MEB'de Atama Sonuçları Açıklandı: 'Onlardan' Olmayan Öğretmenler Proje Okullarından Tasfiye Edildi

Millî Eğitim Bakanlığının (MEB) proje okullarındaki atama sonuçları açıklandı. Hiçbir kritere dayanmayan sürecin sonunda Türkiye'nin dört yanından yüzlerce öğretmen açıkta kaldı.

KILAVUZ İSTEYEN BİR ATAMA KILAVUZU

MEB, Şubat ayında yayımladığı bir belge ile kamuoyunda 'proje okulları' olarak bilinen eğitim kurumlarına yönetici ve öğretmen olarak atanmak için sağlanması gereken kriterleri paylaştı. "Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirmesine İlişkin Kılavuz" başlıklı belgede kayda değer tek kriter "en az dört yıl öğretmenlik yapmak" koşuluydu.

Bir proje okulunda dört yıldır görev yapan öğretmenlerin aynı okulda dört yıl daha göreve devam etme hakkı olduğundan birçok öğretmen tercih listelerinde hâlihazırda görev yaptığı okula öncelik verdi. Değişiklik yapmak isteyenler ise uygun buldukları diğer proje okullarını sıraladı.

Yaklaşık iki ay sonra, Nisan ayı itibarıyla, atama sonuçlarının açıklanmasıyla binlerce öğretmen büyük bir şaşkınlık yaşadı. Yüksek puanlı, başarı belgeli, lisansüstü eğitimli, ödüllü birçok öğretmen başarıyla görev yaptıkları kurumlarından farklı yerlere atandı veya hiçbir tercihine atanmayarak açıkta bırakıldı.

TamgaTürk, Türkiye'nin önde gelen liselerinden bazılarına Türk öğretmenleri için baktı:

YKS BİRİNCİLERİ: ANKARA ATATÜRK ANADOLU LİSESİ

Son olarak 2019 ve 2023 yıllarında Yükseköğretim Kurumlarına Geçiş Sınavı'nda (YKS) Türkiye birincisi olan öğrencilerin mezun olduğu, büyük bir başarı ve kültür birikimine sahip Ankara Atatürk Anadolu Lisesinde görevli, meslekî başarısı yüksek birçok öğretmen mevcut görevlerine devam etmek isterken yerlerine hangi kriterlere dayanılarak seçildiği açıklanmayan kişiler atandı.

TARİHE YÖN VERENLER: İZMİR ATATÜRK LİSESİ

1888 yılında kurulan ve Cumhuriyet tarihinde iz bırakmış çok sayıda asker, bürokrat, politikacı ve gazetecinin mezun olduğu İzmir Atatürk Lisesinde sınavla seçilerek görev yapan 60 öğretmen hiçbir tercihlerine atanmayarak açıkta bırakıldı.

TÜBİTAK DERECELİLER: TRABZON SOSYAL BİLİMLER LİSESİ

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) araştırma projelerinde iki kez Türkiye birinciliği elde eden ve çok sayıda derece başarısı olan öğrencileri bulunan Trabzon Sosyal Bilimler Lisesinde görevli, geçmişte aranan birçok başarı kriterini sağlayan 12 öğretmen hiçbir tercihlerine atanmayarak açıkta bırakıldı.

Yine Trabzon'daki en başarılı eğitim kurumlarından olan Merkez Fen Lisesinden 11 ve Kanunî Anadolu Lisesinden 9 olmak üzere en az 20 öğretmenin daha hiçbir tercihlerine atanmayarak açıkta bırakıldığı öğrenildi.

TamgaTürk'ün ulaştığı öğretmenler işletilen süreçte Erdoğan rejiminin yandaşı bir sendikanın ve müdürlerin etkin olduğunu aktardı. İki aylık süreçte bu sendikadan gelen 'alınacaklar' ve müdürlerden giden 'atılacaklar' listelerinin 'kritersiz' atanma sonuçlarını şekillendirdiği düşünülüyor.

"Karşılıklı listeler üzerine çalışılıp bir tırpanlama yapılıyor."

Öğretmenler, kimi yandaş sendika üyesi meslektaşlarının dahi sırf tarafgirlik sergilemedikleri için mimlendiklerini ve tıpkı kendileri gibi açıkta bırakıldıklarını aktardı.

Çok sayıda eğitim kurumunda aynı sahnelerle karşılaşılırken öğretmenleri ile dayanışmalarını göstermek isteyen öğrencilerin ve mezun birliklerinin sosyal medyada kampanyalar örgütledikleri görüldü. İstanbul'da Hasan Polatkan Anadolu Lisesi ve Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi öğrencileri ve mezunları çevrim içi ortamda öğretmenleri ile dayanışmalarını gösteren gruplardan bazıları oldu. Diğer illerde de birçok mezun derneği ve gayriresmî öğrenci topluluğu şaibeli atama sürecine karşı tepkilerini kamuyla paylaştı.

Gerçekte hangi kriterlere dayanılarak yapıldığı açıklanmayan atamalar eğitim sendikalarından da büyük tepki gördü.

İstanbul Erkek Lisesinden bir öğretmen, atama sürecindeki kritik hususların atamalarda okul müdürlerine danışılması ve onların insiyatiflerinin öncelenmesi olduğunu söyledi. Öğretmene göre aslında idarecilerin kendileriyle uyum içerisinde çalışabilecekleri kadroları tercih etmesi makul ve beklendik olsa da Türkiye gerçeklerinde bunun suistimal edildiği ve kayırmacılık ile sonuçlandığı sıkça görülüyor.

EĞİTİM-İŞ: 'KRİTERSİZ ATAMA TORPİLDİR'

Eğitim-İş İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Kadir Toruş, "Herhangi bir kritere dayanmayan her türlü atama torpil atamasıdır. AKP iktidarı da iktidara geldiği günden bugüne torpil ve yandaş atamalarında sınır tanımamıştır, tanımamaya da devam etmektedir. AKP bürokratlarına sesleniyoruz. Torpil atamalarından vazgeçin." dedi.

EĞİTİM-İŞ'TEN MEB'E ÇAĞRI

⁠Eğitim-İş Sendikası ayrıca Bakanlığa şu çağrılarda bulundu:

• ⁠Okullar arasında “özel program ve proje uygulama okulu” ayrımına son veriniz!
• Öğretmen atama ve yönetici görevlendirme süreçlerini; tüm eğitim kurumlarını kapsayacak şekilde tek bir yönetmelikle yasallık, belirlilik, objektiflik ve sürdürülebilirlik ilkelerine uygun hale getiriniz!
• ⁠Liyakati ve şeffaflığı esas alan bir sistem oluşturunuz!
• Yönetmelikte yer almayan yöntemler hakkında öğretmenleri zamanında ve açık şekilde bilgilendiriniz!
• Proje okullarına öğretmen atamalarında torpilin, cemaatvari yaklaşımların değil; adaletin ve hakkaniyetin geçerli olmasını sağlayınız!

HÜRRİYETÇİ EĞİTİM SEN: 'LİYAKAT ARANMAMIŞTIR'

Hürriyetçi Eğitim Sen Genel Başkanı Levent Kuruoğlu, “Kimin hangi gerekçeyle atandığı belirsiz, kimin neden dışarıda bırakıldığı ise tamamen muammadır. Eğitim çalışanları bir kez daha, 'Emek değil, ilişkiler mi belirleyici oldu?' sorusuyla yüz yüze bırakılmıştır. Bu atamalarda; liyakat aranmamıştır, objektif ve somut değerlendirme ölçütleri uygulanmamıştır, yer değiştirme puanları tamamen görmezden gelinmiştir." dedi.

EĞİTİM SEN: 'GÖREV VERİLMEYENLER ARASINDA DOKTORASI OLANLAR VAR'

Eğitim Sen Ankara 1 No’lu Şube Başkanı Mehmet Aydoğdu "Yeniden görev verilmeyen öğretmenlerin arasında TÜBİTAK projesi yapan, doktorası olan, yabancı dil bilen arkadaşlarımız var. Atama yapılırken hangi kriterler ele alınıyor? Belli değil" dedi.

Birçok sendika, atama sürecine karşı hukukî girişimlerde bulunacaklarını duyururken herhangi bir kuruma atanmayan öğretmenlerin haziran ayına kadar mevcut kurumlarında görevlerine devam edeceği ve bu tarihten sonra diğer atama türleri kapsamında yeniden başvuruda bulunmaları gerektiği öğrenildi. Diğer atama türlerinde de herhangi bir yere yerleştirilmeyecek öğretmenlerin tam anlamıyla 'açıkta kalma', eğitim camiasındaki tabirle ise 'depoya alınma' riski bulunuyor.