Afganistanlı Kadınlar İçin Taliban Tehdidi

TAKİP ET

Afganistan'da yaşayan kadınlar 2021 yılında çağ dışı uygulamalarla kendilerine eziyet eden Taliban tehdidiyle karşı karşıya.

Molla Ömer önderliğinde kurulan İslamcı hareket ve askeri organizasyonu Taliban 1996'dan 2001'e kadar, Afganistan'ın neredeyse dörtte üçüne hükmetti ve Afganistan İslam Emirliği’ni kurarak şeriat kurallarını sıkı sıkıya uyguladı. 

2001 yılında ABD’nin New York eyaletinde gerçekleştirilen 11 Eylül saldırılarına kadar etkin bir şekilde ülkeyi yöneten Taliban, bu saldırıların ardından ABD askerlerinin Afganistan’a girmesiyle kan kaybetti. Ancak Taliban ülkede hüküm sürdüğü yıllarda çeşitli işkencelerle halk üzerinde unutulmayacak izler bıraktı.

Şeriat hukukuna körü körüne bağlı olan terör örgütü insanları veya diğer canlıları tasvir eden resimler ve filmleri, enstrüman kullanılan müzikleri yasakladığı gibi, Bamyan'ın 1500 yıllık Buda heykelleri de dahil olmak üzere çok sayıda anıtı da yok ederek kültürel soykırıma girişti. 

Taliban’ın hüküm sürdüğü dönemde sakalı ‘yeterince uzun olmayan’ erkekler hapse atıldı, hırsızların elleri kesildi. Erkeklere, evine en yakın camide 5 vakit namaz kılma mecburiyeti getirildi. Emri bil Maruf görevlileri camilerde yoklama aldı ve mazeretsiz camiye gitmeyenlere ağır yaptırım uygulandı. Namaz surelerini bilmeyenler kırbaçlandı. Bütün okullar medreseye dönüştürüldü. Ders kitaplarındaki görseller yok edildi. Toplu taşıma araçlarındaki aynalar, kadınlara bakılabileceği gerekçesiyle kaldırıldı. Çeşitli sebeplerle kesilen eller şehir meydanlarında sergilendi. 

Geçmiş dönemde yapılan işkenceler 2021’de de devam etti. Perşembe günü Taliban’ın Herat’ı ele geçirmesinin ardından internette paylaşılan görüntülerde Taliban militanlarının hırsızlıkla suçlanan kişileri katrana bulayıp, sokaklarda dolaştırdığı görüldü. Ayrıca Taliban Takhar vilayetinde burka giymeyen bir kadını infaz etti. 

Ülke genelinde uygulanan kuralların yanı sıra kadınlar için son derece korkunç yasaklar da getiren Taliban; kadınların okula gitmesini, sağlık hizmetleri dışındaki işlerde çalışmasını (erkek doktorların kadınları görmesi de yasaklandığı için) ve yanlarında bir erkek olmadan dolaşmalarını yasakladı. Kadınların burka giymelerini zorunlu kılan örgüt, kuralları çiğneyen kadınları kırbaç cezasına çarptırdı veya idam etti. 

Kadınlara söz hakkı vermeyen ve onları birer ‘mal’ gibi gören Taliban, kadınların siyasete atılmasını ya da kamusal alanda konuşmasını da yasakladı.  Afganistanlı kadınlar için hayatı zindana çeviren örgüt korkunç işkencelerle kadınları ‘köle’ haline getirdi. 

Afganistanlı Kadınların Taliban Dehşeti

Giydikleri burkanın altında vücutlarının en ufak bir kısmı görünse dahi sokak ortasında kırbaçlanan Afganistanlı kadınlar, Taliban’ın hüküm sürdüğü yıllarda insanlık dışı uygulamalarla cezalandırıldı.

Zina ile suçlanan kadınlar onlarca erkeğin önünde idam edildi. Okula gitmek isteyen kız çocukları darp edildi. 1996 yılında oje süren bir kadının baş parmağının ucu kesildi. Telefonda bir erkekle konuştuğu duyulan kadın, 40 kırbaç cezasına çarptırılarak onlarca erkeğin önünde kırbaçlandı.

Taliban’ın Kararttığı Hayatlar 

Ludwig Boltzmann İnsan Hakları Enstitüsü direktörü ve eski Afganistan Büyükelçisi Zalmay Khalilzad'ın eşi Dr. Cheryl Benard tarafından 2017 yılında yazılan makalede, Afganların diğer mültecilere oranla çok daha fazla ‘cinsel şiddet suçu’ işlediği bilgisi yer aldı. Yıllarca mültecilerle beraber çalışan Benard’ın gözlemlerine göre Afganlar özellikle kamu kurumlarında bu suçları işledi. Yıllarca süren cinsel saldırı suçlarıyla bilinen Afganlara Avrupa’nın bakış açısı ise 15 yaşında bir kızı yolda sürükleyip toplu tecavüz ettiklerinde değişti. 

Taliban’ın öğretileriyle yetiştirilen Afganların Avrupa’da karıştığı olaylardan bazılarını derleyen Benard’ın notları şöyle:

- Erasmus Öğrencisi üç Afgan, Viyana'da Türk bir kadını tuvalete kadar takip ederek başını defalarca porselen klozete vurdu. Genç kadını karşı koyamayacak duruma getirene kadar darp eden Afganlar, bayılmak üzere olan kadına sırasıyla tecavüz etti.

- Yirmi bir yaşındaki Slovak turist parkta oturduğu sırada kendisine tecavüz etmek isteyen bir Afgan’ın elinden son anda kaçabildi. Kaçan kadın, peşinden gelen Afganlar tarafından yakalanarak metrelerce sürüklendi. 

- Linz'de zeka geriliği olan bir kadın, Afgan sığınmacı tarafından kaçırılarak saatlerce tecavüze maruz kaldı. 

- Pansiyon işletmecisi 72 yaşındaki bir kadın, köpeğini gezdirdiği sırada Afgan sığınmacının tecavüzüne uğradı.

- İsveç’te bulunan bir grup Afgan, üniversite öğrencisi erkeği kaçırarak toplu tecavüz etti.

- Tuna Nehri yakınlarındaki bir parka giden 2 çocuklu kadın, çocuklarının gözü önünde sığınmacıların saldırısına uğradı. 

Benard, yıllar süren çalışmalarının ve çalışmaları sırasında tanık olduğu olayların ardından Afganlar hakkında, ‘’ Genç Afgan saldırganlar dürtü kontrollerinin olmadığını, hormonlarının alıp başını gittiğini ve kendilerinden ve dünyadan nefret ettiklerini özellikle de mutlu, kendinden emin ve kamusal alanda güvende hisseden kadınlara tahammülleri olmadığını söylüyorlar. Kanunlara, geleneklere, kamuoyuna, yerel değerlere veya genel ahlâka saygı duyma niyetlerinin olmadığını söylüyorlar. Bunların hepsinden öyle nefret ediyorlar ki kendi hayatlarını, geleceklerini ve özgürlüklerini zarar vermek uğruna tehlikeye atıyorlar’’ şeklinde bir yorum yaptı. 

Örgüt Hikayeleriyle Büyüyen Kadınlar 2021 Yılında Taliban Kurbanı Olmamak İçin İntihar Ediyor

Varlıkları yok sayılan ve evlerine kapatılarak yalnızca nefes almalarına -kuralları çiğnemedikleri sürece- izin verilen Afganistanlı kadınlar Taliban’ın eline geçmektense ölmeyi tercih ediyor. Örgütün Afganistan yönetimini yeniden ele geçirmesi üzerine geçmişte yaşanan olayların tekrar yaşanacağının farkına varan kadınlar yaşamlarına son vererek ‘şerefli bir şekilde’ ölmeyi tercih ediyorlar. 

Afgan Mülteciler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (ARSA) Kurucusu ve Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Zakira Hekmat’ın "Birçok kadın 'Bizi Taliban götürmesin, bu ölüm daha şereflidir' diyerek intihar ediyor" sözlerinin ardından ‘’Taliban yönetimi altında yaşamak, kız çocukları ve kadınlar için ne demek?’’ sorusuna verdiği, ‘’Ölüm demek’’ yanıtı kadınların yaşadığı dehşeti gözler önüne serdi. Hekmat kadınların çaresizliğine dikkat çektiği konuşmasında ‘‘Şu an tüm Afganistan halkı tedirginlik içerisinde. Özellikle de kadınlar. Sosyal medyayı takip ediyorum. Orada tanıdığım aktivistler, kadın hakları alanında çalışan kişiler, gazeteciler, hepsi tedirgin. Çoğu ağlayarak dün ‘Bugün iş yerimizde son günümüz’ diye WhatsApp'ta ya da Facebook sayfalarında son durumlarını paylaşıyordu. Yaşananların çoğu şu an basında çıkmıyor. Dükkanlardaki kadın fotoğraflarını boyayarak silmeye çalışan kişiler var. Bu ne demek? Yani 20 sene öncesindeki kara günlere gitmek demek. Kadın istemiyoruz demek. Bu çok korkunç bir şey’’ ifadelerini kullandı.

Bir Kadın Olarak Erkeklerin Başlattığı Siyasi Savaşın Kurbanı Olduğumu Hissediyorum

Hayalindeki mesleği yapabilmek uğruna senelerce emek veren ancak gururla aldığı diplomasını Taliban kurbanı olmamak için kuytu köşelere saklamak zorunda kalan Afganistanlı bir kadın, “Bugün olduğum kişi olmak için günlerce ve gecelerce çalıştım. Bu sabah eve geldiğimde kız kardeşlerimle yaptığım ilk şey kimliklerimizi, diplomalarımızı ve sertifikalarımızı saklamak oldu. Yıkıcıydı. Gurur duymamız gereken şeyleri neden gizleyelim? Afganistan’da artık olduğumuz gibi tanınmamıza izin verilmiyor Bir kadın olarak erkeklerin başlattığı bu siyasi savaşın kurbanı olduğumu hissediyorum. Artık yüksek sesle gülemeyeceğimi, en sevdiğim şarkıları dinleyemeyeceğimi, arkadaşlarımla en sevdiğimiz kafede buluşamayacağımı, en sevdiğim sarı elbisemi giyemeyeceğimi ve pembe rujumu süremeyeceğimi biliyorum. Ve artık ne işime gidebilirim ne de yıllarca elde etmek için çalıştığım üniversite diplomam bir işle yarar” sözleriyle boşa giden emekleri ve kendisinden çalınan hayatı için isyan etti.

Güvenlik gerekçesiyle ismini vermeyen bir kadın gazeteci, “Afganistan’daki tüm kadınlar için ağlıyorum. Afgan kadınları özgür olmayacak. Kadınlar işe gidemeyecek ya da eğitim alamayacak. Taliban kadınları, gazetecileri, aktivistleri taşlayacak” diyerek son 20 yılda kazandıkları tüm hakları yeniden Taliban’a teslim etmek zorunda olmalarından yana duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Taliban Beni Öldürecek, Oturdum Gelmelerini Bekliyorum

Afganistan'ın ilk kadın belediye başkanı Zarifa Ghafari, Taliban'ın daha önce kendisini tehdit eden açıklamalar yaptığını ve çok sayıda suikast girişiminde bulunduğunu belirterek, “Benim gibi insanların peşine düşecek ve beni öldürecekler. Oturdum ve gelmelerini bekliyorum’’ dedi. 

Afgan kadın hakları aktivisti Seraj Mahbouba ise, “Tüm dünya liderleri ve tüm dünya, 20 yıldır Afganistan’a yaptıklarınız için utanın. Sizden gerçekten utanıyorum. Bütün dünyaya Afganistan’a yaptıklarını için sizden utanmalarını söyleyeceğim. Neden bunları yaptığınızı anlamıyorum. Sizin piyonlarınız mıyız? Gerçek olan şu ki; sizden hiç umudumuz yok. Hatta konuşmak da istemiyoruz. Çünkü konuşma zamanı bitti. Bugün Afganistan’da olanlar bu ülkeyi 200 yıl daha geri götürecek. Bunu nasıl aşacağız? Ben bunun düzeldiğini göremeyeceğim, öleceğim. Benden sonraki jenerasyon bile ülkemi olması gerektiği gibi göremeyecek. Gençler gidecekler, göç edecekler. Ne bekliyorsunuz onlardan? Bir daha kalmalarını ve yine savaşmalarını yine yenilmelerini mi? Aptalca bir kararın sonucu olan bir savaş için bir jenerasyon daha feda edeceğiz. Hepimiz yok olana kadar mı? Olan bu mu? Anlamıyorum, üzgünüm anlamıyorum. Hepiniz iğrençsiniz” sözleriyle dünya liderlerine seslendi.

‘Taliban, Afganistan’daki Kız Çocuklarının Listesini İstedi’ İddiası

Daha önce henüz 10-11 yaşlarındaki kız çocuklarına tecavüz ettikleri ortaya çıkan Taliban militanlarının ülkedeki 15 yaş üstü kız çocukları ile 45 yaş altı dul kadınların listesini talep ettikleri ve bu istek doğrultusunda kadınları ‘ganimet’ olarak değerlendirdikleri öne sürüldü. İddianın doğru olup olmadığı henüz netleşmemiş olsa da Taliban’ın geçmiş dönemde uyguladığı politikalar söz konusu iddiaların gerçeği yansıtma ihtimalinin oldukça büyük olduğunu düşünmek için yeterli oldu. 

Pazar günü yaptığı açıklamada kadınların burka giymeleri durumunda evden çıkmalarına ‘izin verileceğini’ ve onların ‘namuslarını koruyacaklarını’ belirten Taliban sözcüsünün ‘kadınların haklarına saygılı olacağız’ açıklamasına Afganistanlı kadınlar dahil olmak üzere kimse inanmadı çünkü örgüt geçmiş yıllarda binlerce kadının ölümüne sebep oldu. 

 

Nuran Çal

afganistan taliban afgan burka öldürüldü parmakları kesildi yakıldı elleri kesildi kadınlar taliban nedir ne zamandan beri afganistanda eziyet işkence görüntüleri kaçmak erkekleri şeriat molla ömer ne