İzmir Barosu'nun Genç Avukatlar Meclisi Yönergesi'nde yaptığı değişiklikle yürütme kurulu, yürütme kurulu başkanlığı ve denetleme kurulunu kaldırarak yalnızca temsilciler kurulu getirmesi tepkiyle karşılandı.
İzmir Avukat Hareketi bugün yaptığı basın açıklamasında İzmir Barosu yönetimine tepki göstererek "Bu düzenlenmenin tek amacı genç meslektaşları sindirmek, susturmak ve biat ettirmektir! Şeffaf yönetim anlayışıyla övünen baromuz, Genç Avukatlar Meclisi'nde yer alan Denetleme Kurulu makamını kaldırırken bu şeffaflıktan nasıl söz edebilir?" dedi.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
Sevgili genç meslektaşlarımız,
İzmir Barosu yönetimi tarafından 4 Şubat 2025 tarihinde baskın bir kararla Genç Avukatlar Meclisi Yönergesi'nde değişiklik yapılmış ve 6 Şubat 2025 tarihinde baronun internet sitesinde yayımlanarak yürürlüğe sokulmuştur. Ne yazık ki, bu değişiklikler yapılırken mevcut meclisin yürütme kurulu ve doğal üyelerinin hiçbir görüşü alınmamış, meslektaşlarımızın fikirlerine başvurulmamıştır. Adeta bir oldu-bittiyle hayata geçirilen bu değişiklikler, Genç Avukatlar Meclisi'ni işlevsiz hale getirmiştir.
Yeni yönerge ile birlikte yürütme kurulu, yürütme kurulu başkanlığı ve denetleme kurulu kaldırılmış, yalnızca temsilciler kurulu getirilmiştir. Bu değişiklik ile meclisin seçim süreci fiilen işlevsiz hale getirilmiş, seçimlere hazırlanan meslektaşlarımızın çalışmaları yok sayılmıştır. Özellikle başkanlık için adaylıklarını açıklayan meslektaşlarımızın bu değişiklikle aday olmalarının önüne geçilmiş, demokratik bir yarışa girmeleri engellenmiştir.
Önemli bir diğer değişiklik, meclis üyeliği için gereken yaş sınırının 35’ten 30’a indirilmesi olmuştur. Ayrıca, stajını tamamlayıp baro giriş keseneğini ödeyen meslektaş adayları doğal üye kapsamına alınmıştır. Bu düzenleme ile baro yönetimi, genç avukatların meclisteki temsiliyetini daraltmış, özellikle 30-35 yaş arasındaki meslektaşlarımızı meclisin dışına iterek onların sesini kısmaya çalışmıştır. Genç meslektaşlarımızın ilk 5 yıllarında aidat ödememesi, onların baroya katılımını engellemek için bir bahane olarak kullanılamaz!
Meclisin yürütme kurulu, başkanlığı ve denetleme kurulu kaldırılmış; yerine 21 asil ve 9 yedek üyeden oluşan temsilciler kurulu getirilmiştir. 14 Bin üyesini 10+1 kişi ile yöneten ekip, 6 Bin genç avukatı neden 21 + 9 kişi ile yönetmesi gerektiğini dahi açıklayamamıştır. Meclis başkanlığının kaldırılması, genç avukatların temsil gücünü azaltmış, denetleme kurulunun ortadan kaldırılması ise karar mekanizmalarının şeffaflığını tamamen yok etmiştir. Şeffaf yönetim anlayışıyla övünen baromuz, Genç Avukatlar Meclisi'nde yer alan Denetleme Kurulu makamını kaldırırken bu şeffaflıktan nasıl söz edebilir?
Genç Avukatlar Meclisi'nin olağanüstü toplantı yapma imkanı elinden alınmış, genel kurul toplantısının başlangıcı için aranan salt çoğunluk doğal üyelerin onda birine indirilmiştir. Olağan genel kurulu yönetecek divan kurulu kaldırılmış, seçim usulüne dair hiçbir net düzenleme yapılmamıştır. Oyların eşit çıkması durumunda ne olacağı bile belirtilmemiştir. Uzun süredir üzerinde çalıştıklarını iddia ettikleri yönerge bu mudur ?
Yeni yönerge ile birlikte genç avukatlara toplantılarının düzenleneceği salon tahsis edilmemiş, temsilciler kurulunun toplantı tutanaklarını yayınlama, baro yönetim kurulu toplantılarını izlemek için temsilci gönderme ve baro bünyesindeki yayınlarda yer alma yetkileri de elinden alınmıştır. Meclis üyelerinin toplantılara mazeretsiz katılmaması halinde üyeliğin sona ermesine dair karar alma mekanizması kaldırılmış, üyelik kendiliğinden düşecek şekilde düzenlenmiştir. Yeni yönergede Denetleme Kurulu’na dahi yer verilmezken, kimin hangi toplantıya katıldığı veya katılamadığına dair takibin Genç Avukatlar Meclisi tarafından yapılması da artık mümkün değildir.
Daha da vahimi, Genç Avukatlar Meclisi Yönergesi’nde değişiklik yapılmasını sağlayan madde tamamen değiştirilmiş ve yönerge değişikliği için doğal üyelerin salt çoğunluğunun onayı aranmıştır. Bu durum, meclis üyelerinin yönergede değişiklik yapmasını neredeyse imkansız hale getirmiştir.
Tüm bu değişikliklere baktığımızda İzmir Barosu’nun genç avukatlara olan bakış açısını üzülerek izliyoruz. Genç avukatların katılımını artırmak, onların söz hakkını ellerinden alarak değil; meclisi işlevsel hale getirerek ve sorunlara doğrudan müdahil olmalarını sağlayarak mümkündür. Çoğulcu katılım, sadece temsilci sayısının artırılmasıyla değil, alınan kararların şeffaf ve demokratik bir şekilde uygulanmasıyla sağlanabilir. Yeni yönerge, sistematik olarak eksikliklerle doludur; seçim usulü belirlenmemiş, genel kurulu yönetecek organlar dahi tanımlanmamıştır.
Bu yapılan değişikliklerle genç avukatların sesi kısılmak istense de biz buradayız! İzmir Barosu, özgürlüklerin makamıdır ve “yaptım oldu” zihniyetine karşı hep birlikte duracağız. Baronun genç avukatları sindiren bu tavrına karşı korkmuyoruz, susmuyoruz, biat etmiyoruz ve bir kez daha yüksek sesle haykırıyoruz.
YALNIZ DEĞİLSİN, ÇÜNKÜ İZAH VAR!
Editör: Semir Yapıcı