Komünist Çin, Uygur Gazetecilere Hayat Hakkı Tanımıyor

TAKİP ET

Çin Komünist Partisi diktası, Uygur gazetecilere yönelik zulmünü hat safhaya çıkardı.

Uygur Hareketi ÇKP rejiminin gazetecilere uyguladığı baskıyı sert bir dille kınadı. Xi Jinping'in iktidara gelmesinden bu yana, özellikle Uygur gazetecilere eşi benzeri görülmemiş bir yıldırma politikası uygulanıyor.

Çin'de halihazırda toplam 124 gazeteci, hayatlarını tehdit eden koşullar altında bulunuyor. Tutuklu gazetecilerin 72’si ise Doğu Türkistanlı. Komünist Çin rejimi, Doğu Türkistan'a seyahat etmesine izin verdiği yabancı gazetecileri gözetim altında tutuyor. Serbestçe seyahat etmelerine izin vermiyor. Yazdıkları haber ve yorumlar iktidarı memnun etmezse, Çin'e girmeleri yasaklanıyor.

"Çin İşkence, Gözaltı ve Tacizleri Bırakmalı"

Rushan Abbas konuyla ilgili TamgaTürk ‘e yaptığı açıklamada, "Habercilikleriyle bağlantılı olarak gözaltına alınan tüm gazetecilerin serbest bırakılmasını talep ediyorum. Çin, özgürce haber ve bilgi aktardıkları için gazetecileri ve basın özgürlüğü savunucularını kaçırmayı, gözaltına almayı, işkence yapmayı ve taciz etmeyi bırakmalı. Ayrıca Michelle Bachelet'e, Çinli yetkililerin Doğu Türkistan'daki Uygurları ve diğer Türk topluluklarını hedef alan ve halen devam eden ağır insan hakları ihlallerine ilişkin raporu daha fazla gecikmeden yayınlaması çağrımı yineliyorum" dedi.

Çin rejimini, hem yurt içinde hem de uluslararası alanda basın özgürlüğüne ve bilgi edinme hakkına saygı duymaya davet eden Abbas, "Gazeteciler taciz etmeyi bırakın" ifadelerini kullandı.

Çin Zulmüne Uğrayan Gazeteciler

Çin rejimi, sınırları dışındaki Uygur gazetecileri de hedef alıyor. Uygurların Türk toplumuyla bütünleşmesine yardımcı olmayı amaçlayan bir yayın organı olan "Shebnem"in kurucularından şu an Fas'ta Çin’e iade riskiyle karşı karşıya olan İdris Hasan, tutuklanmasına sebep olan "kırmızı bülten"in İnterpol tarafından iptal edilmesine rağmen, Fas'tan Çin'e iade edilme tehdidi ile karşı karşıya.
 
Çin rejiminin gazabına uğrayan bazı gazeteciler ise şöyle:
 
Uygur Online'ın kurucusu İlham Tohti, rejimi eleştirdiği için ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. 2014'ten bu yana "bölücülük" suçundan hapis yatıyor.
 
Uygurca bilgilendirme sitesi Salkin'in eski yöneticisi Gulmira İmin, 2010 yılında "bölücülük" ve "devlet sırlarını ifşa etmekten" müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Halen Urumçi’de tutuklu.
 
Niyaz Kahar, 2009'da Urumçi'deki etnik ayaklanmalar sırasında ortadan kayboldu. Golden Tarim web sitesinde yasadışı haberler yayınlamaktan ve etnik ayrılıkçılık fikirleri yaymaktan suçlu bulunmuştu. Shikho hapishanesinde tutuluyordu.
 
2018'den beri tutuklu bulunan TV yapımcısı Erkin Tursun, "etnik nefreti kışkırtma, etnik ayrımcılık ve suçları örtbas etme" suçlamalarıyla 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
 
Popüler Uygur dergisi "Xinjiang Civilization"ın eski genel yayın yönetmeni Kurban Mahmut 2017’de ortadan kayboldu. 2020'de ésiyasi suçlardan" 15 yıl hapis cezasına çarptırıldığı doğrulandı.
 
"Xinjiang Daily" gazetecileri: 2018'de polis, "Xinjiang Daily'nin" genel yayın yönetmen yardımcısı İlham Weli'yi, gazetenin müdürleri Memtimin Obul ve Juret Haji'yi ayrıca gazetenin yan kuruluşu "Xinjiang Farmer's Daily"nin başkanı Mirkamil Ablimit'i gözaltına aldı. Yüksek ihtimalle Urumçi’de tutuldukları belirtiliyor.

komünist çin uygur türk gazetecilere hayat hakkı tanımıyor tamgaturk tamgatürk rushan abbas