20 yaşındaki tıp fakültesi öğrencisi Enes Kara ailesinin zoruyla kaldığı illegal cemaat yurdunda maruz kaldığı dini dayatmalar ve psikolojik baskı nedeniyle hayatına son vermişti.
Enes Kara'nın ölümü sonrasında Mehmet Kara "Kaldığı yer güzel insanların kaldığı yer. Ben 25 yıldır Risale-i Nur okuyorum, hiçbir zararını görmedim" demiş, kimseden şikayetçi olmadıklarını açıklamıştı.
Bu açıklaması sonrasında gelen tepkiler üzerine Yeni Akit'e konuşan Mehmet Kara, "Çevremde hiç böyle bir olay görmedim. Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin kitaplarında intihara teşvik edici, insanı hayattan soğutan, yaşama şevkini kıran tek bir cümleyle karşılaşamazsınız. Biz bu tefsir kitaplarından ‘her şeyi güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayattan lezzet alır’ sözü ile hayatı güzel yaşamayı öğrendik" dedi.
Enes Kara'nın ölümü sonrasında Mehmet Kara "Kaldığı yer güzel insanların kaldığı yer. Ben 25 yıldır Risale-i Nur okuyorum, hiçbir zararını görmedim" demiş, kimseden şikayetçi olmadıklarını açıklamıştı.
Bu açıklaması sonrasında gelen tepkiler üzerine Yeni Akit'e konuşan Mehmet Kara, "Çevremde hiç böyle bir olay görmedim. Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin kitaplarında intihara teşvik edici, insanı hayattan soğutan, yaşama şevkini kıran tek bir cümleyle karşılaşamazsınız. Biz bu tefsir kitaplarından ‘her şeyi güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayattan lezzet alır’ sözü ile hayatı güzel yaşamayı öğrendik" dedi.
"Enes'i İntihara Sürükleyen Ateist Arkadaşları Oldu"
"Çocuğumun iman zayıflığını fark ediyordum ama ateist olduğunu çektiği video ile öğrendim" diyen Kara, "Evladım Enes’i manevi boşluğa sürükleyen cemaat değil, ateist arkadaşları oldu" diye konuştu.
"Namaz kılmasını tavsiye etmek bir baskı değildir" diyen Kara, "Bir Müslüman çocuğunun her iki alemde de mutlu olmasını ister. Hem dünyada iyi bir mesleği olsun, rahat yaşasın, hem ahiretini kazansın istemiştik" ifadelerini kullandı.
"Namaz kılmasını tavsiye etmek bir baskı değildir" diyen Kara, "Bir Müslüman çocuğunun her iki alemde de mutlu olmasını ister. Hem dünyada iyi bir mesleği olsun, rahat yaşasın, hem ahiretini kazansın istemiştik" ifadelerini kullandı.
"Cemaatten Hiçbir Şikayetim Yok"
"Benim cemaatten hiçbir şikâyetim yok. Keşke çocuğum cemaatçi olsaydı. İslamiyeti kalben kabul etseydi, zaten bizim dinimiz intiharı yasaklamıştır. Çocuğum maalesef bunu kalben kabul etmemiş. Ateist arkadaşlarından etkilenmiş. Telefon bağımlılığı da vardı. Bu, şu anda maalesef bütün gençlerin sorunu" diyen Mehmet Kara, "Biz şu anda evladımızın acısını yaşıyoruz. Bazı medya kuruluşlarının yazıp çizdikleri de acımızı ikiye katlıyor. Her anne-baba evladının vefatına üzülür ama bu üzüntünün yanında aile değerlerimize ve inançlarımıza saldırının olması bizi daha da perişan etti" şeklinde konuştu.