Doğu Türkistan'da kurduğu toplama kamplarıyla Uygur Türklerine soykırım uygulayan Çin Komünist Partisi rejimi, son olarak tüm dünyada 7 gün olarak uygulanan Covid-19 karantinasını 45 gün süreyle uyguluyor ve Uygurları açlıktan ölüme mahkum ediyor.
Uygurların virüs bahanesiyle kapıları kaynak makineleriyle açılamaz hale getirilerek açlığa mahkum edilmesi nedeniyle Türkiye'de ayağa kalkan Uygurlar, İYİ Parti ve Saadet Partisi Milletvekilleri, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcıları, STK temsilcileri ve Türkiye Türklerinin desteğiyle Ankara'da Birleşmiş Milletler Ofisi önünde protesto gösterisi düzenledi.
Doğu Türkistan'ın başkenti Urumçi'de Uygurlar gece saatlerinde protesto gösterisi düzenleyerek Çinli yetkililerden karantinayı durdurmalarını istedi. Uygurlar "Karantinayı kaldır, serbest bırak" sloganları attı.
Doğu Türkistan'da Uygur Soydaşlar, Toplama Kampına Atılacaklarını Bile Bile Eylem Yaptı: Karantinayı Kaldırın!https://t.co/uJ2MwH7g48 pic.twitter.com/IffFabEOie
— TamgaTürk (@TamgaTurk) September 16, 2022
Kampa Atılacaklarını Bile Bile...
Çin Komünist Partisi rejiminin uyguladığı "sosyal kredi puanı" sistemi nedeniyle bu soydaşlarımızın tamamının toplama kamplarına atılarak türlü işkencelere maruz bırakılacağı, çocuklarının ise bu süre zarfında eğitim kamplarına gönderilerek Çinlileştirileceğine kesin gözle bakılıyor. ÇKP'nin sosyal kredi sistemine göre bırakın protesto gösterisi yapmayı, Türkçe konuşmak, Müslümanlık alametleri taşımak ya da ibadet etmek vb. Çin kültürü harici herhangi bir unsur barındırmak dahi "yeniden eğitilmek" için yeterli görülüyor. Sözde "yeniden eğitim kampı" olarak adlandırılan kamplar, Çin'in komünist ideolojisi kapsamında endoktrinasyon faaliyeti için kullanılan işkence alanları olarak biliniyor.
Uygur Soykırımı
Çin'in işgalci olarak bulunduğu Doğu Türkistan'da 2014'ten bu yana sürdürdüğü Uygur Soykırımı, Hollanda, İngiltere, Kanada, ABD gibi birçok ülke tarafından resmi olarak tanınıyor. Uluslararası insan hakları örgütlerinin raporlarına göre 1 ila 3 milyon arasında Uygur, Kazak, Kırgız ve Özbek Türkü toplama kamplarında tutuluyor ve bu kamplarda tutulan esirler sistematik olarak işkence, tecavüz ve köleleştirmeye tabi tutuluyor.
Soykırımın tanıklarından biri olan -gerçek ismi açıklanmayan- eski Çin polisi Jiang, bir süre önce yaptığı açıklamada toplama kamplarına "terör" suçlamasıyla masum, sıradan Türklerin nasıl kapatıldığını ve ne tür şiddetlere maruz kaldıklarını bir bir anlatmıştı.