Hala Cumhurbaşkanlığı görevini yürüten AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 yılı aşkın iktidarında birçok skandal yaşandı.
Şüphesiz bu skandalların her biri başlı başına AKP Genel Başkanı Erdoğan'a oy vermeme sebebi.
TamgaTürk, 14 Mayıs'ta yapılması planlanan seçimlere 66 gün kala seçim süreci boyunca her gün AKP Genel Başkanı Erdoğan'a neden oy verilmemesi gerektiğine ilişkin bir seri başlattı.
Bu sebeplerin en trajik olanlarından biri, şüphesiz ki çocuk işçiliği. Yoksulluğun artması, eğitim niteliksizleşmesi ve iş gücü piyasasının denetimden uzak yapısı sebebiyle, özellikle fakir ailelerin çocukları, eğitimini feda edip çalışmaya yöneldi.
23 Nisan 2023 tarihinde yapılan bu haber, çocukluklarını yaşayamayan tüm Türk evlatlarına ithaf edilmiştir.
Çocuk İşçiliği Nedir?
Çocuk işçiliğini, çocukların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine zarar veren, eğitim haklarını engelleyen ve onları istismara açık hale getiren bir insan hakları ihlali olarak tanımlamak mümkün. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne göre, her çocuğun yaşama, sağlık, eğitim, oyun ve korunma hakkının mevcut olmasına rağmen, dünyada ve Türkiye'de milyonlarca çocuk bu haklardan mahrum bırakılarak çalıştırılmalarına göz yumuldu.
AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana Türkiye'de çocuk işçiliği sorunu artarak devam etti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2006 yılında 5-17 yaş grubunda ekonomik faaliyette çalışan çocuk sayısı 958 bin iken, 2019 yılında bu sayı 720 bine düştü. Ancak bu verilerin gerçeği yansıtmadığı, kayıt dışı çalışan çocuk işçilerin sayısının çok daha fazla olduğu biliniyor. Tahminlere göre her 10 çocuktan 8'i kayıt dışı çalışıyor.Peki hangi çocuklar çalışmaya mahkum ediliyor?
Çalışan Çocukların Profili
Türkiye'de çalışan çocukların büyük bir kısmı tarım sektöründe aile işletmelerinde veya mevsimlik işçi olarak çalışıyor. Bu çocuklar güneş altında uzun saatler boyunca ağır işler yapıp zehirli ilaçlara maruz kalıyor. Çok sayıda çocuk da güneş çarpması, halsizlik, zehirlenme ve sakatlanma gibi risklerle hayatlarına devam ediyor.
Demografik olarak durum nasıl?
- Çalışan çocukların yüzde 79,7'si 15-17 yaş grubunda, yüzde 15,9'u 12-14 yaş grubunda ve yüzde 4,4'ü ise 5-11 yaş grubunda.
- Çalışan çocukların yüzde 56'sı erkek, yüzde 44'ü ise kız çocuğu.
- Çalışan çocukların yalnızca yüzde 21'i öğrenciyken, yüzde 48'i okulu bıraktı ve yüzde 31'i ise hiç okula gitmedi.
Çocuk İşçiliğinin Nedenleri
Türkiye'de çocuk işçiliğinin başlıca nedenleri arasında yoksulluk, eğitim sisteminin yetersizliği, aile içi şiddet ve istismar, göç ve kültürel faktörler sayılabilir.
Yoksulluk nedeniyle aile bütçesine katkı sağlamak için çalışmak zorunda kalan çocuklar hem eğitim haklarından hem de sağlıklı bir çocukluktan mahrum kaldı. Eğitim sisteminin kalitesizliği, mesleki eğitimin yetersizliği ve okul harçlarının yüksekliği de çocuk işçiliğini tetikleyen faktörler arasında.
Aile içinde şiddet ve istismara maruz kalan çocuklar da kaçış yolu olarak çalışmayı tercih edebiliyor.
Sığınmacı ailelerin uyum sorunları, dil bariyeri ve sosyal izolasyon da çocuk işçiliğine yol açıyor.
Tüm bunlara ek olarak kültürel faktörler ise özellikle kız çocuklarının erken evlendirilmesi, çalıştırılması veya ev işlerine gönderilmesi gibi uygulamalardan kaynaklanıyorç
AKP, Neyi Yap(a)madı?
AKP, iktidara geldiği 2002 yılından bu yana çocuk işçiliği ile mücadele konusunda yeterli ve etkili politikalar üretememiştir. AKP'nin çocuk işçiliği ile mücadelede sınıfta kalmasının başlıca nedenleri şunlar:
- AKP, yoksulluğu azaltmak yerine artırdı. AKP döneminde gelir dağılımı adaletsizliği arttı, enflasyon ve işsizlik yükseldi, asgari ücret yetersiz kaldı. Bu durum, aileleri çocuklarını çalıştırmaya zorladı.
- AKP, eğitim sistemini iyileştirmek yerine bozdu. AKP döneminde eğitim sistemi kalitesizleşti eğitimde fırsat eşitliği azaldı, okul masrafları giderek yükseldi. Bu durum, çocukların okulu bırakmasına veya hiç okula gitmemesine neden oldu.
- AKP, çocuk işçiliğinin denetlenmesi ve önlenmesi için etkin mekanizmalar kurmak yerine ihmal etti. AKP döneminde çocuk işçiliğinin denetlenmesi için yeterli personel ve kaynak ayrılmadı, çocuk işçiliğine karşı yasal düzenlemeler uygulanmadı veya gevşetildi. Bu durum, çocuk işçiliğinin kayıt dışı ve tehlikeli sektörlerde artmasına yol açtı.
- AKP döneminde çocuk haklarına yönelik saldırılar arttı, çocuklar şiddet, istismar, taciz ve sömürüye maruz kaldı. Bu durum, çocukların psikolojik ve fiziksel sağlıklarını bozdu
AKP'nin çocuk işçiliği ile mücadelede sınıfta kalması, Türkiye'nin hem ulusal hem de uluslararası düzeyde imajını zedeledi. Türkiye, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni ve Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) çocuk işçiliğine karşı sözleşmelerini defalarca kez ihlal etti.
Dünya'da Durum Nasıl?
Çocuk işçiliğinin, dünyanın birçok ülkesinde yaygın bir sorun olduğu bilinmesine rağmen sosyal güvenlikte sınıfta kalan AKP istibdadı bu durumu derinleştirdi. TÜİK'in verilerine göre 15-17 arasında çalışan çocukların sayısı 619 bin iken, 15 yaşından küçük kaç çocuğunun çalıştığına dair herhangi bir çalışma bulunmuyor.
Tüm bunlara ek olarak "mesleki eğitim" adı altında ucuz iş gücü olarak çıraklık ve stajyerliğin yaygınlaşması sonucu çok sayıda çocuk da iş hayatına mahkum ediliyor. SGK'nın 2022 verilerine göre Türkiye'de ucuz iş gücü olarak kullanılan çırak ve stajyer sayısı ise 2 milyon.
Peki bu rakamlar bize tam olarak ne söylüyor?
Türkiye, Almanya'dan 26 kat daha fazla çocuk çalıştırıyor.
Ülke | Çocuk İşçiliği Oranı (%) | Çalışan Çocuk Sayısı (milyon) |
---|---|---|
Türkiye | 11.8 | 2.6 |
Brezilya | 4,6 | 1,8 |
Çin (Pekin) | 2,9 | 7,5 |
ABD | 1,3 | 0,6 |
Almanya | 0,3 | 0,1 |
Tablodan da görüleceği üzere, Türkiye'de çocuk işçiliği oranı dünya ortalamasının (9,6%) 2 puan üzerinde.
Çocukların Hayatı Mahvoluyor
Çocuk işçiliği, çocukların hem bireysel hem de toplumsal açıdan olumsuz sonuçlar doğurdu. Çocuk işçiler, fiziksel ve zihinsel sağlıklarını kaybetti, gelişimlerini tamamlayamadu, sosyal becerilerini geliştiremedi. Geleceklerini ipotek altına alman çocuk işçiler, ayrıca istismar, taciz, sömürü ve şiddete maruz kaldı. İnsan kaçakçılığı ve organ mafyasının hedefi haline gelen Türk evlatları, hayatları kayboldu.