Interpol'ün Aradığı 3 Bin 300 Yıllık Yazıt Konya'da Bir Evde Kapı Sövesi Olarak Kullanılmış
Interpol tarafından aranan yazıtın Konya'daki Karaören köyünde bir evde kapı sövesi olarak kullanıldığı anlaşıldı.
2011’de Karaörenli öğretmen Nizamettin Tezcan’ın yazdığı ‘Şairler ve Şiirlerle Karaören’ adlı kitapta söz edilen Luvi hiyeroglif yazıtı 2015’te kayboldu. Konya Ereğli Müzesi Müdürlüğü taşın yerinde olmadığını bakanlığa rapor etti. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarihi yazıtı Interpol aracılığıyla tüm dünyada aramaya başladı.
‘Tunç ve Demir Çağı Yüzey Araştırması’ projesini yürüten Koç Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Çiğdem Maner, 2015'de kaybolan 3 bin 300 yıllık Hitit yazıtını bulmak için arama çalışmalarına başladı.
Kaybolan yazıtın devamı olabileceği düşüncesiyle geçen yıl yüzey araştırma çalışmalarını sürdüren Dr. Maner, Karaören köyündeki eski evin sahibini buldu. Evin sahibi Fahri Kaymak, 45 yıl önce evlerini yaparken babasıyla ören yerinden bu taşı (yazıtı) bulduklarını, taş büyük olduğu için kırdıklarını ve diğer yarısını da kapıya söve olarak koyduklarını söyledi.
Koruma Altına Alındı
Ön yüzü kesi ile düzeltildiği için hiyeroglif yazıları silinen ancak arka tarafındaki sıva altında orijinal haliyle hiyeroglifler olan taş evin kapısından vinçle sökülerek 9 Aralık 2020 günü Konya Ereğli Müzesi’ne getirilip, koruma altına alındı.
Karaören’de keşfedilen, 82x 44x 23,5 santimetre ebatlarındaki dikdörtgen formlu yazıtta yapılan incelemelerde, Hititler dönemine ait askeri sefer ve geyik kültü ile ilgili bilgiler verdiği anlaşıldı.
Araştırmayı yapan ve taşı bulan Dr. Maner, “18 Ağustos 2020’de Fahri Kaymak ve Konya Müzesi’nden bakanlık temsilcimiz Enver Akgün ile köydeki eve gittik. Ev sahibi çocukluğunda babasıyla bu taşı nereden çıkardıklarını bize gösterdi. Aynı zamanda taşın diğer yarısını evin neresinde kullandıklarını da anlattı. Gösterdiği yerden taşı özenle söküp müzeye taşıdık.
Bu Hitit Luvi hiyeroglif yazılı taş blok olağanüstü önemde bir buluntu. Büyük olasılıkla Büyük Kral IV. Tudhaliya, M.Ö. 13’üncü yüzyıl, Hitit İmparatorluk Çağı’na tarihleniyor ve Hatti bölgesinin tarihi coğrafyası ve Sarpa Dağı’nda bulunan geyik kültü hakkında önemli bilgiler içerdiğini düşünüyoruz.
Bu yazıtlardan çok sayıda yok. O nedenle Hititler dönemine ait bilinmeyenler bu yazıtlar sayesinde gün yüzüne çıkıyor” ifadelerini kullandı.