YouTube kanalında yayımladığı "Dövizin Kaderi 4 Ocak'ta Netleşir!" başlıklı videosunda ekonominin gidişatını değerlendiren Atilla Yeşilada, şunları söyledi:
"Model patlayacak. Uzun vadede bu modelde ısrar etmek hazineyi iflasa götürür. Türkiye'yi de hiperenflasyona götürür.
Ama konu bu değil. Ben size ne zaman patlayacağını anlatacağım. Niye patlayacağını anlatan benden çok daha kıymetli ekonomi üstatları var, Refet Gürkaynak'ı dinlemenizi tavsiye ederim. Modelin ne zaman patlayacağını anlamak için şu soruya bir cevap vermek lazım. Halkımız neden dövize kaçıyor?
Halkımızın dövize kaçmasının nedeni, Türk lirasının değer kaybetmesi değil. Bu bir semptom. Halkımız TL mevduat faizleri, onu enflasyona karşı korumadığı için dövize kaçıyor. Yani enflasyonun resmisi Kasım ayı itibarıyla yüzde 21 buçuk civarında. Mevduat faizleri ise 14, 15 hadi 16 olsun, bankasına göre değişir. Yani siz paranızı bankaya TL olarak emanet ettiğinizde negatif reel faiz alıyorsunuz. İşte insanların dövize dönmesinin hatta bir kısım vatandaşın bankalardan yaka silkerek parasını yastık altına götürmesinin temel nedeni bu.
"Model patlayacak. Uzun vadede bu modelde ısrar etmek hazineyi iflasa götürür. Türkiye'yi de hiperenflasyona götürür.
Ama konu bu değil. Ben size ne zaman patlayacağını anlatacağım. Niye patlayacağını anlatan benden çok daha kıymetli ekonomi üstatları var, Refet Gürkaynak'ı dinlemenizi tavsiye ederim. Modelin ne zaman patlayacağını anlamak için şu soruya bir cevap vermek lazım. Halkımız neden dövize kaçıyor?
Halkımızın dövize kaçmasının nedeni, Türk lirasının değer kaybetmesi değil. Bu bir semptom. Halkımız TL mevduat faizleri, onu enflasyona karşı korumadığı için dövize kaçıyor. Yani enflasyonun resmisi Kasım ayı itibarıyla yüzde 21 buçuk civarında. Mevduat faizleri ise 14, 15 hadi 16 olsun, bankasına göre değişir. Yani siz paranızı bankaya TL olarak emanet ettiğinizde negatif reel faiz alıyorsunuz. İşte insanların dövize dönmesinin hatta bir kısım vatandaşın bankalardan yaka silkerek parasını yastık altına götürmesinin temel nedeni bu.
Artık Kimse Erdoğan'a Güvenmiyor
İkinci neden, kimse artık Erdoğan'a güvenmiyor. Kusura bakmayın. Sen muhalifsin diyebilirsiniz ama anketler de bunu gösteriyor. Son birkaç aya kadar anketlerde AKP ve MHP gerilerken yine de Türkiye'yi içinde bulunduğu ekonomik sorunlardan kim kurtarır diye sorduğunuz zaman yine Erdoğan çıkıyordu. Artık Türk vatandaşları Erdoğan'ın dahi onları bu ekonomik krizden kurtaracağına inanmıyor.
Daha somut delil vereyim. 15 gün önce yeni ekonomi modeline geçtik. Faiz artırımı yoktu. Sonra baktılar dolar 18 liraya çıktı. Halk şakır şakır bankalardan parasını çekiyor, yepyeni ekonomi modele geçtik. Burda da tarihte görülmemiş bir faiz artırımı yapıldı. Ama buna faiz artırımı değil, mevduatın dövize karşı korunması adı verildi. İsim değişiyorsa da hastalık değişmiyor, tedavi hiç değişmiyor.
Daha somut delil vereyim. 15 gün önce yeni ekonomi modeline geçtik. Faiz artırımı yoktu. Sonra baktılar dolar 18 liraya çıktı. Halk şakır şakır bankalardan parasını çekiyor, yepyeni ekonomi modele geçtik. Burda da tarihte görülmemiş bir faiz artırımı yapıldı. Ama buna faiz artırımı değil, mevduatın dövize karşı korunması adı verildi. İsim değişiyorsa da hastalık değişmiyor, tedavi hiç değişmiyor.
Bu Modelin Patlayacağını İspatın En Kolay Yolu: Devalüasyon
Bir şekilde faiz artırarak bugünkü krizi atlattınız. Ama sayın Erdoğan yarın çıkar yine 'Benim nasım var, faizler daha da düşecek' der, o zaman yine denge bozulur.
Bu modelin patlayacağını ispat etmenin en kolay yolu, devalüasyon. Yani Türk lirasının dolar ve euro gibi majör dövizlere karşı değer kaybetmesiyle enflasyonun yani genel fiyat seviyesinin aylık artışları arasında bir fark olduğu. Şu kadarı doğru. Devalüasyon enflasyona yol açar. Ama devalüasyon oranı ile enflasyon oranı birbirine denk değildir. Yani Türk lirasının dövize karşı değer kaybı, zaman içinde enflasyona yansır. Türk lirası bugün uzaylı istilası oldu, yüzde 50 değer kaybetti diyelim, enflasyon gelecek ay yüzde 50 artmaz. Enflasyon bir yıl içinde bunun üçte biri kadar, yüzde 16, 17 civarında artar. Ve bu bir yıla yayılır. Yani turpun büyüğü heybede.
Bu niye 4 Ocak'ta olacak? 3 Ocak'ta enflasyon açıklanıyor. Yabancılar da 4 Ocak'ta masalarına dönüp enflasyonun patladığını görürler ve muhtemelen CDS'lerde ve eurobond faizlerinde yükseliş görürüz. İnsanlar bakarlar ki enflasyon yüzde 27 benim kur korumalı mevduattan alacağım 15, ayvayı yedik. Programdan çıkarlar."
Bu modelin patlayacağını ispat etmenin en kolay yolu, devalüasyon. Yani Türk lirasının dolar ve euro gibi majör dövizlere karşı değer kaybetmesiyle enflasyonun yani genel fiyat seviyesinin aylık artışları arasında bir fark olduğu. Şu kadarı doğru. Devalüasyon enflasyona yol açar. Ama devalüasyon oranı ile enflasyon oranı birbirine denk değildir. Yani Türk lirasının dövize karşı değer kaybı, zaman içinde enflasyona yansır. Türk lirası bugün uzaylı istilası oldu, yüzde 50 değer kaybetti diyelim, enflasyon gelecek ay yüzde 50 artmaz. Enflasyon bir yıl içinde bunun üçte biri kadar, yüzde 16, 17 civarında artar. Ve bu bir yıla yayılır. Yani turpun büyüğü heybede.
Bu niye 4 Ocak'ta olacak? 3 Ocak'ta enflasyon açıklanıyor. Yabancılar da 4 Ocak'ta masalarına dönüp enflasyonun patladığını görürler ve muhtemelen CDS'lerde ve eurobond faizlerinde yükseliş görürüz. İnsanlar bakarlar ki enflasyon yüzde 27 benim kur korumalı mevduattan alacağım 15, ayvayı yedik. Programdan çıkarlar."