'deki yüzde 17,45'lik kadın milletvekili oranının Uganda'da yüzde 17,4, Güney Afrika'da yüzde 25, Meksika'da yüzde 14, İsveç'te ise yüzde 40.4 olduğu görülmektedir.[1] Sonuç olarak çalışma hayatında kadının yaşadığı sorunlara ilişkin çözüm önerilerini genel olarak şöyle sıralamak mümkündür: İşyerlerinin ihtiyaçlarına göre kadınlara yönelik olarak kısa süreli meslek kazandırma programları ve aktif istihdam tedbirleri geliştirilmelidir. Eğitim sistemi ile işgücü piyasası arasında güçlü bağlantılar kurulmalıdır. Yaşam boyu öğrenmeye ve kırdan kente göçenlerle genç işsizlerin eğitimlerine odaklanılmalıdır. Fırsat eşitliğine dönük uygulamaların geliştirilmesi için sivil toplum kesimleriyle işbirliği gerçekleştirilmelidir. Bu bağlamda, erkeklerin bilinçlendirilmesine yönelik eğitim de fevkalade önem taşımaktadır. Kadın dernekleri dışındaki diğer sivil toplum kuruluşlarının da işbirliği ve koordinasyon içinde öngörülen ortak amaçlar doğrultusundaki faaliyetlerini artırmaları gerekmektedir. İşyerlerinde ayrımcılığa karşı yasalar konulmalı ve uygulanmalıdır. Ücret eşitliği sağlanmalıdır. Okuma-yazma bilmeyen kadın sayısının hızla azaltılması için özel bir eğitim planı uygulanmalıdır. Eğitim sistemi ile işgücü piyasası arasında güçlü bağlantı kurulmalıdır. Şiddetin ve ayrımcılığın önlenmesi, fırsat eşitliğine dönük uygulamaların geliştirilmesi için sivil toplum kesimleriyle işbirliği gerçekleştirilmelidir. İşçi ve İşveren Sendika ve Konfederasyonları arasındaki sosyal diyalog, kadın istihdamı konusuna odaklı olarak geliştirilmelidir. [1] http://www.nostaljim.org/B3/viewtopic.php?f=69&t=4353 Yazı dizisinin dördüncü bölümü: Türk Kadınının Çalışma Hayatındaki Yeri - IV