Uygur Hareketi'nden Pekin Olimpiyatları'nı Boykot Çağrısı
Uygur Türkleri, soykırım suçlusu Çin'de yapılacak olan Pekin Olimpiyatları'nın boykot edilmesi çağrısında bulundu.
Pekin Olimpiyatları’nın başlamasına sayılı günler kala, sivil toplum kuruluşları da boykot çağrılarını sürdürüyor.
Uygur Hareketi (CFU) İcra Direktörü Rushan Abbas, Çin’in Uygur’lara uyguladığı soykırımın günümüzün en önemli krizlerinden biri olduğunu vurgulayarak, sporculara olimpiyatlara katılmama çağrısında bulundu. Sponsorları da bir an önce hatalarından geri dönmeye davet eden Abbas, tüm dünyaya şöyle seslendi: "Herkese soruyorum. Bu oyunlar mı daha önemli yoksa insanlık mı?"
Daha önce ABD, İngiltere, Kanada ve Avustralya, Çin zulmüne tepki olarak olimpiyatlara resmi heyet göndermeme kararı almıştı. Ayrıca geçtiğimiz ay Londra Uygur Mahkemesi de Çin’in Doğu Türkistan’da soykırım suçu işlediğine karar vermişti.
CFU Direktör Yardımcısı Turnisa Matsidik-Qira ise yaptığı açıklamada, olimpiyatların boykot edilmesi için bir yıldır uğraş verdiklerini belirterek, mücadelelerini sonuna kadar devam ettireceklerini vurguladı. Öte yandan Barış Projesi ve Yahudi Dünya İzleme Örgütü de CFU ile birlikte başlattıkları imza kampanyasında, Pekin’de düzenlenecek olimpiyatlara sponsor olan Coca-Cola, AirBnB ve Procter & Gamble gibi şirketleri, bu kararlarından derhal vazgeçmeye çağırdı.
Hükümetlerin ve insan hakları örgütlerinin Uygur soykırımına yönelik artan hassasiyetlerine rağmen, büyük şirketler yaşanan trajediyi görmezden gelmeye devam ediyor. Son olarak Social Capital'in CEO'su ve Golden State Warriors'ın sahibi Chamath Palihapitiya, Uygur soykırımını umursamadığını söyleyecek kadar ileri gitti. Bu tür davranışlar, otoriter rejimlerin ekmeğine yağ sürmekten başka bir amaca hizmet etmiyor.
Uygur Soykırımı
Çin'in işgalci olarak bulunduğu Doğu Türkistan'da 2014'ten bu yana sürdürdüğü Uygur Soykırımı, Hollanda, İngiltere, Kanada, ABD gibi birçok ülke tarafından resmi olarak tanınıyor.
Uluslararası insan hakları örgütlerinin raporlarına göre 1 ile 3 milyon Uygur, Kazak, Kırgız ve Özbek Türkü toplama kamplarında tutuluyor ve bu kamplarda tutulan esirler sistematik olarak işkence, tecavüz ve köleleştirmeye tabi tutuluyor.
Bunun yanında Uygur Türklerini hedef alan sistematik soykırımı durdurmasına yönelik çağrılara "radikal İslamcı terörizmle mücadele ettikleri" iddiasıyla yanıt veren ÇKP, terör örgütü Taliban'ın Kabil'i ele geçirmesi halinde kurulacak olan hükümeti tanıyacağını açıkladı. Bu durumda Çin, terör örgütü Taliban'ın kuracağı sözde hükümeti tanıyan ilk ülke olacak.
Soykırımın tanıklarında biri olan -gerçek ismi açıklanmayan- eski Çin polisi Jiang, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada toplama kamplarına "terör" suçlamasıyla masum, sıradan Türklerin nasıl kapatıldığını ve ne tür şiddetlere maruz kaldıklarını bir bir anlatmıştı.