Geçtiğimiz yıl ekim ayında Japonya'nın beş ulusal gazetesinden biri olan Asaşi Şimbun, Kaşgar ve Urumçi şehirlerindeki birçok caminin turistler için restoranlara dönüştürdüğünü yazmıştı.
Kafeye dönüştürülen bir caminin işletmecisinin söylediğine göre alanı işletmecilere kiralayan Çin yönetiminin kendisi, zira Doğu Türkistan'da camilerinin neredeyse tamamı Çin Komünist Partisi'nin işgal idaresi olan özerk yönetim tarafından yönetiliyor.
Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü'nün Eylül ayında yayımladığı raporuna göre 2017 yılından beri Doğu Türkistan'daki 533 caminin yüzde 65'e yakınının yıkıldığı ya da otel, restoran gibi işletmelere dönüştürüldüğü uydu görüntüleriyle tespit edildi.
Çin Komünist Partisi, Uygur Müslümanlarının milli ruhunu örselemek üzerine kurduğu işgal politikası dahilinde, geçtiğimiz Ağustos ayında Atuş kentindeki bir cami yıkılarak yerine umumi tuvalet inşa edildi.
Despot Çin idaresi yalnızca Uygur camilerini hedef almıyor. Agence France-Presse, 2014 yılından beri Doğu Türkistan'da en az 45 Türk mezarlığının yok edildiğini yazmıştı. Mezarlıkların yıkımıyla oluşan boş alanlardan bazıları park yerlerine çevrilirken bazıları ise boş bırakıldı. Bu yıkımların yeni inşa alanları açmak gibi haksız bir nedene dahi dayandırılmıyor olması ÇKP'nin Türk hafızasını yok etmek çabasını ayyuka çıkarıyor.