AKP, doğayı ve tarım alanlarını tehdit eden yeni bir yasa teklifini Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na sundu. "Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" başlıklı düzenleme, özellikle zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasının önünü açmasıyla tepki çekti.
Mustafa Bildircin'in haberine göre, kanun teklifiyle birlikte Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreçlerinde de ciddi değişiklikler öngörülüyor. "ÇED Gerekli Değildir" uygulaması kaldırılarak, bunun yerine ilgili kurumların kısa süre içinde vereceği izinlerle faaliyetlerin başlaması sağlanacak. Orman Genel Müdürlüğü’nün vereceği izinler, ÇED sürecinde esas alınacak ve izinlerin tamamlanması için toplam 4 aylık bir süre belirlenecek. İzin çıkmaması durumunda ise ilgili kurumların onayı bağlayıcı sayılacak.
Teklif, maden ruhsatları için ödenecek bedellerde de indirim öngörüyor. Ruhsat ücretlerinde yüzde 30 indirim yapılacak. Ancak bu indirim nedeniyle oluşacak bütçe açığını kapatmak için ruhsat bedelinin genel bütçeye aktarılacak payı yüzde 50’den yüzde 70’e yükseltilecek.
"Kamu Yararı" Gerekçesiyle Zeytinliklere Madencilik İzni
Teklifin en tartışmalı maddesi ise 11. madde oldu. Düzenlemeye göre, zeytin ağaçlarının bulunduğu alanlar madencilik faaliyetlerine açılabilecek. Eğer maden faaliyetleri için başka bir alan bulunamazsa, zeytinlik alanlar kamulaştırılarak maden sahası haline getirilecek. Bu durumda, söz konusu zeytin ağaçları başka bir alana taşınacak. Kararı verecek olan bakanlık ise “kamu yararı” gerekçesiyle bu alanlarda madenciliğe izin verebilecek.
Teklif, çevre örgütleri, ziraat odaları ve muhalefet partileri tarafından büyük tepkiyle karşılandı. Özellikle Türkiye’nin önemli tarım ve ihracat ürünlerinden biri olan zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine kurban edilecek olması, doğa katliamı ve kamusal kaynakların özel şirketlere peşkeş çekilmesi eleştirilerine neden oldu.