CHP'nin 20. Olağanüstü Kurultayı'na Tüzük Komisyonu'nca sunulan ve basına kapalı olarak oylanan değişiklik metninde, kadın ve gençlik kotası, genel merkez kontenjanı ve dönem kuralının yer aldığı maddelerde değişiklikler öngörülüyordu.
Ön seçimin örgüt gözetiminde yapılmasını öngören ve aday belirlemede genel merkeze yüzde 15 kota veren madde de dahil olmak üzere tüzüğün tamamı 900'ün üzerinde "evet" oyu ile kabul edildi.
Kılıçdaroğlu Kurultaya Katılmadı, Gerginlik Yaşandı
CHP'nin sembolik açılışını Sivas Kongresi’nin 105. yıldönümü nedeniyle 4 Eylül’de Sivas’ta yaptığı Tüzük Kurultayı, bugün resmi olarak ATO Congressium'da toplandı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kurultay salonuna eski genel başkanlar Altan Öymen, Murat Karayalçın ve Hikmet Çetin ile birlikte geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek, Divan Başkanı seçildi. CHP'nin bir önceki genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise kurultaya katılmadı. Kurultay'da ilerleyen saatlerde bu nedenle kısa bir gerginlik de yaşandı. CHP Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum, Kılıçdaroğlu'nun kurultaya gelmemesini eleştirdi. CHP Milletvekili Deniz Demir'in müdahale etmesi üzerine gerginlik yaşandı.
ATO Congressium'da iki gün daha sürecek Kurultayda en önemli tartışmaların ön seçim, genel başkan kontenjanının artırılması ve parti kurullarında görev alanlara dönem sınırlaması getirilen maddelerde yaşanması bekleniyordu.
Sadece delegeler ile onur kurulu üyeleri ve eski genel başkanların davet edildiği kurultayın açılış konuşmasını ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel yaptı.
CHP'nin, Türkiye'nin birinci partisi olduğunu vurgulayan Özel, "CHP değişecek, Türkiye değişecek. Bizim kurultaylarımız liderlerden talimat alan kurultaylar değildir. Bizim kurultaylarımız liderlere ve kadrolara talimat, görev verir" dedi. 31 Mart seçimlerinde CHP'den ayrılarak bağımsız aday olanların artık partiye alınmayacağını belirten Özel, "Partiyi 100. yılında, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılındaki ilk seçiminde Türkiye'nin bütün demokratları sahiplenmişken kişisel hırslarından dolayı bu partinin karşısında adaylaşanlar orada kalsınlar, o hatalar bir daha yapılmayacak, bir daha onlar bu partide görev almayacaklardır" ifadelerini kullandı.
Özel'in açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
"Partinin Karşısında Adaylaşanlar, Bir Daha Bu Partide Olmayacaklardır"
"Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye'nin birinci partisidir. Millet 31 Mart'ta Türkiye'de yeni bir siyasi iklim yarattı. Bizlere ağır bir sorumluluk yükledi, ağır bir kredi açtı. Bu kredi, bir yatırım kredisidir. Seçmen, Türkiye'nin geleceğine ve CHP'nin geleceğine yatırım yapmıştır. 412 belediye başkanımızın, başta büyükşehir belediye başkanlarımızın ellerindeki anahtar, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında partimizi iktidar yapacak olan anahtardır.
Bu partiyi bırakıp bağımsız olarak başka bir yere gidip oradan adaylaşıp, bizim partimize seçim kaybettirip, AK Parti’nin kazanmasına katkı sağlamaya çalışanları bir kenara not etmedik, artık onlarla işimiz gücümüz yok. Partiyi 100. yılında, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılındaki ilk seçiminde Türkiye'nin bütün demokratları sahiplenmişken kişisel hırslarından dolayı bu partinin karşısında adaylaşanlar orada kalsınlar, o hatalar bir daha yapılmayacak, bir daha onlar bu partide görev almayacaklardır."
"Twitter Kahramanlarını Çukurda Bıraktık, Yolumuza Baktık"
"Yerel seçimler yaklaşırken ve araştırmalarda partimizin ivme yakaladığı ortaya çıkmışken, morallerimizi ve birliğimizi bozmak isteyenler oldu. Sözüm bu meclisten dışarı; partimizin yerel seçimlerdeki başarısızlığı üzerinden kendilerine kariyer hesabı yapmaya heves edenler oldu. Karşımızdaki iktidarın gayeleriyle paralel olan bu çabalara 'Biz bunların hiçbirini bu örgütte görmedik ki, bir damla alın terlerini bu partiye damlatmamışlar ki, her zaman karşımızda olmuş alay etmişler, şimdi gelmiş CHP’li oluvermişler' diyerek, o klavye şövalyelerini, o Twitter kahramanlarını ve partimizi paçasından aşağı çekmeye çalışanları o çukurda bıraktık, yolumuza baktık."
"Suni Gündemlerin Peşine Takılmadık"
"Ancak önümüzde iki risk vardı; iktidarın CHP ile tartışma, kavga etme, gerilme ve kutuplaşma siyasetini bir taktik ve strateji olarak sürdürdüğünü ve arttırarak devam ettirmek istediğini hep beraber gördük. Bunlara karşı kulak asmadık. Dedik ki; sizinle kavga etmeyeceğiz. Bir kavga edeceksek emekli için, emekçi için, çiftçiler için, esnaflar için, öğrenciler için, yoksullar için edeceğiz. Ama sizin suni gündeminizin peşine takılmayacak, bu seçimi yerel seçim olmaktan çıkarmayacak, bu seçimi belediye başkan adaylarımızın kendilerini ifade etmelerinin, daha önceki dönemde yaptıkları muhteşem işlerin gölgelenmesine izi vermeyecek, burada bir kavgaya girişip de yerelde bir kutuplaşma yaratarak, son derece yetenekli, pırıl pırıl belediye başkan adaylarımızın sizinkilerle kantara çıkmasından duyurduğumuz endişeyi görmezden gelmeyeceğiz dedik. Böyle yaptık ve asla ve asla onların suni gündemlerinin peşine takılmadık, hakaretlerini duymadık, hak etseler dahi cevaplarını vermedik, ya sonraya bıraktık, ya tamamen unuttuk."
"Türkiye İttifakını Hep Birlikte Meydan Meydan Büyüttük"
"İkinci tehlike ise; eski dostlarımızın benzer yaklaşımları oldu. Öyle şeyler duyduk ki; orada vereceğimiz cevap, aslında oluşturmak istediğimiz Türkiye ittifakının temellerini bombalamaya yönelikti. Görmedik, duymadık; çok sıkıştığımızda cevap verdik, 'canınız sağolsun' dedik, başka bir şey söylemedik. Partimiz 2018, 2019, 2023 seçimlerine ittifakla gitti. 2024 seçimlerini de ittifaksız kazanamayacağımızı düşünenler çoktu. İttifak olmazsa felaket geliyor dediler. İttifakı reddeden parti olmadık ve ittifak arayışlarıyla ilgili üzerimize ne düşüyorsa yaptık, bunun milletimiz tarafından görünür olmasını da sağladık. Amna sırf ittifak yapmak için olmayacak tavizler vermedik, olmayacak tekliflere evet demedik. Bu örgütün, bu milletin veya herhangi bir belediye başkanımızın hakkını kimseye yedirmedik. Biz, ittifakın partilerle değil, milletin kendisiyle yapılması gerektiğini gördük, partilerle yapılamayacağını, bu zorlamanın sonuç almayacağını, alsa da sonunda bir felaket yaratma noktasına savrulacağını gördük. O yüzden, milletin kendisiyle yapılacak bir ittifakın çok daha iyi olacağına inandık, seçmenleri de inandırdık. Türkiye ittifakını hep birlikte meydan meydan büyüttük. "
"Yapılan Görüşmeler AKP İle İttifak Görüşmesi Değildi"
"Ancak bu süreçte iktidar tarafından ilk başlarda olumlu birtakım adımlar atmaya çalışsa da iktidar tarafında da muhalefet tarafında da normalleşmiş bir Türkiye'de kendisine yer olmayacağını düşünenlerin bazı adımları süreci akamete uğratmıştır. Yapılan görüşmeler ne AKP ile ittifak görüşmesi ne de Cumhur ittifakına iltisak görüşmesidir. Böyle bir tutum içinde ne biz oluruz, ne de siyasi rakiplerimizin böyle bir isteği olduğunu da düşünmüyorum."
"Mevcut Anayasaya Uyarsanız, Yeni Anayasayı Konuşabilirseniz"
"Çeşitli toplantılarda, bu ülkenin yeni bir anayasaya ihtiyacı var diyenlere; evet var ama mevcut anayasaya uyarsanız, yeni anayasayı konuşabilirseniz. Ama bundan daha 6 yıl önce, her doğana yapılması gerekirken Erdoğan'a yapılan anayasaya bugün Erdoğan bile uymuyorsa, o yeni anayasayı yapacak yeni bir meclis, ona güçlü irade koyan, kuvvetler ayrılığına inanan güçlü bir yönetici iradeye ihtiyaç var. Onun da zamanı CHP iktidarıdır. "
"Hepimiz Ön Seçime Gireceğiz"
"Genel başkan dahil hepimiz ön seçime gireceğiz. Milletvekili olmak isteyenler örgütten onay ve destek alacaklar."
"Ekrem İmamoğlu'nu Kimsenin İnsafına Bırakmayız"
"Bir yandan biz iktidara yürürken, birileri yürüyüşümüzü, kararlılığı görüyorlar ve bunun için artık tamamen kendilerine aparat ettikleri yargı eliyle siyaseti dizayn etmeye çalışıyorlar. Bu konuda geçtiğimiz haftalarda iki önemli gelişme yaşadık. Birisi, İBB Genel Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu'nun uzun süredir bekletilen, karara bağlanmayan dosyası üzerinden maksatlı, çirkin bilgi sızdırmalarıyla Türkiye'deki siyaseti dizayn etme çabalarıdır. Sayın Ekrem İmamoğlu bu çabalara karşı kendi duruşunu en kararlı, en net şekilde ifade etmiştir. Partinin Genel Başkanı sıfatıyla, bütün il ve ilçe başkanlarımızın, delegelerimizin huzurunda, 1 milyon 460 bin üyemizin adına ifade ediyorum ki, Sayın İmamoğlu'nun tutumu, partimizin tutumudur. CHP, Ekrem İmamoğlu'nun yanındadır. İstanbul'un sevgilisi, partimizin gözdesini kimsenin kem gözlerine emanet etmeyiz, kimsenin insafına bırakmayız. Herkes haddini bilecek."
Kılıçdaroğlu'na Destek
"Ayrıca, önceki genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na açılan bir davayla siyasi yasak ve hapisle tehdit edilmeye çalışılıyor. Burada kendilerine, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir şehit cenazesinde kurdukları kumpasla üzerine yollanan vahşi güruh kendisini linç etmeye çalışırken nasıl durduğunu, Şavşat'ta PKK kurşunu bir askerimizi şehit, birini kör ederken, o kirpi geldiğinde araçtan kirpiye geçerkenki duruşunu, ayrıca mecliste uğradığı saldırıdan, sosyal medyada kendisine karşı yapılan her türlü linç girişimine karşı takındığı tutuma bakmalarını söylüyorum. "
Tüzük Komisyonu'nun Hazırladığı Metin Oylandı
CHP'nin 20'nci Olağanüstü Tüzük Kurultayı, öne çıkan konuşmaların ardından sürüyor. Delegelerin basına kapalı olarak tüzük metninin oylamasını gerçekleştirdiği kurultayda, değişiklik yapılan tüzük önerisi metnindeki detaylar belli oldu.
Buna göre, kadın ve gençlik kotası, genel merkezin kullanacağı yüzde 15'lik kontenjan, üç dönem sınırı gibi tartışmalı konuların delegeye sunulan son hali görüşülmeye devam ediyor.
Üç Dönem Sınırı
Metnin “TBMM Üyeliği İçin Adayların Saptanması” başlıklı bölümünde, dönem kuralı için üç dönem sınır getirildiği görüldü. Bölümde yer alan dokuzuncu maddeye göre, erken seçim yapıldığı takdirde mevcut dönem hesaba katılmayacak. Metinde ayrıca, milletvekili bulunmayan seçim çevrelerinde milletvekili çıkarmak veya bu çevrelerde oy yükseltmek amacıyla MYK’nın önerisi, PM kararıyla dönem kuralı uygulanmayabileceği belirtildi. Ayrıca eklenen geçici maddeyle dönem kuralı uygulamasının 27’nci yasama döneminde başlayacağı kaydedildi.
Belediye başkanlığı adaylığı için de üç dönem kuralı olacak, ön seçimden çıkan adaylar için bu kural geçerli olmayacak.
Sandığı Terk Edene İhraç
Oylanan tüzük metninde ''Parti Suçları'' bölümünde değişiklikler yapıldığı görüldü. Buna göre, kesin çıkarma gerektiren cezalara, ''Sandık kurulu asıl veya yedek üyeliği görevini özür belirtmeden yerine getirmemek'' maddesi eklendi.
Tüzük Kabul Edildi
Ön seçimin örgüt gözetiminde yapılmasını öngören ve aday belirlemede genel merkeze yüzde 15 kota veren madde de dahil olmak üzere tüzüğün tamamı 900'ün üzerinde "evet" oyu ile kabul edildi.