Milletvekillerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, “iddialarla ilgili serzenişte bulunduğu” ancak Erdoğan’ın “Gündemimizde Peker yok” diyerek, kestirip attığı ifade edilirken, aslında Erdoğan’ın “Soylu’yu görevden almak için doğru zamanı beklediğine” işaret ediliyor.
Soylu’nun şu anda görevden alınmaması ya da istifa ettirilmemesinin tek nedeninin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, “terörle mücadelenin aksayabileceği, bunun da Türkiye’ye zarar verebileceği” gerekçesiyle Soylu’nun arkasında durması olduğu ifade ediliyor.
İddialar karşısında her geçen gün gerek kabinede gerekse AKP içinde “Soylu’nun yalnız kaldığı” dillendirilirken, AKP’li milletvekillerinden ve parti yönetiminden de Erdoğan’a, Soylu ile ilgili serzenişlerin geldiği belirtiliyor. AKP’deki milletvekilleri, “İddialar karşısında gereği yapılmadığı takdirde kamuoyu nezdinde hem parti hem de iktidar daha fazla yıpratılmak istenecek. Muhalefet bugünlerde iktidarı en fazla Soylu üzerinden eleştirmeye başladı. Ayrıca bu iddialar kamuoyunda da karşılık görmeye başladı. Süreç 17-25 Aralık gibi işlemiyor. Orada Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik, bakanlar üzerinden bir hamle yapılmak istenmişti. Bu, çok netti. Ancak iddialarla ilgili somut bir açıklama yapılamamış olması AKP’nin elini güçsüzleştiriyor” değerlendirmeleri yapılıyor. AKP içinde, Soylu ile TBMM Başkanı Mustafa Şentop görüşmesinde de “Soylu’nun Şentop’a verdiği yanıtın tatminkâr bulunmadığı” konuşuluyor. Soylu’nun “Peker’den ayda 10 bin dolar alan siyasetçi var” sözlerinin ardından başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere muhalefetin “Şentop’a yüklendiğine” dikkat çekilirken, “AKP’li milletvekillerinin de töhmet altında kaldığı” belirtiliyor.
"Süreci Yıldırım Götürdü"
AKP’de, Soylu’nun, dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu ile ilgili 'MYK üyelerini dinlettiği ve ‘hepinizin odalarında neler konuştuğunu dinletiyorum ve biliyorum’ dediği süreçle ilgili anlattıklarında “yanlışlıklar olduğu” da konuşuluyor. Davutoğlu’nun, başbakanlıktan azline giden süreçte parti içinde “Süleyman Soylu’nun değil, Binali Yıldırım’ın etkin olduğu, süreci Yıldırım’ın götürdüğünün” altı çiziliyor. MKYK öncesi toplanan imzalarda da “Soylu’dan çok Yıldırım’ın aktif rol aldığı ve ‘Davutoğlu’nun parti kodlarına aykırı hareketlerini bizzat Yıldırım’ın tespit ettiği” ileri sürülüyor.
"Erdoğan Bir Yere Not Aldı"
Soylu’nun televizyon programlarındaki sözlerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından da “uyarıldığına” dikkat çekilirken, bu sözleri nedeniyle de gerek kabine içinde gerekse AKP içinde tepki topladığı belirtiliyor. Soylu’nun kabine ile gerginliğinin önce eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile başladığı, sonrasında ise Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile “tepe noktasına ulaştığı” dillendiriliyor. Covid - 19 salgınının en başında uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasıyla ilgili yurttaşların paniğe kapılması ve ardından Soylu ile Koca’nın arasında gerginlik yaşanması ve Soylu’nun istifa etmesi de örnek gösteriliyor. Soylu’nun, bir gece ansızın istifa hamlesiyle “terörle mücadeledeki başarısı nedeniyle kabine içinde kendini test etmeye çalıştığı ve bir noktada da başarılı olduğuna” dikkat çekiliyor. Ancak AKP içinde “Cumhurbaşkanı Erdoğan bu hamleyi unutmadı, bir yere not etti” yorumları da yapılıyor. Erdoğan’ın da “uygun bir zamanda Soylu’nun görevden azlini isteyeceği” ileri sürülüyor.
"Brifing Almadı"
Soylu ile ilgili Peker’in iddiaları sonrasında MHP lideri Devlet Bahçeli’nin yaptığı hamle de konuşuluyor. AKP’de, “MHP lideri Bahçeli, Soylu ile ilgili adım attı çünkü Soylu özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında yürütülen terörle mücadelede etkin bir isim. Bahçeli, hem terörle mücadelenin aksaması durumunda Türkiye’nin zarar göreceğini düşünüyor hem de ‘bir suç örgütü lideri karşısında kabinenin güçlü olması’ gerektiğine işaret ediyor. O nedenle de Soylu’ya destek veriyor. Ancak Soylu, bu hamleleriyle kabine ve AKP içindeki varlığını düşürüyor. Cumhurbaşkanı da gerek kabinedeki gerekse AKP’deki rahatsızlığı bildiği için yan yana görünmekten kaçınıyor” yorumları yapılıyor. Erdoğan’ın, bu nedenle de Soylu’yu Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenen iki törene çağırmadığı, “yan yana görünmek istemediği” ifade ediliyor.
Öte yandan kulislerde son olarak Erdoğan’ın, asayiş ile ilgili brifingi de Soylu’dan almadığı konuşuluyor. Soylu’nun yerine MİT Müsteşarı Hakan Fidan’dan brifing aldığı iddia ediliyor.