Adrian Zenz ve I-Lin Lin tarafından hazırlanan "Doğu Türkistan’da Zorla Çalıştırma, Zorunlu Arazi Transferleri ve Zorla Asimilasyon" başlıklı son raporun bulguları, dünyadaki en büyük devlet destekli emek ve arazi transfer programını açığa çıkardı.
Araştırma, Doğu Türkistan’da toplu arazi gaspını ve tarımsal üretimde zorla çalıştırmayı belgeledi ve binlerce Uygur’un, topraksız bırakıldıktan sonra işgalci Çin'in tarım işletmelerinde zorla çalıştırıldığını ortaya koydu.
Uygur Türkleri Ücretli İşçi Olarak Çalıştırılmaya Zorlanıyor
Uygur Haber'de yer alan habere göre, İşgalci Çin devleti, ağırlıklı olarak Uygur Türklerini ve diğer etnik azınlıkları büyük Çinli ticari operasyonlara arazi devretmeye ve ardından onları ücretli işçi olarak çalışmaya zorladı.
2001 ve 2021 yılları arasında Doğu Türkistan’daki arazi kullanım transfer payları neredeyse 50 kat arttı, bu da Uygur Türklerinin ve diğer halkların topraksız bırakılması ve devlet destekli çalışmaya zorlanması ölçeğinin çarpıcılığını gözler önüne serdi.
Küresel Şirketlerin Tamamı Suç Ortağı
Raporu daha da endişe verici kılan şey, Kraft Heinz, Nestlé, Del Monte, PepsiCo, McCormick, Unilever ve L’Oreal gibi küresel şirketlerin tamamının bu işgalci zihniyete suç ortağı olması ve zorla çalıştırmayla üretilen ürünlerin tedarik zincirlerine girmesine izin vermesi olarak kayıtlara geçti.
Çin’le İlişkiler Üzerine Parlamentolararası İttifak (IPAC), Xinjiang’ın tarımsal ürünlerini kirleten zorla çalıştırma ve zorunlu arazi transfer planları konusunda derin endişe duyduğunu ifade etti ve şunları söyledi:
“Bu şirketlere ve raporda adı geçen diğer şirketlere, Xinjiang’daki devlete ait kuruluşlarla iş birliğini derhal durdurmalarını, zorla çalıştırma ve zorunlu arazi transfer planlarıyla lekeli malları tedarik zincirlerinden çıkarmalarını, iç ön inceleme süreçlerini gözden geçirmelerini ve güçlendirmelerini, tedarikçilerden Xinjiang’la olan fiili ve olası tedarik zinciri bağlantılarını tam olarak açıklamalarını talep ediyoruz.
Ayrıca, hükümetlerimize insan hakları ihlalleri riski yüksek emtialar için tedarik zincirlerinin açıklanmasını gerektiren mevzuatı çıkarmalarını ve yüksek riskli ülkelerden ve kirli tedarik zincirlerine önemli ölçüde maruz kalan ara bölgelerden ithalatın yasaklanmasının uygulanmasına öncelik vermelerini istiyoruz.”
İlham Tohti İnsiyatifi’nin kurucu başkanı Enver Can da, raporun önemini şu ifadelerle vurguladı:
“Adrian Zenz’in sıkı çalışmasını takdir ediyoruz ve dünya çapındaki milyonlarca Uygur’un bizimle birlikte onu, Çin Komünist Partisi’nin halkımıza karşı işlediği zulmü küresel topluluğa duyurmak için gösterdiği titiz ve kalp dolu çabalarından dolayı ona teşekkür edeceğinden eminiz.”
Editör: Betül Gafa