Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 18 maddelik “KHK Mağduriyetleri Eylem Planı”nı açıkladı.
2016-2020 yılları arasında terör örgütü üyeliği kapsamında 1,5 milyondan fazla soruşturma açıldığına dikkat çeken Babacan, “On binlerce vatandaşımızın hakkı yendi. OHAL döneminde at izini, it izine karıştıran fırsatçıların tamamı Beştepe’den güç aldı” dedi. Babacan, iktidara gelmeleri durumunda KHK’larla haksız yere kamudan ihraç edilen herkesin hak ve itibarlarının iade edileceğini söyledi.
Babacan, DEVA Partisi olarak bir ilke imza attıklarını belirterek, “Biz Türkiye’de çözülmemiş tek sorun bile bırakmama iddiasıyla siyaset yapıyoruz. Memleketimizin sorunlarını hızla ve adaletle çözmek için çalışıyoruz” dedi. Türkiye’de hukuk devleti zemininin tesis edilmesi gerektiğini bildiren Babacan, siyasi istikrar ve ekonomik refahın hukukun üstünlüğüyle sağlanabileceğini söyledi. Babacan, “Bugün de hukuku ve adaleti konuşmak için buradayız. Bugün 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından OHAL KHK’ları ile ihraç edilen vatandaşlarımızın haklarını konuşacağız. Bugün darbe girişiminin ardından açılan silahlı terör örgütü üyeliği soruşturmalarındaki adaletsizliği gidermeyi konuşacağız” dedi.
FETÖ’yü ‘hain terör örgütü’ olarak nitelendiren Babacan, vatandaşların 15 Temmuz gecesi demokrasiyi canı pahasına savunduğunu anlattı. O gece vatandaşların hep birlikte ‘demokrasi ve hukuk’ dediğini, ancak 15 Temmuz’un ardından Türkiye’nin yönünün demokrasiye dönmediğini ileri süren Babacan, “Darbe girişiminin hemen ardından başlayan süreçte demokratik hukuk devleti iktidar eliyle yok edilmeye başlandı. Türkiye hukuksuzluklar ve adaletsizlikler ülkesi haline getirildi” dedi. Babacan bu süreçte 2019 yılına kadar AKP üyesiydi.
Babacan, şöyle devam etti:
“15 Temmuz halkımız kendi iradesine demokrasisine Meclis’ine sahip çıktı. İktidar ise bu sahiplenmeyi kendi vahim yanlışlarına sahip çıkma olarak sundu, istismar etti. 15 Temmuz’un iktidarın yanlışlarına hukuksuzluklarına zulmüne sahip çıkılması gibi gösterilmesi tam bir istismardır. Olağanüstü hâl koşullarında yapılan bir anayasa referandumuyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilmesiyle demokrasimiz ağır bir yara aldı. Bu dönemde çok sayıda vatandaşımız mağdur edildi. Daha sonraki aşamalarda mahkemeler ya da savcılıklar tarafından darbe teşebbüsüyle ya da paralel devlet yapılanmasıyla hiçbir ilgisi olmadığı, hukuka aykırı herhangi bir eylemde bulunmadığı tespit edilen çok sayıda insan yargı kararı olmadan kamu görevinden çıkarıldı.”
“Daha 2021 rakamları açıklanmadı. Onu göreceğiz ne olacağını. Hava puslu olunca da fırsatçılık yapanlara gün doğdu. On binlerce vatandaşımızın hakkı yendi. Sayın Erdoğan o günlerde ‘At izi, it izine karıştı’ demişti. OHAL döneminde at izini, it izine karıştıran fırsatçıların tamamı Beştepe’den güç aldı”
Babacan, iktidara gelmeleri halinde ilk 90 günde yapacakları 18 maddelik eylem planına ilişkin şunları aktardı:
“Haksız yere kamudan ihraç edilen herkesin hak ve itibarlarını iade edeceğiz. Bu kapsamda hakkında soruşturma veya kovuşturma olmayanları, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilenleri, beraat kararı alınanları kamu görevlerine iade edeceğiz. Başka hiçbir şeye bakmayacağız. İşlerine kaldıkları yerden başlayacaklar.
Kamu görevine iade edeceğimiz tüm KHK’lıların her türlü yasal ve mali haklarını iade edeceğiz. Haklarındaki tüm kısıtlamaları kaldıracağız. İsimlerinin yer aldığı tüm listeleri kamu kurum ve kuruluşlarının kayıtlarından sileceğiz. Özel sektöre yansıyan sonuçlarını da gidereceğiz. Kamu görevinden ihraç edilen vatandaşlarımızın özel sektörde çalışmalarındaki yasal ve fiili engelleri son vereceğiz… İnsanları, KHK zulmüyle adaletsizliğin pençesine sürükleyen herkesin gözünün içine bakarak ‘adalet’ diye haykıracağız. Yüz binlerce insana yaşatılan bu adaletsizliği, adaletle yok edeceğiz.”
Yüz binlerce insana yaşatılan bu adaletsizliği adalet ile gidereceğiz.”
2016-2020 yılları arasında terör örgütü üyeliği kapsamında 1,5 milyondan fazla soruşturma açıldığına dikkat çeken Babacan, “On binlerce vatandaşımızın hakkı yendi. OHAL döneminde at izini, it izine karıştıran fırsatçıların tamamı Beştepe’den güç aldı” dedi. Babacan, iktidara gelmeleri durumunda KHK’larla haksız yere kamudan ihraç edilen herkesin hak ve itibarlarının iade edileceğini söyledi.
Babacan, DEVA Partisi olarak bir ilke imza attıklarını belirterek, “Biz Türkiye’de çözülmemiş tek sorun bile bırakmama iddiasıyla siyaset yapıyoruz. Memleketimizin sorunlarını hızla ve adaletle çözmek için çalışıyoruz” dedi. Türkiye’de hukuk devleti zemininin tesis edilmesi gerektiğini bildiren Babacan, siyasi istikrar ve ekonomik refahın hukukun üstünlüğüyle sağlanabileceğini söyledi. Babacan, “Bugün de hukuku ve adaleti konuşmak için buradayız. Bugün 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından OHAL KHK’ları ile ihraç edilen vatandaşlarımızın haklarını konuşacağız. Bugün darbe girişiminin ardından açılan silahlı terör örgütü üyeliği soruşturmalarındaki adaletsizliği gidermeyi konuşacağız” dedi.
FETÖ’yü ‘hain terör örgütü’ olarak nitelendiren Babacan, vatandaşların 15 Temmuz gecesi demokrasiyi canı pahasına savunduğunu anlattı. O gece vatandaşların hep birlikte ‘demokrasi ve hukuk’ dediğini, ancak 15 Temmuz’un ardından Türkiye’nin yönünün demokrasiye dönmediğini ileri süren Babacan, “Darbe girişiminin hemen ardından başlayan süreçte demokratik hukuk devleti iktidar eliyle yok edilmeye başlandı. Türkiye hukuksuzluklar ve adaletsizlikler ülkesi haline getirildi” dedi. Babacan bu süreçte 2019 yılına kadar AKP üyesiydi.
Babacan, şöyle devam etti:
“15 Temmuz halkımız kendi iradesine demokrasisine Meclis’ine sahip çıktı. İktidar ise bu sahiplenmeyi kendi vahim yanlışlarına sahip çıkma olarak sundu, istismar etti. 15 Temmuz’un iktidarın yanlışlarına hukuksuzluklarına zulmüne sahip çıkılması gibi gösterilmesi tam bir istismardır. Olağanüstü hâl koşullarında yapılan bir anayasa referandumuyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilmesiyle demokrasimiz ağır bir yara aldı. Bu dönemde çok sayıda vatandaşımız mağdur edildi. Daha sonraki aşamalarda mahkemeler ya da savcılıklar tarafından darbe teşebbüsüyle ya da paralel devlet yapılanmasıyla hiçbir ilgisi olmadığı, hukuka aykırı herhangi bir eylemde bulunmadığı tespit edilen çok sayıda insan yargı kararı olmadan kamu görevinden çıkarıldı.”
“Daha 2021 rakamları açıklanmadı. Onu göreceğiz ne olacağını. Hava puslu olunca da fırsatçılık yapanlara gün doğdu. On binlerce vatandaşımızın hakkı yendi. Sayın Erdoğan o günlerde ‘At izi, it izine karıştı’ demişti. OHAL döneminde at izini, it izine karıştıran fırsatçıların tamamı Beştepe’den güç aldı”
Babacan, iktidara gelmeleri halinde ilk 90 günde yapacakları 18 maddelik eylem planına ilişkin şunları aktardı:
“Haksız yere kamudan ihraç edilen herkesin hak ve itibarlarını iade edeceğiz. Bu kapsamda hakkında soruşturma veya kovuşturma olmayanları, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilenleri, beraat kararı alınanları kamu görevlerine iade edeceğiz. Başka hiçbir şeye bakmayacağız. İşlerine kaldıkları yerden başlayacaklar.
Kamu görevine iade edeceğimiz tüm KHK’lıların her türlü yasal ve mali haklarını iade edeceğiz. Haklarındaki tüm kısıtlamaları kaldıracağız. İsimlerinin yer aldığı tüm listeleri kamu kurum ve kuruluşlarının kayıtlarından sileceğiz. Özel sektöre yansıyan sonuçlarını da gidereceğiz. Kamu görevinden ihraç edilen vatandaşlarımızın özel sektörde çalışmalarındaki yasal ve fiili engelleri son vereceğiz… İnsanları, KHK zulmüyle adaletsizliğin pençesine sürükleyen herkesin gözünün içine bakarak ‘adalet’ diye haykıracağız. Yüz binlerce insana yaşatılan bu adaletsizliği, adaletle yok edeceğiz.”
Yüz binlerce insana yaşatılan bu adaletsizliği adalet ile gidereceğiz.”