“YOKLUKLA SINANACAKSINIZ”
Ayette, “Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele” denildiği hatırlatılan hutbede, sabra ve metanetli olmaya dikkat çekilerek, “Elbette hiçbirimiz zorluklarla karşılaşmayı arzu etmeyiz. Ancak müminler olarak biliriz ki, hayatın güzel anları kadar, sıkıntılı zamanları da dünya imtihanımızın birer parçasıdır. Cenab-ı Hak, insanı bazen elindekileri alarak bazen de fazlasıyla nimet vererek imtihan eder. Bu yüzden, musibet karşısında isyan etmek, kırıp dökmek ya da kötü söz söylemek yerine öncelikle sabırlı ve metanetli olmaya gayret gösteririz. Sağduyu ve akl-ı selim ile hareket ederiz. Sıkıntıyı aşmak için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getiririz. Bizler, her musibetten dünyamıza ve ahiretimize yönelik dersler çıkartırız. Benzer sıkıntılara maruz kalmamak için hata ve ihmallerimizi gözden geçiririz. İlim sahibi, tecrübeli insanlardan yardım alır, ondan sonra da Rabbimize tevekkül ederiz” denildi.
Peki Ya Sizin İmtihanınız Ne Olacak ?
Diyanet İşleri Başkanlığının yoksulluğun ve açlığın bir imtihan olduğunu, isyan etmemek gerektiğini belirten fetvası, son dönem siyasal İslamcı kitlenin şaşalı düğün törenleri lüks hayatları ve tarikatların lüks içerisindeki yaşamları bu sınava tabi değil mi sorusunu akıllara getirdi.