Rusya Giderek Çin'e Daha Fazla Bağımlı Hale Geliyor: Dev Bir Avrasya İran'ına Dönüşüyor

TAKİP ET

Ukrayna'yı işgal hevesi, Rus diktatörü Putin'i ve ülkesini Çin'e giderek daha da fazla bağımlı hale getiriyor.

Rus diktatörü Vladimir Putin, uzun süre boyunca tehdit ederek iç işlerine karışmayı kendisine hak gördüğü Ukrayna'ya şubat ayında saldırdı. Rus ordusunun saldırısı, beraberinde Batı ülkelerinin büyük bir sürat ve şiddetle uyguladığı yaptırımlarla Moskova'yı sıkıştırmasına yol açtı. 

Ukrayna ordusunun sert direnişi karşısında kayaya çarpmışa dönen Rus ordusu ağır kayıplar verdi. Ukrayna makamları Rusların 30 binden fazla askeri personel kaybettiğini öne sürüyor. Batı ülkelerinin rakamlarına ve İngiliz istihbarat raporlarına göre ise bu sayı 15 binin üzerinde.

Rusya, savaşa girmesinin ardından Alexander Gabuev'in Foreign Affairs'te yayımlanan makalesinde belirttiği şekliyle giderek daha da yalnızlaştı ve Çin dışında desteğine güvenebileceği bir güç kalmadı.

Neydi Ne Oldu: Çin'in Rusya'yı 'Silip Süpürme' Devri Geldi Çattı

Geçtiğimiz yüzyılda Sovyetler Birliği, komünist Çin'i desteklemesi gereken "daha fakir bir kuzen olarak görüyordu", ancak geçen yıllar Rusya ve Çin arasındaki bu durumu tam tersine döndürdü. Artık Pekin rejimi, Rusya'dan daha sağlam ve dinamik bir ekonomiye, daha büyük bir uluslararası nüfuza sahip olmakla "övünüyor". Ukrayna'yı işgale kalkışan Putin rejimi, artık hayatta kalmak için Çin'in desteğine muhtaç olduğu için iki dev arasındaki bu güç farkının önümüzdeki yıllarda daha da asimetrik hale geleceği ve Çin'in Rusya'nın ticari nüfuzunu tamamıyla "silip süpüreceği" belirtiliyor.

Rusya Yalnızlaşıyor, Boşalan Alanı Çin Nüfuzu Dolduruyor

Savaşın başlamasının ardından Avrupa ülkeleri Rusya'dan petrol ve doğal gaz alımlarına bağımlılığını azaltmaya yönelik adımlar atarken Çin, Rusya'dan yakıt alımlarını artırdı. Yaşanan radikal gelişmelerle birlikte Moskova'nın ihracatını Çin'e kaydırmaktan başka bir seçeneği bulunmuyor. Yılbaşından bu yana Rusya'nın Çin'e ihracatı yüzde 48,8 artışla 61,45 milyar dolara ulaştı. Ayrıca Çin, Rusya'nın savaş ve yaptırımlarla birlikte ticaretini yitirdiği eski müşterileri için de bir teknoloji kaynağı haline geldi. Rusya savaş nedeniyle askeri ekipman ihracatını azaltmak zorunda kaldı. Bu ihracatın hedefi olan ülkelere hitap etmeye başlayan Çin, Rusya'nın ciddi gelir kalemlerinden birini de kendi hanesine yazdırmış olacak.  

Rusya'nın Rezerv Para Birimi Çin Yuanı Olacak

Ayrıca son yıllarda Çin malları Rusya pazarında Avrupa üretimi malların yerini almaya başladı. 2016 yılında Çin, Rusya'da endüstriyel araç kaynağı olarak ilk kez Almanya'yı geride bırakarak birinci sıraya yükseldi. Savaşın ardından gelen yaptırımların da tesiriyle Rusya pazarında pek çok Avrupa menşeli ürünün yerini Çin mallarının alması kaçınılmaz son olarak görülüyor. Rusya'nın son 7 ayda Çin'den yaptığı ithalat yüzde 5,2 artışla 36,3 milyar dolara yükseldi. Bu artışlar sadece belli alanlarda yaşanmıyor. Alexander Gabuev'in öngörüsüne göre Rusya'nın ihracat ve ithalat açısından ana ticaret ortağı hale gelen Çin'in para birimi, Rusya için fiilen rezerv para haline gelecek ve Moskova'nın Pekin'e bağımlılığı zirveye çıkacak. 

Rusya, Çin'in Peyki mi Olacak?

Ancak Çin, Rusya'nın Avrupa pazarlarında yaşadığı kayıpları telafi edemeyeceği için Moskova ciddi bir maliyetle karşı karşıya kalacak. Rusya'nın Çin'e bağımlılığının giderek artması nedeniyle Pekin, Batı Sibirya'daki gaz sahalarını Çin pazarına bağlayacak yeni bir boru hattı konusundaki görüşmelerde kendi para birimi yuanı sözleşmenin para birimi haline getirebilir. Yani Çin'in Rusya'ya karşı elinin güçlenmesi, Rusya'nın Çin'e bağımlılığını daha da teşvik edecek.

Moskova'nın Pekin'e Bağımlılığı Katlanarak Artıyor

Ağustos 2021'de Çin'in Rusya'ya bu şartları dayatması olası değildi. Fakat savaş nedeniyle Kremlin, giderek daha da zora girdi. İç baskılar nedeniyle zora giren Putin rejimi, Ukrayna'daki savaşını finanse edebilecek desteği verebilecek olan tek güce, Çin'e yaslanmak zorunda. 2014 yılında Rusya, Kırım'ı yasa dışı olarak ilhak ettiğinde Rusya'nın toplam ticaretinde Çin'in payı yüzde 10 seviyesindeydi. Geçtiğimiz yıl bu rakam yüzde 18'e yükselmişti bile. Savaşın getirdiği yüklerle bu oranın daha da artacağı ve Rusya'nın Çin'e göbeğinden bağlı hale geleceği öngörüsü, giderek güçleniyor.

Çin Rusya'dan Tavizler İstemeye Başlayabilir

Moskova'yı zorlayan bu statükonun sürmesi durumunda Rusya'nın ticaret akışının yarısından fazlasını Çin'in kontrol eder hale geldiği ve Moskova'nın telekomünikasyon, ulaşım ve enerji gibi hayati konularda Pekin'in en önemli teknoloji kaynağı olmaya başladığı bir yakın gelecekte Çin'in Rusya'dan belli konularda daha net tavır koymasını istemesi mümkün. Örneğin Çin, Rusya'dan Hindistan ve Vietnam ile olan savunma anlaşmalarını sonlandırmasını ve Güney Çin Denizi'ndeki toprak anlaşmazlıklarında ve Tayvan meselesinde kendisine açık destek vermesini isteyebilir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Daimi Üyesi Rusya'nın Çin'in tüm bölgesel ve küresel sorunlarında açıkça yanında olduğu görülebilir.

"Rusya Dev Bir Avrasya İran'ına Dönüşüyor"

Rus diktatörü Vladimir Putin, Rusya'yı yönetmeye devam ettiği sürece Rusya'nın Çin'e giderek daha da bağımlı olmasına neden olan şartların değişmesi olası değil. Alexander Gabuev'in tabiriyle "dev bir Avrasya İran'ına dönüşen Rusya", Batı ile arasındaki düşmanlık nedeniyle giderek daha küçük, teknolojik olarak daha geri kalmış bir ekonomiye sahip, daha izole edilmiş bir ülke haline gelecek. 

ukrayna işgali rusya çin bağımlı hale geliyor getiriyor avrasya iran enerji ticaret teknoloji xi jinping putin