CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylık hırsı bizi nereye getirdi?
Dün, AKP grup toplantısını canlı olarak takip ediyordum. Gördüğüm manzara, birbirleriyle şakalaşan, gülüşen, oldukça keyifli milletvekilleri ve uzun süredir hiç olmadığı kadar canlı, inançlı ve zevkten dört köşe bir Recep Tayyip Erdoğan idi.
(Fotoğraf: Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'nun kanun teklifine verdiği cevaptan hemen sonra AKP grubu)
Şaşırmadım, ama ruhum daraldı. Çünkü bu noktaya göz göre göre geldik.
İYİ Parti lideri Meral Akşener'in Teke Tek programında yaptığı çıkıştan önceki haftalarda giderek sıklaşan bir tempoyla ve sonunda neredeyse her gün Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına dair açıklamalar yapılıyor, yeni manifestolar ilan ediliyor, Kılıçdaroğlu aday olmazsa sözde ortak akıl platformu olacağı öne sürülen Altılı Masa’nın dağılacağı tehdidi dahi bizzat CHP Genel Başkan Yardımcıları tarafından ortaya atılıyordu.
Ne oldu?
Meral Akşener'in net, yoruma yer bırakmayacak kadar net sözleri, bu kendini bilmezlikleri çat diye kesiverdi.
Muhalefet yeniden silkelendi. Fatih Altaylı'nın değerlendirmesi oldukça yerinde: Akşener CHP tarafından devrilen masayı yeniden kurdu. Çok yakın bir dostumun dediği üzere Akşener sayesinde "9 ay daha intihar etmemek için bir nedenim var."
Fakat Kemal Kılıçdaroğlu aday olmayı kafasına koymuş. Çevresindeki dar grubun, popülaritesini artırmaya yönelik telkin ettiği tüm fikirleri uygulamaya geçiriyor.
Dünkü rezalete neden olan dahiyane öneriyi Kılıçdaroğlu'na iddia o ki Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu yapmış. Fakat bence iş o kadar basit değil.
Bu hamle, CHP liderinin Cumhurbaşkanı adaylığı için yapıldı. Teoride Kemal Kılıçdaroğlu'nun ve partisinin "başörtüsü" meselesindeki mazisi bu yolla aklanacak ve aday olduğunda Erdoğan kendisine karşı bu konuyu istismar edemeyecekti. Zaten Kılıçdaroğlu'nun başlattığı bu "helalleşme" açılımının hedefi, CHP liderini siyasi bagajından kurtarıp sanki daha dün politikaya atılmış gibi pazarlayabilmek.
Fakat bu saçma sapan kanun teklifi verilir verilmez geri tepti. Erdoğan için Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendi açtığı bu konudaki tüm mazisini -mükemmelen çarpıtarak- hatırlatma, üstelik uzun zamandır elde edemediği reytinglerle bunu yapma şansı verdi. 'Şahsım' da iyi bir golcü olarak bu ortayı boşa harcamadı elbette.
Ayrıca verilen teklifin kendisi de sakat. Bu dahiyane metni kaleme alan yasa yapıcılar bizzat kendileri "Teklif ile kadınlarımızın Anayasa ile güvence altına alınan kişisel ve mesleki kıyafet özgürlüklerinin korunması öngörülmektedir" demişler. Sorarlar sana, 'e madem Anayasa güvence altına almış, neden böyle bir kanun tasarısı sunuyorsunuz arkadaş?' diye.
Erdoğan'ın Oy Artışı Yaz Hasadı Değil, 'Hırs Hasadı'!
Hasılı kelam...
Sırf bir kişi aday olacak diye düştüğümüz hale bakın. Erdoğan oylarını yeniden artırıyor. Son bir ayda gördüğüm tüm anketlerde aynı durumu görüyorum. "Yaz aylarının etkisi" dediğinizi duyar gibiyim. Hayır... Tayyip Erdoğan Eylül'den Ekim'e oy artırdı. Yani bu yazın hasadı değil, Kılıçdaroğlu'nun adaylık hırsının hasadı!
Ekonominin durumu malum. Erdoğan kazanırsa varacağımız yer Venezuela. Hak ve hürriyetlerimizin hali ortada. Ortada MHP gibi suç işleme özgürlüğüne sahip bir tedhiş örgütü var ve Erdoğan kazanırsa yerli ve milli Kara Gömleklilerimizin işleyeceği suçların adliyelerde göreceği muameleyi tahayyül dahi edemiyorum. Yani bu ucuz bir laf değil, Türk halkı için hakikaten kader seçimi yaklaşıyor.
Fakat birisi aday olmak istiyor. Etrafındaki bazı sol liberal dahiler öyle salık veriyor diye hakikaten kazanabileceğine inanıyor. Gazete Duvar yazmış, kendi anketlerinde yüzde 31 oy alıyorlarmış. Buna inanıyorlar. Yahu sizin anketleriniz doğru çıksaydı geçen seçimin de ilk turda bitmemesi, Cumhur İttifakı'nın TBMM'de azınlık olması lazımdı. Ama ne seçim ikinci tura kaldı ne de Meclis'te çoğunluğu muhalefet aldı. Erdoğan ve partisi sizi ezdi geçti. Ama halen akıllanmamışsınız. Bu hırs abidesine "aday olma" diyecek bir babayiğit yok mu bu memlekette be?
Yerel Seçimlerdeki Yöntemi Uygulayalım, Başarı Kesin
Kemal Bey! Aday olmayın.
Bunun yerine size çok daha zekice bir önerim var. Sizin taraftarlarınız bu sıra sıklıkla zikrediyor. Sizin girdiğiniz tüm seçimleri kaybettiğiniz meğer yalanmış. Son yerel seçimlerde Sizin taktiğinizle başarı elde edilmiş. Bu hakikaten doğru olabilir.
Lütfen aynı yöntemi uygulayalım. Siz halkta çok karşılığı olan birini (örneğin Mansur Yavaş’ı) ya da korkunç bir ikna kabiliyeti olan birini (örneğin Ekrem İmamoğlu'nu) aday gösterin (ama 'Gel bakalım Muharrem' gibi bir aşağılama yapmadan aday gösterin) ve televizyonlarda, reklam afişlerinde, miting meydanlarında vs. hiç ama hiç görünmeyin. Evet, sizindi bu taktik ve yerel seçimlerinde çalıştı. Aynı yöntemi uygulayın. Olmazları oldurmaya çalışmayın. Deney sırası değil.
Kemal Bey!
KEMAL BEEEYY https://t.co/1SKHkPKSbJ pic.twitter.com/XsFSUSbdYX
— âkif (@akifeditor) October 5, 2022