Kerküklü Türk milliyetçilerinden Mustafa Kemal Yılmaz, TamgaTürk ve Muhbir gibi milliyetçi yayın organlarına teşekkür ederek konuşmasına başladı.
Yılmaz, Kerkük'ün Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten bu yana göz ardı edilerek kaderine terk edildiğini vurguladı. Türkiye'de milliyetçi temsil üzerine konuşan Yılmaz, son yılda Kerkük'le ilgili TBMM'de 4 öneri sunulduğunu ve bunların yalnızca İYİ Partili milletvekilleri tarafından sunulduğunu belirten Yılmaz şöyle devam etti:
"Bunlar sadece Kerkük'le kalmaması gerekiyor. Kırım, Doğu Türkistan, Güney Azerbaycan da ihata edilmeli. Bunları unutuyoruz.
Dış Türklerin iç siyasete konuşmaması gerekiyor ama kendisiyle terör arasına mesafe koymuş herkesle görüşüyoruz. Fakat bunlardan rahatsız olan, Türkmenlerin sadece tekel olarak belli bir grupla muhatap olmasını isteyen gruplar var. Bugün burada olmamdan da rahatsızlar.
Fakat Temiz Türkler sadece Türkiye'de değil ki! Kerkük'te de var, Kırım'da da var, Türkistan'da da var! Dışlandığı bir devlette, Türklüğünden taviz vererek memur olan, soydaşlarına ihanet eden birisi Temiz Türk olabilir mi? Bu tiplerden bütün esir Türk yurtlarında var.
Bugüne kadar Kerkük'te hep savunmadaydık. Artık saldırıya geçmemiz lazım. Bu saldırı şiddet içeren bir saldırı olmamalı. Başta Türkmenleri temsil eden milletvekillerini hizaya getirmeliyiz. Şehitler vererek elde ettiğimiz Türkçe anadilde eğitim hakkını sağlamamız lazım.
3 yıldır Türkmen okullarının mezunlarının sınavlarda başarı oranları yüzde 1 seviyesinde. Tüm diğer etnik unsurların eğitim durumu iyiye giderken Türk okulları geriye gidiyor. Türkmen aileler evlatlarını Türk okullarına göndermiyor. Zira bu eğitime inanmıyor. Okulların ne kadar kötü durumda olduğunu görüyor. Sebebi ise yetkililerin bu konuyla ilgili hiçbir çözüm ortaya koymaması. Tüm bunları düzeltmek için sizlerin desteğine ihtiyacımız var. Türkmenler hem Türkiye, Irak, Güney Azerbaycan, Kuzey Azerbaycan'da dağınık haldeler. Turancılıksız bir Türkçülük tehlikesi var. Kendine Ulusalcı diyen bir grubun, aslı komünist olan bir grubun Turancılık fikriyle alay ettiğini görüyoruz. Turancılık fikrine Türkiye'nin çok ihtiyacı var. 3 tarafı sularla 4 tarafı düşmanla çevrili bir Türkiye, Turancılık yapmazsa ayakta nasıl kalabilir? Türkiye'nin başta göç olmak üzere tüm sorunlarını çözebilecek fikir Turancılıktır.
Türkiye'nin İran, Irak ve Suriye üzerinden gelen bir göç sorunu var. Türkmeneli'nde bir güvenli alan sağlarsak, Türkmenleri güç haline getirirsek Türkiye'nin terör sorunu, uyuşturucu, göç sorunu büyük oranda çözülür. Türkiye'ye sığınan, kaçan insanların yeniden vatanlarına yerleştirilmeleri sağlanabilir. Oradaki siyasi otoriteyi Türkmenlerin lehine çevirmemiz yeterli olacaktır.
Bunu birlikte başarabiliriz. Çünkü kendi sorunlarınız hiç az değil, saatlerdir konuşuyoruz. Buna rağmen Türkmeneli, Kırım ve Türk Dünyası'nın tümüne vakit ayırabiliyorsunuz. Muzaffer olacağımıza inancım bu yüzden tamdır.
Sözlerime son verirken şunları söylemek istiyorum:
Kerkük'te, Süleymaniye'de, Musul'da son bir Türk kalana kadar Türkmeneli Türk toprağıdır. Kanımızın son damlasına kadar mücadelemize devam edeceğiz. Buraya gelmeden birkaç gün önce bir vatandaşımız bombalı bir saldırıya kurban gitti. Bir sonraki şehit biz olsak dahi mücadeleye devam edeceğimizi herkes bilsin.
Başta Bahadırhan Dinçaslan olmak üzere tüm Kongre üyelerine teşekkür ediyorum. Son sözüm şu ki:
Kerkük Türk'tür, Türk kalacak!"