DİSK Gıda-İş Genel Sekreteri Olcay Özak, Soma Katliamı’nın 7. yılına ilişkin yaptığı açıklamada, "İşçi ailelerinin, çocuklarının, eşlerinin kaçıncı yaslı bayramıdır bu bayram? Hakimi değişen, avukatı tutuklanan, ölen madencilerin hesabını soranlara atılan tekmelerin sorumluları aynı sınıftandır” dedi.Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014'te, Alp Gürkan’ın sahibi olduğu Soma Holding’e bağlı Can Gürkan’ın başında bulunduğu Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi’nde akşam saatlerinde çıkan yangında resmi rakamlara göre 301 işçi yaşamını yitirdi, 162 işçi de yaralandı. Göz göre gelen katliam, Türkiye tarihinin en fazla can kaybı ile sonuçlanan iş cinayeti ve madencilik kazası olarak kayıtlara geçti. Katliamdan sonra yapılan incelemeler sonucu madende yaşam odası olmadığı, iş güvenliğinin eksik olduğu ve kâr hırsı uğruna facianın göz göre göre geldiği ortaya çıkmıştı. Katliamın baş sorumlusu Can Gürkan serbest bırakılırken, diğer sorumlulara infaz paketiyle tahliye yolunun açılması ise AKP’nin patronları nasıl koruduğunu bir kez daha gösterdi.
'301 Madenci Göz Göre Göre Katledildi'
Katliamın 7. yıl dönümüne ilişkin bir açıklama yapan Devrimci İşçi Sendikalar Konfederasyonu (DİSK) Türkiye Gıda Sanayii İşçileri Sendikası (Gıda-İş) Genel Sekreteri Olcay Özak, "Taşeron sistem, hadi hadi düzeni, kâr hırsı, vahşi kapitalist sömürü düzeni 301 madenciyi göz göre göre katletti. 7 yıldır adalet aranıyor. Madenci yakınına atılan tekme, ‘ölüm madenciliğin fıtratında var’ söylemi, 7 yıllık süreci özetliyor. Aradan geçen 7 yılda farklı iş kollarında onlarca Soma kadar iş cinayetleri yaşandı, yaşanmaya devam ediyor” dedi.Yargılama sürecinde bilirkişi raporları ve görgü tanıklarının ifadelerinden ortaya çıkan gerçeğin bilerek ve isteyerek 301 madencinin katledildiği olduğunu söyleyen Özak, Soma Madencilik yöneticileri ve patronları tarafından dava sürecinde “İşçiler bilerek kendilerini öldürdü” demeye varacak ifadelerin kullanıldığını hatırlattı.‘Sermaye Lehine Karar Çıkarılmaya Çalışılıyor’
“İşçi cinayetleri hızlı, adalet ise kaplumbağa yürüyüşü ile ilerliyor. Yeniden görülecek davada tutuklu hiç kimse kalmadı. Yargı, 301 cinayete sebep olanları koruyor, kolluyor. Yargılama sürecinde hakimler, savcılar değişiyor. Soma Madencilik sahipleri yargılama sürecinde aileleri ve davaları takip edenleri tehdit edecek kadar ileri gittiler. İktidar etkili bir yargılama yerine cinayetleri işleyenleri korudu. Nerden baksanız tutarsızlıklarla dolu bir yargılama ile karşı karşıyayız” diyen Özak, yargının bağımsız olmadığını ve sermaye lehine karar çıkarılmaya çalışıldığını vurguladı.'Kaçıncı Yaslı Bayramdır Bu?'
Özak, şöyle devam etti:İşçi ailelerinin, çocuklarının, eşlerinin kaçıncı yaslı bayramıdır bu bayram?İş cinayetlerinde sorumlular her zaman işverenlerdedir, Soma’da da öyle olmuştur. Başta Can Gürkan olmak üzere şirket yetkilileri 301 maden işçisinin ölümünden birinci derecede sorumludurlar.Hakimi değişen, avukatı tutuklanan, ölen madencilerin hesabını soranlara atılan tekmelerin sorumluları aynı sınıftandır!Soma davasına adil yargılama yapılarak sorumluların hak ettikleri cezayı almaları hem madenci aileleri açısından hem davayı takip edenler açısından adalet duygusunu yeniden güçlendirecektir.Ama unutulmasın, geç gelen adalet adalet değildir!