Dün öğle saatlerinde Kocaeli'ni Başiskele ilçesi sınırları içindeki Beşkayalar Tabiat Parkı Rasim Kaya bölgesine giden 32 yaşındaki Cüneyt Çelik adlı genç, beraberinde getirdiği silahı alınana dayadı ve ateşledi. Ateşlemenin etkisiyle uçurumdan aşağıya yuvarlanan genç hayatını kaybetti.
Cüneyt Çelik'in canına kıymak istediğini sosyal medya hesabından yazdığını gören yakınları bölgeye gitti. Ancak Çelik'in aracını bulmalarına rağmen kendisini bulamadılar. Kanlar ve izlerden hareketle, Çelik’in uçurumdan aşağıya yuvarlandığı anlaşıldı. Bunun üzerine arama kurtarma ekipleri bölgeye çağrıldı.
Ambulans ve itfaiye ekiplerinin yanı sıra AFAD ve JAK ekipleri de bölgeye geldi. Ancak 6 saat süren çalışmaya rağmen, yaklaşık 300 metre aşağıdaki cesede ulaşılamadı. Bölgenin geçit vermez yapısı nedeniyle çalışmalara Salı günü, gündüz devam edilmesi kararlaştırıldı.
Sabah 09.00 sıralarında ekipler uçuruma inmek için çalışmalara başladı. AFAD ekipleri operasyonu drone ile yönetti. Arama ve kurtarma ekiplerinin yaklaşık 5 saat süren çalışmasının ardından cenaze bulunduğu yerden çıkartılarak, otopsi yapılmak üzere Kocaeli Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.
Sosyal Medyadan Paylaştı: Küçük Bir Miktar Borç
Başiskele Servetiye Cami Köyünde ikamet eden, kendi evinde yazılım ve tasarım işleri ile ilgilenen Mehmet Çelik’in küçük bir miktar borcu olduğu ifade edildi. Çelik ise sosyal medya hesabından şu paylaşımları yaptı:
“Bu noktaya gelmesin diye çok uğraştım. Ama elimden bu kadarı geldi. Olmadı mı olmuyor çünkü. Kimsenin de kabahati yok. Kendim ettim, kendim buldum. Hatalarımın bedelini bu dünyada ödeyemeyecek kadar da zayıf biriyim maalesef. Kimseyi üzmeden çözmenin bir yolunu da bulamadım maalesef. Hakkınızı helal edin demeye de yüzüm yok açıkçası. Benim hakkım helal olsun.
Sadece bu güzelim ülkeyi, umutsuzluğun ve mutsuzluğun hüküm sürdüğü, yalancıların ve hırsızların hakim olduğu bir ülkeye çevrilmesinde katkısı olan hiç kimseye hakkımı helal etmiyorum.
Birçok kez umutsuzluğa kapıldım ama bir şekilde enerjimi toplayıp çıkabildim. Ama bu sefer ne o enerjiye ne de o akıl sağlığına sahip değilim.
İş olsa 1 sene sürmeden kapatabileceğim borçlarımı bir süredir ödeyemez durumdaydım. 15 Temmuzda ve Dolar’ın rahip Bronson kriziyle yükseldiği dönemde 2 kere batmıştım. Ama çok çalışarak düzelttim. Ama öyle bir dönemden geçiyoruz ki ne yaptığım işlerin parasını alabildim ne de yeni iş alabildim. Önceki dönemler gibi sanıp borcu borçla öteleyip bir şeylerin düzeleceğini bekledim cahilce.
Her şeyimi nakde çevirerek ödemeye çalıştığım @garantibbva borcum hem banka hem de hukuk bürosu sağ olsun icralık duruma geldi. Çoğunuzun bir tarafıyla güleceği miktardaki borç hiç kimseden borç bile isteyemeyen benim için kabus gibiydi.
Yeğenim Çınar'ın sevgisi ve güler yüzü sayesinde bir süre buralardaydım. Hayata bağladı beni. Keşke hep yanında olabilseydim ve iyi bir eğitim alabilmesine de yardımcı olabilseydim. Böyle bir şey istemeye hakkım var mı bilmiyorum ama ne yapın ne edin iyi bir dil öğrenmesi için ne gerekiyorsa yapın.
Hayattaki tek pişmanlığım İngilizcemi iyi bir düzeye getirememek oldu. Yurt dışına işler yaptım, çalıştığım şirketlerde pazarlama planlarını ve içerikleri yerelleştirdim. Okuyup, dinleyip, anlayıp yazsam da konuşamayınca birçok kez engelle karşılaştım. Zamanında gereken çabayı gösterseydim belki daha farklı olabilirdi.”
İkinci Kez Paylaşım Yaptı
Cüneyt Çelik diğer paylaşımda ise şunları yazdı:
“Hayatım boyunca her ne yapıyorsam insanlara dokunsun, katkı sağlasın diye çalıştım. Küçük büyük ya da ederinden fazla olur demeden kendi işimmiş gibi özveriyle çalıştım. Ki gönül rahatlığıyla bu işi ben yaptım ve işin sahibi de bunu kazandı diyebilir miyim diye. Hiç bir zaman maddiyet önceliğim olmadı. Belki biraz da olmalıydı ama bizim genimizde yok. Keşke daha fazla insana dokunan, insanlara ve biraz da olsa ülkeme katkı sağlayan işlerin bir parçası olabilseydim.
32 yıllık hayatımda öğrendiğim bir kaç şey: Keyfiniz olmasa da, içiniz kan ağlasa da karşınızdaki insanlara bir tebessümü borç bilin. Aldığınız nefesin vergisi zekatı gibi düşünün. Paylaşarak çoğalır çünkü mutluluk. Hayatımın her anında tüm kalbimle insanlara tebessüm ettim. İnsanların arkamdan söyledikleri umurumda olmadı. Bir de kendinize ve sevdiklerinize zaman ayırın.
İş temposuyla kendimizi tüketen bir çukura çekiyoruz. Hiçbir patron, hiçbir iş veya maaş bizden değerli değil. Sonrasında o hasarı düzeltmek zor oluyor. 30 yaşınıza kadar ne kadar fazla yerde ne kadar tecrübe edinirseniz, ne kadar şey okur öğrenir ve farklı yer görürseniz o kadar iyi. Ve doğaya kaçın. Birçok şeyin tartışmasız ilacı. Ne kadar gereksiz şeylerle, gündemlerle hayatımızı mahvettiğimizi anlıyorsunuz.
Canım ailem. Onca emeğinize ve sevginize rağmen sizi yüzüstü bırakıyorum ama inanın başka bir yol bulamadım, gücüm kalmadı. Her şey için özür dilerim. Sizi çok seviyorum. Biraz olsun siz de seviyorsanız mutlu olduğumu bilerek hayatınıza devam edin.
Son bir isteğim de işleri dolayısıyla ayrı düşen kardeşim Betül ve eniştem İsmet'in aynı yere tayin edilmesi. Belki birileri duyar ve anne baba ve çocuğunu bir araya getirir. İkisi de DSİ'de ama farklı şehirdeler. @dsigovtr @rterdogan Son sigaramı yaktım ve Beşkayalar Tabiat Parkına Rasim'in Kaya'ya doğru son yolculuğuma çıkıyorum. Kendinize iyi bakın. Sevgiler.”